Gündem
  • 6.11.2025 19:09

Erdoğan : Özgür Özel denen zatı hicap duyarak dinledim, bunun bütün ayarları bozulmuş

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Özgür Özel'e sert tepki: Türkiye böyle bir siyasi üslubu hak etmiyor..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de gerçekleşen Kütüphane 5.0 ve İnsan Merkezli Dijital Dönüşüm Uluslararası Konferansı'nda açıklamalarda bulundu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in dün sarf ettiği sözlere tepki gösteren Erdoğan, "Siyasetçiler olarak saldırılar karşısında siyaset kurumunun itibarını korumak gerek. Ana muhalefet liderinin hezeyanlarını hicap duyarak takip ettim. Türkiye'nin ikinci büyük partisinin genel başkanı mı ayarları bozulmuş hakaret otomatı mı belli değil. Türkiye böyle bir siyasi üslubu hak etmiyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hakkımız tam manasıyla teslim edilmese dahi günümüzün bilim ve kültür mirasına milletimizin yaptığı katkı göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür. İlme ne zaman hak ettiği kıymeti vermişsek, kitaba ve bilgiye ne zaman dört elle sarılmışsak dünya tarihine geçen en büyük başarılarımızı işte o zaman elde etmişiz." dedi.

Erdoğan, Beştepe Millet Kütüphanesi'nde, Kütüphane 5.0 ve İnsan Merkezli Dijital Dönüşüm Uluslararası Konferansı'na katıldı. 

"KİTAPLA ARAMIZ AÇILDIĞINDA GERİYE DÜŞMÜŞ, TAKİP EDEN KONUMA GELMİŞİZ"

Erdoğan, "Şam'daki Beytül Hikme, Bağdat'taki Nizamiye Medresesi, Anadolu'da Karatay Medresesi, Gök Medrese, İstanbul'da Sahn-ı Seman, Süleymaniye kütüphaneleri ve daha nicesi... Tüm bu yapılar yalnızca kendi muhitlerine değil, tüm dünyaya ilim ve irfan yaymışlardır. Gerek cami gerekse vakıf ve medrese kütüphanelerimiz hem dini ilimlerde hem pozitif bilimlerde güvenilir bilginin temel kaynakları oldu." diye konuştu.

Avrupa'dan ve dünyanın diğer bölgelerinden bilim insanları ve talebelerin bu merkezlerde asırlar boyunca ilim tahsil etmeye geldiğini, buralardan öğrendikleri bilgi ve metotlarla kendi ülkelerindeki üniversite ve kütüphanelerin kurulmasına öncülük ettiğini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: 

"EVLATLARIMIZ MEDENİYET DEĞERLERİNE BİLEREK YABANCILAŞTIRILDI"

Cami ve medrese kütüphanelerinin yanı sıra müstakil kütüphanelerin 17. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yükselmeye başladığını anımsatan Erdoğan, Köprülü Kütüphanesi, Atıf Efendi, Ragıp Paşa, Nuruosmaniye ve Hamidiye gibi kütüphanelerin uzun yıllar ilim hayatına damga vurduğunu kaydetti.

Hepsi birer bilgi hazinesi olan bu yapıların sadece belli bir kesimin değil, halkın tamamının kullanımına açık bir halde olduğunu ifade eden Erdoğan, okuyan, sorgulayan, merak eden, araştırma yapmak isteyen herkesin bu kütüphanelerden faydalanabildiğini aktardı. 

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, SÖZLERİNİ ŞÖYLE SÜRDÜRDÜ:

"Tabii şu acı gerçeği de ifade etmek mecburiyetindeyim. Bu zengin müktesebatı, özellikle Cumhuriyet'imizi maziden bir kopuş olarak gören tek parti yıllarında ne yazık ki yeterince değerlendiremedik. Eşsiz kaynaklarla bezeli kütüphanelerimiz tek parti zihniyetinin tepeden inmeci uygulamalarından dolayı merhum Cemil Meriç'in benzetmesiyle birer tuğla yığınına dönüştü. Nice kuşakların geçmişiyle arasına kalın duvarlar örüldü. Bu ülkenin aydınlık yarınları olan genç nesillerin kendi kökleriyle bağı zayıflatıldı. Evlatlarımız medeniyet değerlerine bilerek yabancılaştırıldı. Bu politikalar sebebiyle koca bir nesil ne Şarklı kalabildi ne Garplı olabildi, iki arada bir derede maalesef oradan oraya savruldu. Türkçe ezan garabetinden musiki yasaklarına, rahmetli Aşık Veysel'in bizzat yaşadığı kılık kıyafet dayatmalarına kadar hayatın birçok alanında bunu gördük, yaşadık. Milletçe tecrübe ettik."Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Dün ana muhalefet partisi genel başkanının hezeyanlarını hem kendi partisi hem de ülkemiz siyaseti adına inanın hicap duyarak takip ettim. Konuşan, Türkiye'nin ikinci büyük partisinin genel başkanı mı yoksa ayarları bozulmuş hakaret otomatı mı maalesef belli değil. Türkiye böyle bir siyasi üslubu, böyle bir çiğliği asla hak etmiyor." değerlendirmesinde bulundu. 

"SİYASETİ ENFEKTE EDEN ZEHİRLİ SÖYLEMLERE MİLLETİMİZİ MAHKUM ETMEYİZ" 

Seçkin konuklar önünde gündeme getirmek istemediğini ancak siyasetçiler olarak, saldırılar karşısında siyaset kurumunun itibarını da korumaları gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: 

"Dün ana muhalefet partisi genel başkanının hezeyanlarını hem kendi partisi hem de ülkemiz siyaseti adına inanın hicap duyarak takip ettim. Konuşan, Türkiye'nin ikinci büyük partisinin genel başkanı mı yoksa ayarları bozulmuş hakaret otomatı mı maalesef belli değil. 

Türkiye böyle bir siyasi üslubu, böyle bir çiğliği asla hak etmiyor. Öte yandan şunu da hepimiz çok iyi biliyoruz. Zihin fukara olunca akıl ukala olur, dilin de freni boşalırmış. Bakın gerçekten üzülerek söylüyorum. Zihni ile dili arasındaki bağ tamamen kopmuş, ağzından çıkanı kulağı duymayan zavallı bir şahıs var. 

Bu zat gün aşırı söylediği yalanlarla, önüne gelene attığı iftiralarla, meydanlarda savurduğu hakaretlerle giderek saldırgan hale geliyor. Yerel yönetimleri ahtapot misali saran suç örgütünün yolsuzlukları ortaya döküldükçe bu zat da panikliyor, çirkinleşiyor, kontrolü iyice kaybediyor. 

Biz elbette, günden güne daha da seviyesiz ve sevimsiz bir hal alan bu dile, siyaseti enfekte eden bu zehirli söylemlere milletimizi mahkum etmeyiz. Dün zaten hem genel başkanvekilimiz ve parti sözcümüz hem de diğer arkadaşlarım bu zata hak ettiği cevabı onun düzeyine inmeden verdiler. Kendisine tavsiyem; Biz az söyledik, o çok anlasın." 

 

Güncellenme Tarihi : 6.11.2025 19:15

İLGİLİ HABERLER