ERKAN MUMCU''YA EN ÇARPICI ELEŞTİRİ AHMET TULGAR''DAN GELDİ... ANLAYANA...
AHMET TULGAR''IN AKŞAM''DAKİ YAZISI:
ŞİİRİN SİYASİ İSTİSMARI
Ahmet Hakan Coşkun''un dünkü Hürriyet''teki köşesinde yayımladığı kısa Erkan Mumcu söyleşisi bana iki buçuk sene öncesini hatırlattı. Daha doğrusu söyleşinin girişi. Coşkun, AKP''den istifa eden ve şu sıralar yeni bir siyasi hareket oluşturacağı yolunda yorumlar yapılan Erkan Mumcu''ya söyleşinin başında şöyle soruyor: ''Neler oluyor?''
Mumcu bu soruyu Türkçe edebiyatın en önemli şairlerinden İsmet Özel''in yazdığı ve bir dönemin her cenahtan isyancı gençliğinin ezberine aldığı ''Mataramda Tuzlu Su'' şiirinin bir dizesini alıntılayarak cevap veriyor: ''Uzun yola çıkmaya hüküm giydim.''
Bunun üzerine Coşkun biz okurları için bir ara yorum yapıyor söyleşiye devam etmeden önce; ''Şiir mevzuunu uzatmadık. Eğer uzatsaydık, sanırım Mumcu, aynı şiirden, ''ruh halini'' çok iyi yansıtan şu dizeleri de okurdu'' diyor ve birkaç dizelik bir alıntı da o yapıyor aynı şiirden.
Şimdi ''Ne var bunda?'' diyeceksiniz bana.
Aslında çok şey var da konumuz bu değil. Ama yine de şunu söylemeden geçemeyeceğim: Elbette profesyonel bir siyasetçinin kariyerindeki konformist, garantici bir manevrayı, Özel''in bu muhteşem dizeleriyle bir kahramanlık, bir uzlaşmazlık, bir başkaldırı öyküsüne dönüştürmesi beni rahatsız eder.
Ama dikkat çekmek istediğim bir şey daha söz konusu burada. Mumcu, İsmet Özel''in şiirini bir kez daha istismar etmişti, daha doğrusu etmeye çalışmıştı ve ben de ona yardım etmek durumunda kalmıştım iki buçuk yıl önce.
Nasıl mı? Eylül 2002. Mumcu, ANAP''tan AKP''ye henüz geçmiş. Onunla Ankara''da bir röportaj yapıyorum. (Bu röportaj 13 Eylül 2002 tarihli Milliyet gazetesinin Pazar ekinde yayımlanmıştır.) Röportajın bir yerinde şöyle bir soru yöneltiyorum Mumcu''ya: ''Konserlerde, davetlerde Beyaz Türkler''in arasında çok şık duruyordunuz. Şimdi AKP''de de kendinizi aynı derecede manzaraya oturmuş buluyor musunuz?''
Mumcu cevap veriyor: ''İsmet Özel''in şeyini hatırladım şimdi, neydi o? West, İthaki, Maçin, neydi o?''
Ben cevap veriyorum: ''West Indies, Kızıl Elma, İthaki, Maçin/ Uzun yola çıkmaya hüküm giydim.''
Mumcu bana soruyor bu kez: ''Şiirin adı neydi?''
Ben cevap veriyorum: ''Şiirin adı şey: Uzun yola çıkmaya hüküm giydim.''
Mumcu karşı çıkıyor: ''Hayır, değildi.''
Benim aklıma geliyor: ''Hah'' diyorum, ''Mataramda Tuzlu Su.''
Mumcu seviniyor: ''Evet, işte bu. O şiirin kahramanına kendimi çok benzetiyorum. Yani uzun yola çıkmaya hüküm giyen kişi. Kendimi uzakta yabancı hissetmiyorum.''
Ben soruyorum: ''Kendinize mi yabancısınız o zaman?''
Mumcu şaşırıyor ve soruyor: ''Neden?''
Ben cevap veriyorum: ''O şiirde İsmet Özel şöyle diyor çünkü: Uzak nedir? Kendinin bile ücrasında yaşayan benim için gidecek yer ne kadar uzak olabilir?''
Mumcu seviniyor: ''Evet, evet, evet, çok çarpıcı bir cümle.''
Bu röportajın yayımlandığı günün akşamı beni iki kişi aradı. Biri Perihan Mağden''di. Bir edebiyatçı olarak röportajın birçok yerinde çok gülmesine rağmen bu şiirli kısıma kızdığını söylemişti. Diğer arayan ise şiirin sahibi İsmet Özel''di. Mumcu''nun ''Mataramda Tuzlu Su'' şiiriyle bağlantısının bir kulak dolgunluğundan öteye gitmediğini tabii ki anlamıştı. Asıl bana kırılmıştı, dizelerini komprime haplar halinde Mumcu''ya sunduğum, şiirini bölüp parçaladığım, kesip biçtiğim ve Mumcu''nun bu dizelerle, yeni partisine uygun bu giysi parçalarıyla giyinmesine el verdiğim için.
Fakat öyle anlaşılıyor ki, Mumcu bu şiirsel kıyafeti beğenmiş. Ve bu kez de ''gündem oluştururken'' onunla çıkmış kamuoyunun karşısına.
Şöyle bir yer vardır ama bir de bu şiirde. Herhalde artık ezberlemiştir Mumcu. Biliyordur.
''Bir hayatı, ısmarlama bir hayatı bırakıyorum/ Görenler üstünde iyi duruyor derdi her bakışta''
Yazıyı da böyle bitirelim işte. Şiir kesip biçmeye, şiirle yap boz oynamaya devam ederek.
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:08