![](https://img.habervitrini.com/Haber/_AnaManset/mahkemedurusma41.jpg)
ESKİ BAŞSAVCI'YA HAPİS CEZASI
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, cinayet suçundan tutuklanan Türkiye'nin ilk hayali ihracat sanıklarından Turan Çevik ile oğlu ve damadını üç ayrı mahkeme kararına rağmen serbest bırakan eski Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Canpolat'ı suçlu buldu. Canpolat'ı 1 yıl 15 gün hapse mahkûm eden 4. Daire, usulsüz bir biçimde serbest bıraktığı Çevik'in kızıyla damadının düğününde nikâh şahitliği yaptığı ortaya çıkan Canpolat'ın bu cezasını erteledi.
Eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in tüm hukuk yollarını kullanarak sanık sandalyesine oturmasını sağladığı Canpolat, cezaevine girmekten erteleme sayesinde kurtuldu.
Milliyet'in ortaya çıkardığı skandalın başaktörü Canpolat hakkında açılan davayı sonuçlandıran Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Canpolat'ın başsavcılık görevini kötüye kullandığına hükmetti. Daire bu nedenle Canpolat'ı 1 yıl 15 gün hapisle cezalandırdı, karar Daire Başkanı Niyazi Erdoğan'ın muhalefetiyle 1'e karşı 4 oyla alındı. Daha önce sabıkasının bulunmaması ve duruşmalardaki tutumu göz önüne alınan Canpolat, yeni TCK uyarınca cezaevine girmekten kurtuldu.
Canpolat'ın kararı temyiz etmesi bekleniyor. Karar, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda da değişmezse, eski Başsavcı cezaevine girmeyecek, ancak sabıkalı hale gelecek. Yargıtay Başsavcılığı'nın cezanın ertelenmesini araştıracağı öğrenildi.
Bakanlık pes etmedi
Canpolat'ın emekliye ayrılmasının ardından Adalet Bakanlığı, başlattığı soruşturma sonunda Canpolat'ın yargılanması gerektiğine karar verdi. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi ise bakanlığın bu kararının yerinde olmadığına hükmetti. Bakanlığın yaptığı itiraz da Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi'nden döndü. Olayın peşini bırakmayan Çiçek, yazılı emir yetkisini kullanarak konuyu Yargıtay'a taşıdı. Yargıtay Başsavcılığı da tebliğnamesinde, Canpolat'ın "kişisel duygulara kapılarak görev yaptığı kanısı uyandırdığı"nı belirtti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi de başsavcılığın görüşünü yerinde bularak, Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını bozdu ve Canpolat hakkında yargılama süreci başladı.
'Beyoğlu'nda Susurluk'
Tekstilci Hacı Erdoğan, 9 Kasım 2005'te Turan Çevik'e ait Karaköy'deki Birlik Metal'de öldürüldü. Cinayetin ardından Çevik, oğlu Ahmet Hilmi Çevik ve damadı Erkan Yıldız'la birlikte tutuklandı. Ancak, Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Canpolat, "tutuksuz yargılanma" talepleri üç ayrı mahkeme tarafından reddedilen sanıkları, özel yetkisini kullanarak serbest bıraktı. Tahliyeyi duyuran Milliyet, Çevik'in oğlu ile başsavcının oğlu Berkay Canpolat'ın Birlik Metal'e ortak olduklarını kanıtladı.
Bu belgeleri, Canpolat ve dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hasan Adak'ın, Çevik'in kızıyla evlenen sanık Erkan Yıldız'ın nikâh şahitliğini yaptığını gösteren fotoğraflar izledi. HSYK tarafından görevden alınan Canpolat emekliye ayrılırken, dosyaya giren telefon kayıtlarında Erdoğan için, "Erkan'la Hilmi vurdu, geberdi o.. çocuğu. Vurmayacağım da ne yapacağım" dediği belirlenen Çevik hakkında Adalet Bakanlığı'nın talebi üzerine soruşturma başlatıldı. Ancak Beyoğlu Başsavcıvekili Selim Ulaş, Çevik hakkında "takipsizlik" kararı verdi ve Çevik cinayet davasında "sanık" olmadı.
Hacı Erdoğan'ın ailesinin avukatı Hasan Bilgeç, "Canpolat'ın taraflı tutumu yargı kararıyla kesinleşti. Çevik, emekli Başsavcı'nın gayretleriyle sanık olmaktan kurtuldu. Soruşturmanın genişletilmesini isteyeceğiz. Çevik'in davaya dahil edilmesi ve tutuksuz yargılanan sanıkların tutuklanması gerekmektedir" dedi.