
Erdoğan : SDG ile varılan mutabakat tam ve eksiksiz uygulanmalı
BAŞKAN ERDOĞAN'DAN 'SDG' AÇIKLAMASI
Erdoğan, ''Komşumuz Suriye'nin toprak bütünlüğüne, üniter yapısının korunmasına, birlik ve dirliğinin tahkim edilmesine büyük önem veriyoruz. Suriye'de dün imzalanan mütabakat eksiksiz yerine getirilmeli ve uygulanmalı. Suriye'nin terörden arındırılmasına yönelik her türlü çabayı, doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Dün varılan mutabakatın eksiksiz uygulanması Suriye'nin güvenliğine ve huzuruna hizmet edecek. Bunun da kazananı Suriyeli kardeşlerimizin tamamı olacaktır'' ifadelerini kullandı.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
Sözlerimin hemen başında sizlerle birlikte milletimizin ve Filistin halkının Ramazan-ı Şerif'ini tebrik ediyorum. Gazze, Kudüs ve Batı Şeria'daki kardeşlerimizin başta olmak üzere izzetiyle hayata tutunan Filistin'in yiğit evlatlarını selamlıyorum. Tüm şehitlerimizi Filistin'in yürekli evlatlarını bugün bir kere daha şükranla yad ediyorum. Rabbim mekanlarını cennet eylesin. Üstat Necip Fazıl, "Orucu maddi ve manevi sayısız nimetin kaynağı" olarak tarif ediyor. Tuttuğumuz oruçların maddi ve manevi nimetlerimizi artırmasını hayatımıza bereket katmasını canı gönülden temenni ediyorum. Büyük bir trajedinin mağdurlarını misafir ediyoruz. Gazze'nin vakur olduğu kadar yüreği yaralı evlatlarını milletin evinde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. İsrail'in 471 gün boyunca Gazze'de gerçekleştirdiği katliamlar insanlık tarihine utanç lekesi olarak kazınmıştır 61 binin üzerinden kardeşimiz şehit oldu. 200'ün üzerinde basın mensubunu katledildi. 330'da fazla sağlık görevlisi bilinçli bir şekilde öldürüldü. Bebekleri katletmekten sadistçe bir keyif alan bir cinnet haline kimi zaman öfkeyle, kimi zaman mahcubiyetle bütün dünya gibi biz de 471 gün maruz kaldık.
"FİLİSTİN'İ RUHUMUZUN RUHU OLARAK GÖRDÜK"
Alkanlarıyla toprağı sulayan şehitlerinden bir tanesi henüz 3 yaşındaki Rim isimli evladımızdı. Dedesi Ebu Diya Rim'in gözlerinin içini öperek "Sen ruhumun ruhusun" diyerek torunun toprağa vermişti. Geçtiğimiz Aralık'ta Ebu Riya'da İsrail saldırılarına şehit düştü. Nice dede torunsuz, nice torun dedesiz, nice çocuk annesiz babasız kaldı. Ebu Diya nasıl torunu ruhunun ruhu olarak gördüyse, onu nasıl sevgiyle bağrına bastıysa bizde Filistin'i ruhumuzun ruhu olarak gördük. Filistinli kardeşlerimizi canımızın canı olarak bildik. 4 asır boyunca aynı çatı altında kader birliği yaptığımız Filistinli kardeşlerimizi hiçbir zaman yalnız bırakmadık. 9 Aralık 1917'de son Osmanlı taburu Kudüs'ten ayrılırken Mescid-i Aksa'yı muhafaza etmek üzere bazı artçı birlikler bırakır. Bunlardan biri de 8. bölükte Iğdırlı Hasan Onbaşıdır. Hasan onbaşı Mescid-i Aksa nöbetinin yarım asrı boyunca terk etmemiştir. Iğdırlı Hasan onbaşının nöbetini aynı imanla aynı adanmışlıkla biz sürdürüyoruz. Türk milleti olarak Kudüs ve Filistin nöbetimiz hala devam ediyor. Gazzeli kardeşlerimizi hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. Tüm imkanlarımızı seferber ettik. Tüm uluslararası platformlarda Filistinli mazlumların sesi olduk. 9 ülkenin daha Filistin'i tanımasına katkı sunduk. İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olma kararı aldık. 100 bin ton yardım ulaştırdık. İsrail ile olan ticari işlemleri tamamen durdurduk. Siyonist rejime şirin gözükmek için Filstin'in direnişine çamur atanlara terör örgütü iftirası atanlara lafa her başladıklarınla amalı fakatlı cümleler kuranlara rağmen Gazze'nin kahraman evlatlarının yanında olduk. Gazze'nin yeniden imar ve ihyası için İslam ülkeleri başta olmak üzere uluslararası toplumun tüm üyelerini sorumluluk almaya davet ediyoruz. Biz sadece Gazze'de değil sadece Batı Şeria'da değil tüm bölgemizde barış ve huzur istiyoruz. Bunun içinde var gücümüzle çalışıyoruz.
"SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE ÖNEM VERİYORUZ"
Komşumuz Suriye'nin toprak bütünlüğüne üniter yapısının korunmasına birliğinin ve dirliğinin tahkim edilmesine büyük önem veriyoruz. İlk günden beri hep bunu savunduk, Suriye'nin terörden arındırılmasına yönelik her türlü çabayı doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Tüm varılan mutabakatın uygulanması Suriye'nin güvenliğine ve huzuruna hizmet edecektir. Bunun da kazananı Suriyeli kardeşlerimizin tamamı olacaktır. Kardeşliğimizi yücelttiğimiz ölçüde oyunları bozar, geleceğimiz güven altına alabiliriz. Rabbim bizi kardeş kavgasında muhafıza buyursun.