Gündem
  • 5.3.2010 15:43

MHP’DEN AKP’YE “ELİNİ KIŞLADAN ÇEK” UYARISI…

BORA ŞENGÖREN/İZMİR

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili İzmir Milletvekili Oktay Vural, İzmir Milletvekili Erdal Sipahi ve İzmir İl Başkanı Müsavat Dervişoğlu gündeme dair konuları değerlendirdikleri ortak bir basın toplantısı düzenledi.

Konuşmasının başında ABD Temsilciler Meclisi Dışilişkiler Komitesi'nde oylanan sözde ve Türkiye'nin aleyhine sonuçlanan "Ermeni soykırım" tasarısına değinen Oktay Vural, olaydan sonra Türkiye'nin ABD Washington büyükelçisinin geri çekmesinin yanı sıra Ermenistan'la imzalanan iyi niyet protokollerini de TBMM'den geri çekmesi gerektiğini söyledi. Bu kararın ABD için bir yüzkarası olduğunu anlatan Vural, şöyle konuştu: "Bizim tarihimize ve milletimize hiçbir ülkenin parlamentosunun kara çalmasını hiçbir zaman hazmetmeyeceğiz. Soykırım iddialarıyla ilgili karar, meclisin yüzkarasıdır. Böyle bir karar ilişkiler açısından tüm milletimizi hayal kırıklığına uğratan hasmane bir yaklaşımın eseridir. Hiçbir parlamento benim tarihimi yargılayamaz. Soykırım safsatasını siyasi amaçlarla yakıştırmak isteyenlere sesleniyorum. Sen kim oluyorsun da benim milletimin tarihine dil uzatıyorsun. Sen kim oluyorsun da benim tarihimi kirli ilişkilerle karalıyorsun. Bugün aslında bizim tarihimize kara çalmak isteyenler kendi tarihine kara çalmıştır. Bunu nasıl temizleyeceklerse temizlesinler." Türkiye'nin ABD'deki Temsilciler Meclisi üyelerinin oyuncağı olmadığını anlatan Vural, şunları söyledi: "Benim milletime soykırım gibi bir insanlık suçunu kimse atfedemez.

Bu baskı, Türkiye'nin Ermenistan sınır kapısını açmasıdır ve Azerbaycan'ı işgal eden Ermenistan'ı meşru hale getirmektir. Ermenistan'a güven sağlıyorlar. Ermenistan'la imzalanan ve TBMM'de bekleyen protokoller geri gönderilmeli. Başbakan ile Obama'nın telefon konuşmasının nedeninin protokollerin meclisten geçmesine yönelik taktik olduğu ortaya çıkmıştır. Öncelikle Ermenistan, Azerbaycan topraklarından çıkmalı, Karabağ sorunu çözülmeli ve nihai sınırları belirleyen Kars Anlaşması kabul edilmeli. Bu asgari dostane ilişkinin talebidir. Türkiye, Obama karşısında dik duramadığı için imzalamak zorunda kaldığı protokolü, bu karar sonrasında geri çekme dirayetini göstermeli. Tarihi karalarla dolu olanlar benim tarihimi yargılayamaz. Irkçılığı getiren zihniyet Batı zihniyetidir. Biz tarihimizden son derece eminiz."

Vural, konuşmasında, Başbakan Erdoğan'ın Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) üzerinden siyaset üretmeye çalıştığını ve imamlardan demokratik açılımı anlatmasını isteyerek caminin içine siyaset soktuğuna değindi. Başbakan'ın istismar etmediği kurum kalmadığını anlatan Vural, sözlerine şöyle devam etti: "Başbakan açılım projesini bu sefer camilerde anlatılmasını isteyecek kadar hırçınlaşmıştır. Sen ne karışıyorsun imama, vaize. Onlar senin değil, devletin memuru. Kışladan da, camiden de elini çek. Bu cami hepimizin. Bu cami AKP'nin açılım safsatalarının anlatılacağı yer değildir. Habur'u Türkiye'ye hazmettirmeye çalışıyor. Sanatçılarla başladı dizicilerle devam ediyor. Belki kendisi de dizide oynar mı oynamaz mı bilmem ama Habur'da törenle karşılanan teröristleri mi anlatacak yoksa yedi kişi öldürdüğü için kırmızı kuşak takan teröristlerin devlet töreniyle karşılanmasını mı anlatacak? Bölücülüğünü mü anlatacak? Başbakan'ın bu ifadesi laf ola beri gele olsun. Kimse ciddiye almasın. Türkiye'de demokrasiden bahsedenler valileri il başkanı konumuna getirdi vaizleri memuru gibi görüyor."

Oktay Vural, toplumun ve siyasetin gergin olduğu bir ortamda AK Parti'nin anayasa değişikliği ile bu gerginliği daha da derinleştirdiğini savunarak, yaşanan süreçte AK Parti'nin asıl isteğinin siyasileştirilmiş yargı talebi olduğunu iddia etti. "Böyle bir anayasa değişikliğinde herkesin azami mutabakatını aramak gerekiyor" diyen Vural, 'Ben yaptım oldu' diyerek anayasanın değiştirilemeyeceğini söyledi. "Yüzde 47'den yerel seçimde yüzde 37'lere düştünüz. Anketlerde yüzde 30'ların altındasınız" diye konuşmasını sürdüren Vural, sözlerine şöyle devam etti: "Yüzde 30'la sen ne oluyorsun da benim anayasa mı değiştiriyorsun. Yüzde 30 oyla yüzde 70'in uyması gereken anayasa değişikliği yapma iradesinin meşruiyeti de tartışmalı olur. Yapılmak istenen son derece basit. AKP'nin arzularına endeksli bir anayasa değişikliği olduğunu düşünüyorum. Millet için yapılacak bir Anayasa değişikliği değildir. Millet için olsaydı toplumsal uzlaşma zemini aranırdı."

Vural'dan sonra söz alan MHP İzmir Milletvekili Erdal Sipahi ise, hükümetin uyguladığı tarım ve ekonomi politikaları ile Türkiye'deki işsizlik rakamlarına değindi.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 09:56

İLGİLİ HABERLER