ERGENEKON, 'İSTİHBARAT' VE 'VURUCU BİRİM' KURMUŞ

Güvenlik güçleri tarafından devletin zirvesine sunulan değerlendirme raporuna göre örgüt, 'istihbarat-araştırma' ve 'vurucu birim' şeklinde iki ayrı grup oluşturmuş. Araştırma ekibi, suikast düzenlenecek kişilerle ilgili bilgi toplamış. Ülkede Türk-Kürt çatışması ihdas ederek kaos çıkarmayı planlayan örgüt, üyeleri arasında emir-komuta zinciri uygulamış. Zanlılar konuşurken birbirlerine rütbeyle hitap etmiş.

'Ergenekon'cular Kürt-Türk çatışması çıkarmak istemiş

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in 'terör örgütü' nitelendirmesi yaptığı Ergenekon yapılanmasıyla ilgili polisin değerlendirme raporu hazırladığı ortaya çıktı. Ergenekon'a yönelik düzenlenen 'Vatan' kod adlı operasyonun detaylarına yer verilen raporda, yapılanmanın provokatif suikastlar ile ülkede Türk-Kürt çatışması oluşturarak kaos çıkarmayı planladığı bilgisi yer aldı.

'Vatan' kod adlı operasyon İstanbul Pendik'te bir araca yapılan operasyonda ele geçirilen belgelerle başlatıldı. Aracın sürücüsü Murat Çağlar, otomobilin Kuvayı Milliye Derneği'ne ait olduğunu söyleyince operasyonun startı verildi. Polis, mahkeme kararıyla Kuvayı Milliye Derneği Başkanı emekli Kurmay Albay Fikri Karadağ'ın telefonlarını mercek altına aldı. Yaklaşık bir yıl telefonları dinlenen Karadağ'ın Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik aleyhinde konuştuğu belirlendi. Karadağ'ın kayda alınan bir konuşmasında, "Annesi Kürt, babası Arap olan bir adam bu ülkede nasıl Milli Eğitim bakanı olabilir?" diye çıkışlarda bulunduğu saptandı. Karadağ'ın ayrıca Kürt kökenli vatandaşlar aleyhine sözleri telefon takibine takıldı. Fikri Karadağ'ın, 'Elimizde binlerce hainin listesi var.' şeklinde konuşmaları da kayıtlara geçti. Karadağ'ın görüşmelerde sürekli hain listesinden bahsettiği belirlendi. Ergenekon üyelerinin kendi aralarında emir komuta zinciri oluşturdukları da belirlendi. Emekli 8 isim ve Silahlı Kuvvetler'den atılma askerlerden oluşan yapılanmada zanlıların birbirlerine görevde olduğu gibi askerî rütbelerle hitap ettiği görüldü. Alt rütbedeki elemanların Fikri Karadağ'a 'komutan' diye hitap ettiği anlaşıldı.

Vurucu birim kurmuşlar

Soruşturmada örgütün kendi içinde farklı bir yapılanma izlediği de raporlara girdi. 'Lobi' adı verilen oluşum içerisinde 'istihbarat ve araştırma' ile 'vurucu' birim kurduğu da iddialar arasında. Araştırma ve istihbarat toplama biriminin suikast vb. eylem yapılacak hedef kişilere dönük bilgi topladığı öne sürülüyor. Teknik takipte Karadağ'ın Susurluk'la birlikte adı birçok olayda gündeme gelen ve 'bir numara' olduğu öne sürülen emekli Tuğgeneral Veli Küçük'le yaptığı görüşmeler de dinlemeye takıldı. Raporda cennetten bir yaprak geldiğini iddia ederek yanındaki iki kişiyi Hz. İsa ve Hz. Musa olarak tanıtan Kuvvayi Milliye Derneği Teşkilat Başkanı Hüseyin Görüm'ün kendisini deliliğe vurduğu değerlendirmesi yapılıyor. Rapora göre, gerçekleştirilecek bir eylemde, Görüm'ün akli dengesinin yerinde olmadığı öne sürülerek cezadan kurtulması planlanıyor.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nce 'Ergenekon' adlı örgüte ilişkin hazırlanarak devletin zirvesine sunulan değerlendirme raporunda ilginç tespitler bulunuyor. Buna göre, örgüt, planladığı provokatif suikastlar ile ülkede Türk-Kürt (etnik) çatışması çıkararak kaos ortamı oluşturmayı hedefliyor.

İstanbul Emniyeti İstihbarat ve Organize Suçlarla Mücadele şubelerince bir yıl boyunca yürütülen soruşturmaya MİT de dahil oldu. Yeterli delil olmadığı gerekçesi ile operasyonun planlanandan önce gerçekleştirilmesine izin vermeyen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Ergenekon konusunda MİT'e yazı gönderdiği anlaşıldı. Başsavcı Engin imzalı yazıda, MİT'in kendi açısından bu konuda çalışma ve değerlendirme yapması isteniyor. Ankara, Zaman

Terörle mücadele ile Cerrahpaşa arasında mekik dokuyorlar

'Ergenekon terör örgütü' ile bağlantıları olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan zanlılardan 30'u sağlık kontrolünden geçirildi. Kamuoyunda 'Drej Ali' olarak tanınan Ali Yasak, 'Susurluk Davası' hükümlüsü Sami Hoştan ve gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesinde 'azmettirici' olduğu belirtilen Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut'un da aralarında bulunduğu zanlılar gruplar halinde, Cerrahpaşa'daki Adli Tıp binasına götürüldü. Zanlılar sağlık kontrollerinin ardından yeniden şubeye getirildi. Bu arada Emniyet Müdürlüğü'nün ardından Beşiktaş'taki cumhuriyet başsavcılığınca sorguları tamamlanan zanlılardan Ahmet C., Yusuf G. ve Erdal İ. serbest bırakıldı. Gözaltında bulunan Kuvayı Milliye Derneği Başkanı Fikri Karadağ ile ilişkisi olduğu öne sürülen Satılmış B. de nöbetçi mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.