İŞTE 'SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMEN' EZİYETİ!..
SAYIN ÇELİK HERGÜN YAYIN ORGANLARININ ÖNUNDE SOZLEŞMELI ÖGRETMENLERLE
KADROLU ÖGRETMENLERIN HAKLARI EŞİTTİR DIYOR AMA BİR ALLAHIN KULU ÇIKIP BU
YALANDIR BU BÖYLE DEGILDIR DEMİYOR ACABA HERKES MI UYUYUYOR GÜZEL ÜLKEMDE
ALIN SIZE BAKANIN EŞİTTİR DİE GÖĞSUNU GERE GERE SÖYLEDIGI EŞİTSİZLİKLER.
KADROLU VE SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLER ARASINDAKİ FARKLAR
1. Kadrolu bir öğretmen 657 Devlet Memurları Kanununda 4/A statüsünde memur
olarak çalıştığı için bulunduğu yerin hizmet puanını alır ve bu puana göre
İl içi veya iller arası tayin isteyebilir.
Sözleşmeli bir öğretmen 657 D.M. Kanununda 4/B statüsünde memur
olmayıp, işçi de sayılmayan kamu hizmeti görevlileri olarak istihdam
edilmektedir. Bu durumda memur olmadığı için ve hizmet puanı almadığı için
İl içi ve iller arası tayin isteme hakkı yoktur ve ÇAKILI PERSONEL
STATÜSÜNDE OLMAKTADIR.
2. Kadrolu bir öğretmenin tüm hakları belli olup 657 D.M. Kanununun 4/A
statüsüne bağlı olarak çalışmakta ve ona iş güvencesi, gelecek güvencesi
vermektedir.
Sözleşmeli öğretmen ise YAPTIRIMLAR bakımından 657 D.M.K
4/A’sına bağlıyken haklar bakımından 4/B’sine bağlı ve İŞ GÜVENCESİ, GELECEK
GÜVENCESİ OLMADAN, “HİZMET SÖZLEŞMESİ” DAYATILARAK ÇALIŞTIRILMAKTADIR.
3. Kadrolu bir öğretmene daima öncelik verilmekte ve sözleşmeli öğretmenlere
kıyasla 1.sınıf muamelesi görmektedir.
Sözleşmeli öğretmen ise her yerde 2.sınıf konumunda olmakta ve
bu durum insanlık onurumuzu son derece zedelemektedir. Örnek vermek
gerekirse; Bankadan kendi adımıza kredi alamamaktayız. Gerekçe olarak
GELECEK GÜVENCESİNİN OLAMAMASI gösterilmektedir. Ayrıca ek ders alırken
öncelik kadroluya verilmekte ve Sözleşmeli Öğretmen geri plana atılmaktadır.
Görev paylaşımlarında da bu ADALETSİZLİK devam etmekte ve zor görevler,
angarya işler sözleşmelilere verilmektedir. Aynı kamuda aynı iş yapılmasına
rağmen öğretmenler arasında ikilikler oluşturulmakta ve hatta guruplaşmalara
neden olunmaktadır.
4. Kadrolu atanan bir öğretmen, hemen Emekli Sandığına bağlanıp, sağlık
karnesini alır almaz sağlık hizmetinden faydalanabilmektedir.
Sözleşmeli atanan bir öğretmen ise Hizmet Sözleşmesini
imzaladığı gün SSK’ya bağlanır, fakat 90 iş gününü doldurana kadar yani 3 AY
BOYUNCA HİÇBİR ŞEKİLDE HİÇBİR SAĞLIK HİZMETİNDEN FAYDALANAMAMAKTADIR. Ayrıca
Emekli Sandığı ve SSK arasındaki uygulama farklılıklarında dolayı da mağdur
olmaktadır.
5. Kadrolu bir öğretmen herhangi bir sendikaya üye olabilir ya da bir
sendika kurabilir.
Sözleşmeli bir öğretmen ise herhangi bir SENDİKAYA ÜYE OLAMAZ.
Yani hakkını savunabileceği, derdini anlatabileceği herhangi bir TÜZEL
KİŞİLİĞİ YOKTUR.
6. Kadrolu atanan bir erkek öğretmenin askerlik sorunu yoktur. Bunlar için
uygulanacak olan prosedür bellidir. Fakat:
Sözleşmeli atanacak olan bir erkek öğretmen adayının ya
ASKERLİĞİNİ YAPMIŞ OLMASI ya da ASKERLİKLE İLGİLİ SORUNUNUN OLMAMASI
GEREKLİDİR.
7. Kadrolu bir öğretmen her ayın 15’inde maaşını alır. Fakat;
Sözleşmeli bir öğretmen, Hizmet Sözleşmesinde “her ayın 15’de maaşını alır.”
demesine rağmen İl/İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin keyfiyetindedir ve
şimdiye kadar ayın15’de maaş alan bir sözleşmeli öğretmen yoktur daima 3-4
ve hatta 5-6 gün bankada bekletilmektedir.
SİZLERDEN TUM SOZLESMELI OGRETMENLER ADINA ISTEGIM EN AZINDAN EGITIMLE
ILGILI HABERLERE VE YAPILAN YANLISLARA DIGER YYIN ORGANLAARI GIBI
KULAKLARIINIZI TIKAMAMANIZDIR.
SOZLESMELI MATEMATIK OGRETMENİ.
İyi akşamlar ben sözleşmeli öğretmen olarak sorunlarımızı size iletmek
istiyorum.
Personel kartımız yok,staja gidemiyoruz,maaşlarımızda illere göre
farklılıklar var.31 aralık taq sözleşmemiz sona eriyor eğitimsenin davayı
kazanmasından sonra ne olacağı ile ilgili bakanlıktan bir açıklama
yapılmamıştır.Yapılan açklamalar kadrolular ile eşit haklara sahiptir
deniliyor fakat haklarımız kesinlikle eşit değil zaten eşit olsa bizler
neden şikayetlerde bulunalım ve davalar açılsın.Kısacası bizler kadrolularla
aynı eğitimi aldık ve aynı işleri yaparken özlük ve mali haklarımızda
sıkıntılarımız var.bizim şikayetlerimizi gündeme getirmenizi
istiyoruz.Şimdiden teşekkürler.
Öncelikle iyi günler .Ben Egıtım ogretım adına Türkiyede yapılan ve telafisi olmayan bir yanlış adına sizleri bilgilendirmek istedim
Milli Eğitim Bakanı Çelik 'in yaptığı SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLİK uygulamasını hiçbir yasal dayanağı yoktur ve dünya üzerinde bir tek örneği yoktur.TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİ felç etmiş öğretmenleri adeta kaçak işçi gibi çalıştırmıştır derhal istifa etmelidir.
Bakan çelik in her fırsatta soyledıgı sozlesmelı ogretmenlerle kadrolu ogretmenlerın esıt sartlarda calıstıgı koca bır yalandır.
işte farklardan sadece bırkacı
saglık karnesı alamıyoruz iş gunu dolmadan.
2)heryerde farklı maas dagıtılıyor.turkıyenın heryerınde farklı.
3)askerlık ıcın ısımızı bırakmamız lazım.bakanımız ne kadar gerı geldıklerınde ıslerıne tekrar donecekler desede milli egitim mudurluklerı resmı yazı yok donemezsınız dıyor.
4)heran ısden cıkarılma korkusu var.
5)tayın,becayıs hakkı yok.esımızden,sevdıklerımızden 2 yıldır ayrıyız.
6)özel kurumlarda calısan ogretmenlerın stajerlıklerını kaldırmalarına ragmen.bızım bu haklara sahıp olmadıgımızı soyluyor.
7)Anayasanın 42,49,50,51,52,53,55 ve 60. maddelerine açıkça aykırılık teşkil eden bu uygulamanın sona erdirilmesi, sözleşmeli öğretmenlerin mesleki, sosyal ve özlük haklarının iyileştirilmesi ve teminat altına alınması için gerekli yasal düzenlemelerbir an önce yapılmalıdır.
ve bu durumda calısıan 30.000 ogretmen var.
sizden ıstegım bu konuyu kamu oyuna duyurarak TURK EGITIM SISTEMINE katkı saglamanızdır.
sozlesmelı sınıf öğretmeni