İsrail kendi sonunu hazırlıyor: İşgale karşı kıyam çağrısı

Netanyahu hükümetinin Gazze’de neredeyse iki yıldır devam eden bombardıman ve ablukanın ardından kalıcı işgal planları, İsrail’in sonunu da hazırlıyor. Batılı dostları bile artık İsrail ile anılmak istemezken İsrail’de hükümet, asker ve istihbarat arasında bitmeyen krizler var. Yeni Şafak’ın konuştuğu İslam alimleri, işgal planına karşı İslam dünyasını “kıyama” çağırıyor.

Uluslararası tepkilere rağmen Gazze’ye yönelik vahşi saldırılarını ve tecridi sürdüren İsrail, “Hamas’ı yok etme” bahanesiyle Gazze’nin tamamını işgale hazırlanıyor. Dünya ülkeleri, İsrail hükümetinin aldığı karardan dönmesi için baskılarını artırırken İslam alimleri de İsrail’in planlarına karşı harekete geçme çağrısı yaptı. Gazze’deki duruma ilişkin Yeni Şafak’a açıklamalarda bulunan Filistin Alimler Birliği Başkanı Dr. Nevaf Tekruri, işgal planının başarısız olacağını belirterek, “İşgalcilerin asker sayısı arttıkça ölümleri de artacak. Kassam Tugayları onlara layık oldukları cezayı verecek. Netanyahu’nun kişisel hırsları, orduyu istemediği bir maceraya sürüklüyor. Gazze’ye girebilirler ama kalıcı bir otorite kurmaları hayalden ibarettir” dedi. Suriye Müftüsü Şeyh Usame el-Rufai ise Gazze’nin de Şam gibi özgürleştirilmesi için mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı.

NETANYAHU KENDİ SONUNU HAZIRLIYOR

Şeyh Ahmed Yasin’in 1999 yılında El-Cezire’ye verdiği röportajda sarf ettiği “2027’de İsrail yıkılacak” sözlerine dikkat çeken Tekruri, “Görünen o ki gerçekleşme ihtimali Allah’ın izniyle çok yüksek, Netanyahu kendi sonunu ve İsrail’in sonunu getirmek için şansını zorluyor. İsrail Gazze’de yapmış olduğu bu zulümleriyle, Şeyh Ahmed Yasin’in öngörüsünün gerçekleşmesine zemin hazırlıyor. Bu işgal düzeni elbet bitecek, çünkü zulüm, çocuk öldürme, soykırım ve halkları yerinden etme üzerine kurulu. Hiçbir zulüm düzeni uzun süre ayakta kalamaz. Allah’ın vaadi haktır. Düşman, kendi kazdığı çukura gömülecek. Kısacası, Netanyahu’nun planı ölüm ve yıkım üzerine kurulu olduğu sürece, kendi sonunu da kendi elleriyle getirecek” diye konuştu.

İSRAİL VE ABD ELÇİLİKLERİ KUŞATILMALI

Uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan Tekruri, “Netanyahu’nun Uluslararası Adalet Divanı’nda yargılanması gerekir. ABD’nin küstahlığı ve Trump ile Netanyahu’nun suçları karşısında dünya sessiz kalmamalıdır. Eğer bu Gazze’de başarıya ulaşırsa, sadece orayla sınırlı kalmayacak, İslam coğrafyasındaki başka bölgelere de sıçrayacaktır. Bu nedenle ben, başta Türkiye Cumhurbaşkanı olmak üzere Arap ve Müslüman liderleri bu zulme karşı aktif şekilde harekete geçmeye çağırıyorum. Halklar da yöneticilerine baskı yapmalı, gösteriler düzenlemeli ve İsrail ile ABD elçiliklerini kuşatmalıdır” vurgusu yaptı.

ŞAM GİBİ ÖZGÜR OLSUN

Suriye Başmüftüsü Şeyh Usame el-Rufai de “Merhum Şeyh Ahmed Yasin’in, İsrail’in 2027 yılında yok olacağına dair öngörüsü, tarihi olaylara, zamanın akışına ve bölgenin son dönemdeki gelişmeleriyle yapılan derinlikli mukayeselere bakıldığında Allah’ın izniyle olası bir durum. Bu hiç şüphesiz onun engin basiretinin ve ileri görüşlü ferasetinin bir tezahürüdür. Cenab-ı Hak’tan niyaz ederim ki, bu öngörü ilahi rahmet ve kudretle tahakkuk etsin ve Mukaddes topraklar Şam-ı Şerif’in özgürlüğüne kavuştuğu gibi özgürlüğüne kavuşsun” dedi.

DEFALARCA YIKIMLA YÜZLEŞTİ

İsrail’in , tarih boyunca defalarca benzer yıkımlarla yüzleştiğini vurgulayan Rufai, “Zulmü, hilekarlığı ve saldırganlığı sebebiyle birçok kez ilahi adaletin tokadını yemiştir. Masum halklara uyguladığı vahşet, onları yurtlarından etmesi, ahlaki ve insani tüm değerleri hiçe sayması, geçmişinde olduğu gibi bugün de büyük bir çöküşün habercisidir. İsrail’in yapmış olduğu bu soykırım onların sonunu getirecek” değerlendirmesini yaptı.