İRAN'IN DIŞ POLİTİKASI DEĞİŞECEK Mİ?

Suudi Arabistan’ın Okaz gazetesine konuşan Ahmedinecad, selefi Muhammed Hatemi döneminde Arap dünyasıyla geliştirilen iyi ilişkileri bozmayacağı sinyalini verdi. İran’ın Arap dünyası ile olan ilişkileri, Hatemi döneminde iyileşme sürecine girmiş, bazı ülkelerle ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda karşılıklı somut adımlar atılmıştı. İran halkının insanlara karşı düşmanca bir tutum içerisinde olmadığını ifade eden Ahmedinecad, açıklamasında, “İsrail dışında herkesle iyi ilişki kurmak istiyorum. İsrail hariç herkese elimi uzatacağım.” ifadelerini kullandı. Ahmedinecad, daha sonra düzenlediği basın toplantısında ise barışçı nükleer programlarını sürdüreceklerini ve zaten gelişmekte olan ülkesinin ilerlemek için ABD’ye ihtiyacı bulunmadığını söyledi. İran’ın nükleer teknolojisinin barışçı olduğunu ifade eden Ahmedinecad, enerji, bilimsel gelişme, tıbbi ve tarımsal amaçlar için nükleerden yararlanacaklarını söyledi. Yeni Cumhurbaşkanı, ‘İran’ın milli çıkarlarını korumak kaydıyla’ AB ile nükleer enerji konusundaki görüşmeleri sürdüreceklerini de söyledi. Bu arada, İsrail Başbakan Yardımcısı Şimon Peres ise “Seçim sonucu, tehlikeli konuların devam edeceğini gösteriyor ve bu durum özgür dünya için büyük sorunlar oluşturacaktır.” ifadelerini kullandı.

İran Dışişleri Bakanlığı da Batı’dan, yeni cumhurbaşkanı konusunda önyargılı olmamasını isteyerek, ülkenin nükleer politikasının değişmeyeceğini bildirdi. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hamid Rıza Asefi, haftalık basın toplantısında, dış politikalarında çok büyük bir değişiklik olmayacağını söyledi. Asefi, “uluslararası gerginliğin yumuşatılması üzerine kurulu politikalarının kesinlikle devam edeceğini’’ belirterek, makro politikalarının değişeceğini sanmadığını ifade etti. Sözcü, “nükleer enerji konusunun makro politikalarının bir parçası olduğunu’’ söyleyerek, “Cumhurbaşkanını değiştirmek, bu politikaları değiştirmez.’’ dedi.

Bu arada, aşırı muhafazakâr Ahmedinecad’ın kazanmasının İran’a karşı sert politikalar izlenmesini isteyen Bush yönetimindeki şahinleri sevindirdiği ve bunun ABD ile Tahran arasındaki hesaplaşmayı hızlandırabileceği belirtiliyor. Yorumlara göre, şahin kanat, Ahmedinecad’ın seçilmesiyle birlikte nükleer enerji konusunda İran ile AB arasındaki görüşmelerin daha kolay çökeceğini bekliyor. Bunun gerçekleşmesi halinde ABD, İran politikasını şahinlerin istediği şekilde sertleştirebilecek, hatta askerî seçeneği de göz önüne alabilecek.