Medya
  • 29.1.2010 17:40

GENELKURMAY’DA TAVLA OYNAYAN GAZETECİ!..

METİN ÖZER/HABERVİTRİNİ

Taraf’ın ortaya çıkardığı Balyoz Darbe Planı’nın belki de en ilginç yanı gazetecilerle ilgili olan bölümüydü.
Gazetecileri iki gruba ayıran askerler, tutuklanacak 36 gazetecinin ismini sayarken 137 gazeteciden de faydalanmayı umuyor.
Adı kullanılacak gazeteciler sayfasında olanlardan genelde pek ses çıkmadı. Birkaç tanesinden, ‘Vallahi-billahi darbeye karşıyım’ türü açıklamadan başka diğerlerinden bir itiraz gelmedi.
Demek ki onlar hallerinden memnun.
Bu onların sorunu.
Benim esas üzerinde durmak istediğim konu başka.
Amip gibi sürekli bölünerek büyümeye çalışan ülkemin gazetecileri de bölünmüş, haberimiz olmamış.
Genelkurmay bu bölünmeyi; ‘Kullanılacak gazeteciler, tutuklanacak gazeteciler’ olararak özetlemiş.
Ben bu bölünmüşlüğü bir adım daha ileri taşımak istiyorum.
Tutuklanacak gazeteciler de kendi içinde üçe ayrılıyor.
1
.Dinciler.
2.Liberaller ve İkinci Cumhuriyetçiler.
3.AK Parti yandaşları.
Askerin tutuklanacak gazeteciler listesinde, PKK yandaşı bölücü gazetecilerden hiç kimsenin olmaması da, işin başka bir tuhaf yanı.
Bu durumu mesele olarak görmezsek, tutuklanacak gazeteciler kısmında fazla bir sorun yok.
Sorun; kullanılacak, kısaca mendil gazeteciler kısmında.
Bu bölümde işler oldukça karışık.
Toplam 137 kişi.
Hem nüfusları kalabalık, hem de isimleri kalabalık.
Deve dişi gibi gazeteciler.
Öyle çabucak tasnif edilecek gibi değil.
Bunlar kendi arasında 9 ayrı bölüme ayrılıyor.
1.
Samimi Kemalist ve laikler
2.Kemalist ve Laik görünümlü dönmeler.(Ermeni ve Yahudi asıllı olup, sonradan dönenler)
3.Kemalist ve Laik görünümlü dönmemişler( Soner Yalçın’ın Efendi kitabında adları var.Bunlar adlarını; Ahmet – Mehmet ve soyadlarını Hastürk ve Türkoğlu Türk koyup bizden biri gibi gözüküp kamufla olan sahte Türkler.
4.İflah olmaz AK Parti düşmanları
5.Milliyetçi gazeteciler.
6.Ezelden CHP’li gazeteciler.
7.Alevi ve solcu gazeteciler.
8.İş takipçileri. Özellikle merkez sağ iktidarlarda iş takibi yapıp yalı-villa sahibi olan, tanımadığı ve yabancısı olduğu AK Parti’nin iktidara gelmesiyle nafakası, yani nefesi kesilen gazeteciler.
9.Gazeteci müsvetteleri. Aslında 8. bölümdekilerle birlikte mesleğin yüzkaraları.
Yazımın başlığı da zaten bunlarla ilgili.
İşte bu gazeteci müsvettelerinin durumları diğerlerinden oldukça farklı.
Fikirsiz, çapsız, kalitesiz, ilkesiz, omurgasız ve yalaka tiplerdir.
Bunlar; ne memleketi, ne askeri düşünür. Devlet de, millet de umurlarında olmaz.
Bunlar için hasbelkader oturdukları koltuklarını korumak, vazgeçilmez temel amaçtır.
Bunu korumak için mutlak bir güce ihtiyaç duyarlar.
Ayak oyunları ve entrika konusunda ustalaşmışlardır.
İşlerini korumak adına gayri-insani her yola başvururlar.
Güç neredeyse oraya yalakalık yaparlar.
Dün askere, bugün AK Parti’ye koşarlar.
Bunları elde etmek için ilave bir gayret gerekmez.
Onlar her devirde kendilerini kullandırma konusunda gönüllü olurlar.
Kısaca mesleğin fahişeleridir.
Aralarından bazıları lüks otellerde ekrana çıkacak spiker seçimi yapar.
Yedikleri bir haltın patronun kulağına gitmesinden ödleri kopar. Bu yüzden de görevden alınmasını önlemek için patronlarına arkasında bir güç olduğunu ima edip dururlar.
İşte bunlardan birisi, bir günlüğüne gelip gittiği Ankara’dan patronuna rapor veriyor.
-Efendim, bugün Genelkurmay’a uğradım. Genelkurmay Başkanı ile makamında tavla oynadım.
Vay canına.
Yalanını gerçekçi hale sokmak için senaryoyu biraz daha genişletiyor.
-Ben yeniyordum, baktım Paşa’nın suratı asıldı.Bende mahsustan yenildim.Ha.. Bu arada size de çok selamları var efendim.
Bu mendil gazeteci demek istiyor ki…
-Sakın beni görevden almayı falan aklınıza getirmeyin.Arkamda koskoca Genelkurmay Başkanı var.
İşte onlardan bir başkası daha..
Balyoz Darbe Planı’nı hazırlayan Çetin Doğan ile tesadüfen hemşeri çıkmasını kullanıyor.
-Efendim, Çetin Doğan benim dayım. Yarın evine gideceğim. Dayıma selamınızı söyleyeyim mi?
Amcam’ diyemiyor. Çünkü soyadı tutmuyor. Bu durumda en iyisi 'dayım' demek.
İşte bunlar, şimdi askerin listesinde çıkmasından oldukça memnunlar.
Onlar için darbeci sayılmanın kötü bir yanı yok.
Siyasal iktidarlar nasıl olsa bir şekilde gider. Önemli olan kalıcı olan güce, yani askere sırtını dayamak. 
Bir de darbe olursa, değme keyfine.
Kaymaklı ekmek tatlısı.
Nasıl olsa askerin kullanılacak gazeteciler listesine girmeyi başarmış!..
Tabi bu onun düşüncesi.
Madalyonun öteki yüzü biraz farklı.
Askere mendil olmak isterken, koltuğa mendil sallamak da var.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 10:46

İLGİLİ HABERLER