LONDRA - Financial Times gazetesi, Japan Tobacco şirketinin Tekel'e talip olduğunu bildirdi. Diğer İngiliz gazetelerinin gündemini ise, İngiltere Başbakanı Tony Blair'in dün Parlamento'da ifade vermesi, Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan 10 yıllık gelişim raporu ve ABD Başkanı George W. Bush'un 5 ülkeyi kapsayan Afrika gezisi kapladı.
Financial Times gazetesinde ise Japan Tobacco şirketinin Türkiye'de Tekel'in sigara üretim birimini satın almak için bir teklifte bulunmaya hazırlandığı bildirildi.
Tokyo kaynaklı haberde, ''Amerika Birleşik Devletleri dışında Camel ve Winston sigaralarının üreticisi Japan Tobacco, devlet kontrolündeki Tekel'e bir teklif götürmeyi düşünüyor. Dünyanın üçüncü büyük sigara üreticisinin uluslararası genişleme projesi kapsamında Tekel'e yaklaşık 1.6 milyar dolarlık bir öneri götürmesi gündemde.
Şirket yetkililerinden Ryosuke Tsuji henüz kesin karar verilmediğini ancak anlaşma şartları çekici olursa teklif götürmekte tereddüt etmeyeceklerini söyledi. Şirketin Tekel'e olan ilgisi, özellikle Japon hükümetinin sigara üzerindeki vergiyi yükseltmesinden sonra iç piyasada yaşanan sıkıntıların ardından artmış. Şirketin İzmir'de bulunan fabrikası, Japonya dışındaki en büyük tesislerden birisi.
Gazete, ''Tekel için teklif verme süresi 26 Eylül'de dolacak. Tütün ve sigara pazarında 7. sırada bulunan Türkiye'de Tekel, piyasanın yüzde 60'ını kontrol ediyor ve geçen yıl 870 milyon dolar net kar elde etti'' dedi.
WASHINGTON'DAN BLAIR'E DARBE
Independent gazetesinin manşeti ise Washington'dan gelen bir açıklamaya ayrıldı. Haberde, ''Bush yönetimi yetkilileri, Başkan'ın 'Ulusa Sesleniş' konuşmasında, devrik Irak lideri Saddam Hüseyin'in Nijer'den uranyum satın aldığı iddialarına yer verilmesinin hata olduğunu açıkladı'' dedi.
Independent, Irak savaşının meşruiyeti ve İngiliz istihbaratı konusunda ağır eleştirilerle karşı karşıya olan Blair'in bu açıklamayla güç duruma düştüğünü belirtti. Aynı konu gazetenin yorum yazılarına da yansıdı.
Gazete, ''Irak'ın sahip olduğu söylenen kimyasal ve biyolojik silahlar konusundaki tek gerçek, belki de bunlarla ilgili kanıtların hiç bulunamayacak olması. Ancak, Irak'ın nükleer silahlar yapma çabasında olduğu iddiaları çürümeye devam ediyor.
Beyaz Saray Sözcüsü, ''Başkan Bush'un Ulusa Sesleniş konuşmasında Saddam Hüseyin'in Nijer'den uranyum satın almaya çalıştığı iddiasının yer almaması gerektiğini, bunun tamamen İngiliz istihbaratına dayanan ve daha sonra doğru olmadığı ortaya çıkan bir bilgi olduğunu söyledi'' dedi.
Bu hatanın Bush yönetimine çok önemli bir etkisi olmayacağını belirten Independent, ''Ancak durum, Irak savaşı konusundaki iddiasında Nijer'den elde edilen uranyum iddialarına geniş yer veren İngiltere için aynı değil'' dedi ve şöyle devam etti:
''Eğer Blair, Nijer iddialarını, doğru olmadığını bile bile gündeme getirdiyse, bu Parlamento'yu ve ülkesini yanlış yönlendirdiği anlamına gelir. Bunun sonucu olarak da atması gereken doğru adım istifa etmesidir''
''KAYIP YILLAR: 1990-2001''
Guardian gazetesi ise dünyanın yoksul ülkelerinin durumunu ''Kayıp on yıl'' başlığıyla manşete taşıdı. Zengin ülkelerin yoksul ülkelere parlak bir gelecek sözü verdiğini ancak 90'lı yıllarda bu ülkelerin daha da yoksullaştığını belirten Guardian, Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan yıllık gelişim raporundan çarpıcı rakamlarla ''kayıp yıllar'' olarak nitelediği bu dönemi anlattı.
Gazete yoksullaşan dünyayla ilgili bazı rakamlara vererek ''1990'lı yıllarda 54 ülkenin ortalama geliri düştü, 21 ülke insan gelişimi konusunda geriledi. (Bu saptamada dikkate alınan kriterler elde edilen gelir, yaşam süresi ve okur yazarlık oranı), Afrika'da yoksulluk içinde yaşayanların sayısının yarıya inmesi için öngörülen tarih 2147 yılı, Günde 30 bin çocuk engellenebilir hastalıklar nedeniyle yaşamını yitiriyor. Her yıl yarım milyon kadın hamilelik ya da doğum sırasında ölüyor, 90'lı yıllarda 13 milyon çocuk ishal yüzünden yaşamını yitirdi. (Bu sayı İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan tüm silahlı çatışmalarda ölenlerin sayısından daha fazla), Afrika ülkesi Zimbabve'de ortalama yaşam süresi 1970'lerde 56 iken 90'lı yıllarda 33.1 yıla düştü, Norveç'te çocuk ölümlerinin oranı binde dörtken, Sierra Leone'de her bin çocuktan 363'ü beşinci doğumgününü görmeden ölüyor'' dedi.
Aynı rapor Times gazetesinde de yer buldu. Birleşmiş Milletler raporuna göre 1990-2001 yılları arasında insani gelişim konusunda en iyi ve en kötü başlıca ülkelere yerveren Times, ''1990 yılından bu yana en iyi gelişmeyi gösteren ülke yüzde 21.3 artışla Bangladeş. Ardından Nepal, Yemen, Etiyopya ve Ruanda geliyor. İnsani gelişim konusunda listenin sonunda ise yüzde 19.2 gerileyen Zimbabve var. Durumu kötüleşen diğer başlıca ülkeler Zambiya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Botsvana ve Kenya'' dedi.
AFRİKA, YOKSULLUĞUN PENÇESİNDE
Birleşmiş Milletler raporunda durumu kötüleştiği belirtilen ülkelerin çoğu Afrika kıtasından olması dikkat çekti. Bush da 5 günlük bir gezi için Afrika'da bunuyor.
Bush'un gezisinin ilk durağı Senegal'di. Bush, adı köle ticaretiyle özdeşleşen Goree Adası'nı da ziyaret etti. Eski Başkan Bill Clinton da 1998 yılında Goree Adası'na gitmişti.
Daily Telegaph gazetesi, Bush ve Clinton'ın ziyaretleri arasındaki farkı şöyle anlattı:
''Başkan Bush'un gezisi öncesinde toplam 500 kişilik nüfusa sahip Goree Adası'nda dün her bir koyunun bile nerede olduğu biliniyordu. Tüm evler sabah beşte kapıları ve içerideki tüm dolapların kapakları açık bırakılarak boşaltıldı ve hem ordu hem de Amerikan güvenlik birimleri tarafından arandı. Ada halkı bir çadırda toplandı.
Bush'un ziyaretiyle Clinton'ın ziyareti arasında büyük fark vardı. Clinton hem Goree Adası'nda hem de bir başka Senegal köyünde halkla kaynaşmıştı. Hem yüksek terör alarmı hem de Başkanlık tarzlarındaki farklılık nedeniyle Bush, yedi saatlik Senegal ziyaretinde halkla karşılaşmadı.
Bu ziyarete şüpheyle bakan pekçok kişi Bush'un gözünün Batı Afrika petrollerinde olduğu görüşünde.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:18