Spor
  • 28.10.2025 12:42

Onana : Osmanlı İmparatorluğu’nu izliyorum

Trabzonspor’un Kamerunlu kalecisi Andre Onana, “Buradaki kalite gerçekten yüksek, beklediğimden de iyi. Tabii ki maç temposu farklı ama çok iyi takımlar, çok iyi oyuncular var. Türk kulüpleri Avrupa’da maç kazanıyor, seviye gerçekten orada. Buradaki hakemlerden bahsetmek gerekirse, onlar hakkında konuşmayı pek sevmem çünkü hayatımın çoğunda kontrol edebileceğim şeylere odaklanırım” dedi.

Trabzonspor’un Kamerunlu kalecisi Andre Onana, mütevazı bir yaşamdan Avrupa futbolunun zirvesine uzanan yolculuğunu Trabzonspor Kulüp Dergisi’nin 233’üncü sayısına anlattı. Sosyal sorumluluk projeleriyle tanınan başarılı file bekçisi, çocukluk hayallerinden futbolun değişen dinamiklerine kadar birçok konuda samimi açıklamalarda bulundu.

‘TÜRK FUTBOLUNDA KALİTE BEKLEDİĞİMDEN YÜKSEK’

Farklı ülkelerde forma giymiş bir oyuncu olarak deneyimlerini kıyaslayan Onana, Türkiye’deki futbol seviyesinin düşündüğünden daha iyi olduğunu söyledi. Başarılı kaleci “Buradaki kalite gerçekten yüksek, beklediğimden de iyi. Tabii ki maç temposu farklı ama çok iyi takımlar, çok iyi oyuncular var. Türk kulüpleri Avrupa’da maç kazanıyor, seviye gerçekten orada. Buradaki hakemlerden bahsetmek gerekirse, onlar hakkında konuşmayı pek sevmem çünkü hayatımın çoğunda kontrol edebileceğim şeylere odaklanırım. Ama dürüst olmak gerekirse, buradaki ilk sürecim için hakemlerden yana çok iyi bir tecrübem olmadı. Hepsinin kötü olduğunu söylemiyorum çünkü çok iyileri de var. Bakalım gelecekte nasıl olacak? Ama şunu unutmamalıyız, hakemlik çok zor bir iş. İnsanlar robot değiller, karar vermek zorundalar, bazen doğru bazen de yanlış olabilir” diye konuştu

‘BURADA DAHA UZUN SÜRE KALIRSAM TÜRKÇE’Yİ ÖĞRENMEYE ÇALIŞACAĞIM’

Tecrübeli isim, kariyeri boyunca gittiği ülkelerin dillerini öğrenmek zorunda olduğunu uzun süre kalması halinde Türkçeyi de öğrenebileceğini dile getirdi. Onana “Bugün birçok dil konuşabiliyor olmak beni gerçekten mutlu ediyor çünkü takım arkadaşlarımla iletişimimi kolaylaştırıyor. Büyük kulüplerde oynadığınızda, çoğu zaman dünyanın dört bir yanından gelen oyuncularla birlikte oluyorsunuz. Onlarla iletişim kurabilmeniz gerekiyor. Benim İngilizce ve diğer dilleri konuşabiliyor olmam da bu iletişimi kolaylaştırıyor. Türkçe benim açımdan en zor dil değil. Muhtemelen en zor olan Felemenkçe’ydi diyebilirim. Burada daha uzun süre kalırsam elimden geleni yapıp öğrenmeye çalışacağım. Zaten birkaç kelime biliyorum, bazı Türk oyuncularla daha önce oynadım çünkü. Inter’de Hakan Çalhanoğlu’yla, İngiltere’de Altay Bayındır’la” dedi.

‘FENERBAHÇE MAÇINDA KAYBETTİK AMA BURADAKİ HAKEMLERİN NASIL OLDUĞUNU ÖĞRENDİM’

Onana, kazanmak için oynadığını ancak kaybettiğinde bunu bir ders olarak gördüğünü belirterek, “Kramponlarımı ya da eldivenlerimi giydiğim her an, kazanmak istiyorum. Çünkü günün sonunda kazanmak için oynuyoruz ve kimseden korkmuyorum; sahaya çıktığımda ya kazanırım ya da öğrenirim. Kendimi kaybeden biri olarak görmüyorum. Kazanamazsam bunu öğrenmek için bir fırsat olarak kabul ediyorum. Bir örnek vereyim, buradaki ilk maçım Fenerbahçe’ye karşı. İyi oynadık ama kazanamadık. Ama bunu kayıp olarak görmüyorum. Yine öğrendim mesela, buradaki hakemlerin nasıl olduğunu öğrendim” dedi. Onana, maç öncesi motivasyonuna ilişkin de “Tanrı’ya inanıyorum, istavroz getiririm her zaman. Ama zaten motivasyonum otomatiktir” ifadelerini kullandı.

‘OSMANLI İMPARATORLUĞUNU İZLİYORUM’

Onana, futbolcu olmasaydı polis olmayı istediğini belirterek, Türkiye’de de Osmanlı İmparatorluğunu izlediğini söyledi. Onana “Büyürken arkadaşlarımın çoğu oradaydı. Bir kardeşim de polis memuruydu. Benim için en heyecan verici iş bu. Belki de dışında olduğum için! Ama onları seviyorum. Ülkemde hepsini takip ediyorum, ordu, polis. Hatta çok fazla belgesel izliyorum. Bazen delicesine izliyorum. Osmanlı İmparatorluğu’nu izliyorum şimdi. Yani hayal edemezsiniz. Sorumlulukla alakalı pozisyonunu çok seviyorum. Çünkü bir ülke barış içindeyse, güvendeyse, bu onların sayesinde. Ama harika bir iş yaptıklarında çabuk unutuyoruz, hata yaptıklarında hepimiz onlara kızıyoruz. Bu bazen benim pozisyonum gibi. Bu yüzden belki doğrudan alakalı değil ama benzer bir işteyiz. İşler iyi giderken, ‘tamam, bunun için maaş alıyorlar’ diyorsun. Ama hata yaptıklarında hepimiz onlara bakıyoruz ve ‘ne yapıyorlar?’ diye soruyoruz. Onlar sadece elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorlar ve bazen hata yapıyorlar çünkü insanlar” şeklinde konuştu.

Güncellenme Tarihi : 28.10.2025 12:47

İLGİLİ HABERLER