İŞTE, TÜRBANLA İLGİLİ SOKAĞIN NABZI...
'Okulda türbanlı çok, bizi de kapatırlar mı?'
İSTANBUL - AKP ve MHP'nin üniversitelerde türban yasağının kalkması için uzlaşmasının ardından, Türkiye 'çene altı formülü'ne odaklandı. İstanbul sokaklarında dolaşarak, kafelerde gezerek türbanlı, başı açık, öğrenci, kadın, erkek herkese 'türbanın üniversitede serbest bırakılmasına nasıl baktıklarını' sorduk. Türban takanlar için bu sevindirici bir gelişme. Başı açık olanlar arasında 'İran olur muyuz' diye düşünenler de var, 'Artık bizler-onlar olduk' diye üzülenler de. İşte sokaktan türban sesleri:
Yeliz Ertem, bankacı (başı açık): Kararı doğru bulmuyorum. Bu bir başlangıç. Tabii ki endişeliyim. Bence İran tarzına döneceğiz. Üniversiteye yeni başlayan bir arkadaşım var. Okulda çok türbanlı olduğunu söylüyor ve kendisini de kapatacaklar diye endişe ediyor.
Yasemin Toksoy, akademisyen (başı açık): Bu konu ağızlara o kadar sakız edildi ki... Ne düşüneceğimi şaşırdım. Siyasetçiler konuşa konuşa ben işin insani tarafını kaybettim. O insanlara ulaşımıyorum. Tanımıyorum. Dışlıyorum. Ama onlar da beni dışlıyor mu bilmiyorum. Biz-onlar haline dönüştü iş. O yüzden artık bıraktım. İlgilenmiyorum.
Mehmet Karaoğlu: İki kızım var. Büyük kızım üniversitede son sınıfta. Son sınava giremedi. Sakarya'dan buraya geldim. Kıza peruk aldım. Öyle girebildi sınava. Bunlara ne gerek var. Simge olarak kullanmıyorsan nasıl bağladığının bir önemi yok. Benim kızımla sen yan yana yürüyorsan sorun yok demektir.
'Ne güzel, iyi yetişecekler'
Beşiktaş'ta Kuran kursunda görevli türbanlı kadın: Ne güzel, yeni nesiller bizim gibi iyi ve türbanlı yetişecek.
Çevirmen (başı açık): Türbanın kanunda olmasını onaylıyorum çünkü artık öyle bir noktaya gelindi ki ne olacaksa olacak, göreceğim.
İmam-hatip liseli Ayşegül Ağdaş (türbanlı): İmam-hatipte olduğum için zaten üniversiteye giremem diye düşünüyordum. Başı açık okula gitmem. Benim için en önemlisi bu. Yasalaşırsa düşürünüm. Zaten tek ilahiyat düşünüyorum.
Diş hekimliği öğrencisi Burak Kıtıki: Laik düzene aykırı bir hareket. Zaten Anayasa hükümlerine aykırı. Mahalle baskısı getirecek. Zıt kutuplar oluşturacak. Geri dönülmez bir karar, arkası gelecek. Korkuyla karşılıyorum. Ama Anayasa'yı delecek kadar da gözü kara olamazlar. Boşa kürek çekiyorlar. Sadece toplumu deniyorlar. Ne koparabilirsek diye...
Diş hekimliği öğrencisi Sezin Demirel (başı açık): Ne şekilde olursa olsun baş örtülerek üniversiteye girilmesi bana hoş gelmiyor. İlerisi için çok endişeleniyorum.
'Başımı açarak okuyorum'
Gazi Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencisi (türbanlı): Psikolog olmak istiyorum. Başımı açarak okula giriyorum. Benim ailem de CHP'li. Bence bu yobazlık. Başı kapalıdan endişe etmekle, başı açık olana dinsiz demek arasında bence fark yok. Bu girişimin devamının geleceğini düşünüyorum. Bu yasa çıkarsa mesela bizim okulda kutuplaşma olur.
Ev kadını Ayla İşmen (başörtüsü çene altından bağlı): Bu tartışmalara çok kızıyorum. Örtünmek içten gelen bir şey. Tartışılmasına bile gerek yok. Okusunlar. Benim de dört yıllık üniversiteyi zorla başını açarak okuyup çalışınca başını açmak zorunda kalınca işe gidemeyen çok tanıdığım var. Türbanı siyasal simge yaparlarsa olmaz. Bu inançtır. Ağzını, yüzünü kapatırsa, bu türbandır. Diğerleri kendine yakıştırma tarzıdır.
Levent Uncuoğlu, Fransa'da öğretmenlik yapıyor: Türkiye'ye dönüş yapmayı düşünüyorum. Yasa çalışmasını geri dönüş olarak görüyorum. Ama fazla da bir korku duymuyorum. Bu yüzden Fransa'da da çok patırtı çıktı. 'Bu nasıl laiklik istediğimiz gibi geliriz' dediler. Halbuki esas laiklik inancını göstermemek, kendine saklamaktır.
Emekli bir bankacı (başı açık): Çok lüzumsuz bir şey yaptılar. Şimdi öğrenciler birbirine girecek. 'Sen ahlaksızsın, benim kız arkadaşıma baktın' diye kavga çıkacak. Eskiden sağ-sol ayrımı nasıldı, aynen öyle olacak. Ben de endişeliyim tabii. İstedikleri gibi kadrolaşıyorlar. Üniversiteden sonra ne olacak, türbanlı kızlar çalışmayacak mı?
UMAY AKTAŞ SALMAN
'Peruk da komikti, yine komik olacağız'
İSTANBUL - İstanbul Üniversitesi (İÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi'nin kapısındaki kontrol noktasının önünde duran genç kız, önce saçını topluyor, ardından saçlarının üzerine bone geçiriyor, çantasından çıkardığı türbanını özenle örtüp, okuldan çıkıyor. Eğitim fakültesine girecek iki kız öğrenci ise kapıdaki aracın arkasında usulca türbanlarını açtıktan sonra, okula yöneliyor. AKP ve MHP'nin uzlaşması yasalaşırsa artık türbanlı öğrenciler üniversiteye girerken türbanlarını çıkarmayacak. Yeni düzenlemenin üniversitelerde yarattığı yankılarsa çok çeşitli. Sabırsızlıkla bekleyen öğrenciler de var, 'başı açıklara baskı olursa' tedirginliğini yaşayanlar da.
İÜ İletişim Fakültesi öğrencisi Emine Gezici (başı açık): Türban üniversitede yasak olmalı. Türban dini değil, siyasi simge. AKP'nin oyunlarından bıktık artık.
'Çene altından bağlar girerim'
İÜ Biyoloji 1. sınıf öğrencisi (türbanlı-ismini vermiyor): Üniversiteye peçeyle girilmesini ben de istemem. Şu an başımı açarak içeri giriyorum. Bu yasalaşırsa çenemin altından bağlar girerim.
Matematik 4. sınıf Ümmü Gülsüm Aslan (türbanlı): Önemli olan başın kapalı olması. Ben hep başımı açarak girdim. Bundan sonrakiler için yararlı düzenleme. En azından türban yüzünden okulu bırakan kızlar üniversite mezunu olabilecekler. İnanç özgürlügü lazım. Dilerim ki tüm alanlarda türban serbest olsun. Üniversiteden sonra kamuda serbest olmazsa başımı açıp çalışırım.
İÜ doktora öğrencisi Meral Camcı (başı açık): Temel hak bağlamında baktığımda herkes istediği gibi üniversiteye girmeli. Ama diğer taraftan baktığımda da başını kapatanların, bizlere aynı özgürlüğü tanımayacağını düşünüyorum. Bu durum karmaşa yaratacak.
İÜ Arap Dili ve Edebiyatı öğrencisi Şükrü Çetinkaya: Hepimiz için tehlikeli olur. Türban simgeye dönüştü. O zaman, militarist biri de kendi simgesiyle gelir.
İsmini vermek istemeyen öğrenci (türbanlı): Yasa nasıl çıkarsa öyle girerim üniversiteye. Ancak çene altından bağlanan model türban değil, başörtüsü. Şekillere takılmamak lazım. İstenildiği gibi girilmesi mantıklı olan.
'Burası Müslüman ülke, normal'
Sigortacılık öğrencisi Gülşen Bilgiç (başı açık): Türban liselerde değil ama üniversitede serbest olmalı. Türbanla giremedikleri için üniversiteyi okumayan arkadaşlarım var. Bu durum türbanın yayılmasını sağlar ama yayılsın, bunda tuhaflık yok. Müslüman bir ülkede yaşıyoruz.
Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencisi (erkek-ismini vermiyor): AB ülkelerini örnek alıyorsak, türban serbest olmalı. Hiçbir Avrupa ülkesinde böyle bir yasak yok. Lisede türbanlı bir arkadaşım sınıf birincisi olduğu halde üniversite sınavına girmedi.
'Yine gururumuz zedelenecek'
Coğrafya öğrencisi (türbanlı-ismini vermiyor): Ben başımı açıp giriyorum. Şapka, peruk takan arkadaşlarımız var. Çene altından düzenleme çok saçma. Her şekilde komik duruyoruz. Gururumuz zedelenecek yine. Saçımı açar girerim daha iyi. Olacaksa adam gibi bir düzenleme olsun.
İÜ Matematik öğrencisi Elif Bingöl (başı açık): Tedirginlik yaşıyorum. Belirli bölgelerde yürürken, herkes türbanlı oluyor, 'Acaba bana mı bakıyorlar' diyorum. Üniversitede de böyle hissedebiliriz belki.
Haliç Üniversitesi Mimarlık bölümü öğrencisi Semiyye Kahraman (başı açık): Dışa değil, beynin içine bakmalı. Türkiye'nin bu kadar geri kalmasının sebebi başörtüsüyle uğraşılması. Üniversiteye türbanla girilmesi bence tehdit değil.
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi Ozan Derin: Üniversitede serbest olmalı. Hıristiyan öğrenci haç takıp gelebiliyorsa, türbanla da girilebilmeli. Tehlike doğurmaz bence.
Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık öğrencisi Canan Ertan (başı açık): Serbest olmamalı çünkü AKP'nin sömüreceğini düşünüyorum. Önce üniversite sonra kamusal alan, sarık, cüppe diye ilerler.
(RADİKAL)
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 14:04