FAVORİ BENDİM, HAKKIMI YEDİLER!

Dünya Güzellik Yarışması'nda dereceye giremeyen güzelimiz Hande Subaşı, herkese çok kırgın ve hakkının yendiği görüşünde...

Hakkımı 2005 Türkiye Güzeli Hande Subaşı, 'Dünya Güzeli Tacı'nı Türkiye'ye getirememiş olmanın üzüntüsü içinde şimdilerde. Hande'nin kraliçe seçilemediği için hayıflanmak yerine, taşıdığı kıyafetin "En güzel Kostüm" seçilmesinin keyfini çıkarması gerekir. Ödül kostüme de verilse, onu taşıyan muhteşem fiziğin sahibi o çünkü. 102 kızın arasından Türkiye'ye bir ödül getirebilmek önemli bir başarı... Ş.ÖZUZCAN

* Sizin favoriniz kimdi? Açıkçası benim favorim yoktu. Çünkü herkes birbirinden farklıydı. Aslında yarışmanın da tam olarak neyi benimsediğini anlayamadım.

* Ne demek istiyorsunuz? Orada aranılan şey sadece güzellik ya da fizik değil.

* Önemli olan nedir; dil kabiliyeti, kültür mü, zarafet mi? Yooo geçen senenin birincisi Perulu İngilizce bilmiyordu. Tercümanla konuştu. Bir kıstas yok, şans eseri seçiliyor.

* Seçilememeniz şansızlık yani? Benim hakkım yendi. Kızların bile favorisiydim ben. Moldovalı'ya da "Sen kazanırsın" diyorlardı. Birinci olacak güzelliğe, yeteneğe ve alt yapıya sahiptim. İyi bir derece alacağıma; hatta birincilik tacını takacağıma inanmıştım. Büyük bir hayal kırıklığı yaşadım doğrusu. Alâkasız kişiler finale kaldı. Çok üzüldüm.

* İzlandalı kızın birinci olması sizi şaşırttı mı? Şöyle şaşırttı, mesela Meksika güzelinin fiziği çok daha güzeldi. Yürümeyi de biliyordu. Ekrandan kimin güzel, kimin güzel olmadığı anlaşılmıyor. Kamera yanıltabiliyor. İzlandalı'nın boyu kısaydı, ortalamanın altındaydı örneğin.

* Tacı nasıl aldı peki? Kadın polismiş, bence bu etkili oldu. Belki jüriyi bir polisin dünya güzeli olması düşüncesi etkilemiştir.

* Adaletsizlik yapıldığını mı vurgulamaya çalışıyorsunuz? Evet, adaletsiz. Oylamada iş tamamen ticarete dökülmüş. İlk 14, SMS'yle belirlendi. Avrupa'yı katmadan söylüyorum; 70 milyon Türk gereken ilgiyi göstermedi. "Gelinim Olur musun" evine mesaj bombardımanı yapmayı bildiler ama... Dünyaca ünlü çok büyük bir organizasyonda Türk kızı olarak tek başıma kaldım. Gereken ilgi gösterilseydi bu Türkiye için muhteşem bir reklam ve kıvanç olurdu halbuki. İkinci bir Azra Akın olabilirdim. Şimdi ülkemdeyim, başarılıyım ve sadece işime bakıyorum.

* Finale giremediniz ama 'En İyi Kostüm' ödülüne lâyık bulundunuz. Bu konuda ne gibi tepkiler aldınız? Her şey güzel. Biliyorsunuz kostüm Erol Albayrak'ın dizaynıydı. Bizi halk yolumuzdan çevirip kutluyor, ama henüz bir devlet büyüğümüzden en azından bir tebrik telefonu bile almadık. Maalesef bu ülkede başarıya bu kadar şapka çıkartılıyor. Diyecek başka bir şey yok!

(bugun)