ÖSYS KILAVUZU'NDA BÜYÜK HATA!

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, "2009 ÖSYS en küçük puan ve başarı sıraları bilgilerinde, 49 program için yanlışlık olduğunun belirlendiğini belirterek, "Bu yanlış küçük bir unutkanlıktan kaynaklanıyor... Bunu iki sayfalık bir düzeltme halinde hazırladık. Bu düzeltmeleri internet sayfamıza da koyduk" dedi.

Yarımağan, ÖSYS Kılavuzu’daki yükseköğretim programlarının 2009 merkezi yerleştirmedeki en düşük puanları ve başarı sıraları ile ilgili düzenlediği basın
toplantısında, 2010 ÖSYS Yüksek Ögretim Programları ve Kontenjanları kılavuzunda yer alan "2009 ÖSYS En Küçük Puan ve Başarı Sıraları" bilgilerinde, 49 program
için yanlışlık olduğunun belirlendiği belirterek, "Bu yanlışlık küçük bir unutkanlıktan kaynaklanıyor. Görme adayların yerleştirmelerinde bir takım özel
işlemler yapılıyor. Çünkü görme engelli adaylar şekilli sorulardan muaflar...

Bunu iki sayfalık bir düzeltme halinde hazırladık. Bu düzeltmeleri internet sayfamıza da koyduk" şeklinde konuştu.

"ALAN DIŞI YERLEŞMENİN OLAMAYACAĞI PROGRAM YOK"
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, ''Bu sene kılavuzdaki başarı sıraları da gösteriyor ki, tüm programlara alan dışı yerleşmeler olabilir. Alan dışı yerleşmenin olamayacağı program yok'' dedi.
Yarımağan, ÖSYS Kılavuzu'na ilişkin bilgi vermek için YÖK'de düzenlediği basın toplantısında, düzeltme vesilesiyle bazı yorumların doğru yapılmadığının ortaya çıkmış olduğunu söyledi.
49 program yanında kendisine gelen tepkiler içinde neredeyse bütün programların başarı sırasının ve minimum puanların yanlışmış gibi izlenim edinildiğinin anlaşıldığını anlatan Yarımağan, bu yıl sınav sisteminde önemli değişikliklerin yapıldığını ve bunları unutmamak gerektiğini vurguladı.
Geçen sene sadece 2 sınav yapılırken, bu sene 1+5 sınav yapıldığını, LYS testlerinde yer alan soru sayılarının artırıldığını, testlerin sürelerinin birbirinden ayrıldığını, puan türlerinin 7'den 18'e çıktığını, yerleştirme puanlarının aralıklarının 100-300'den 100-500'e çıkarıldığını, AOBP'nin aralıklarının 50-100'den 100-500'e çıkarıldığını anlatan Yarımağan, alan içi yerleştirmelerde okul başarısının etkisinin azaltıldığını, alan içi ve alan dışı yerleştirmelerde kullanılan AOBP katsayıları arasındaki farkın ciddi bir şekilde azaltıldığını, ek puanların oranının azaltıldığını ve bunların çok ciddi etkileri olduğunu sözlerine ekledi.
Geçen sene en fazla 380 olan puana 24 puanlık ek puan verildiğini anımsatan Yarımağan, bu sene en fazla 575 olan puana 25 puanlık ek puan verildiğini söyledi.
Yarımağan, yorumların buna göre yapılması gerektiğini, bunlar göz ardı edilerek yapılan yorumların yanlış olacağının belirtti.

-''BENZETİM ÇALIŞMASI YAPTIK''-

Kılavuzda adaylara yardımcı olmak üzere bir önceki yılın en küçük puanı ve başarı sıralarının verildiğini anlatan Yarımağan, ''Bu yıl sistemde çok şey değiştiği için verebileceğimiz ne minimum puan var ne de başarı sırası var. Çünkü geçen sene farklı bir puan türüyle öğrenci alındı. Değer aralıkları değişti. Yani bunları verdiğimiz zaman öğrencilere karşı yanıltıcı oluruz. O yüzden 'hiç yoktan iyidir' mantığıyla bir benzetim çalışması yaptık'' diye konuştu.
Bu benzetim çalışmasının sonuçlarının gerçek değerlerin elde edilmesini sağlamadığının altını çizen Yarımağan, ''Olmayan gerçek değerleri elde etmek için bu seneki sınavı geçen sene de yapmış olmamız gerekiyordu. Bu sonuçlara göre de bir yerleştirme yapmamız gerekirdi'' dedi.
Gerçek değerleri bulmak mümkün olmadığı için birkaç şey yaptıklarını belirten Yarımağan, ''Geçen seneki puanların bu seneki karşılığını bulmak için pratik bir formül verdik. İsteyenler de kılavuzda yayınlanan benzetim sonuçlarını kullanabilirler'' diye konuştu.
Benzetim çalışmasında elde edilen çalışmalardan bir örnek veren Yarımağan, İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nin geçen seneki yerleştirme sonucuna göre en küçük puanı sağlayan adayla, benzetim çalışması sonucunda en küçük puan alan adayın bilgilerini sundu.
Yarımağan, ''Küçük farklılıklardan, bir adayın Fizik, Kimya veya Biyoloji'sinin diğerine göre yüksek olmasından, okul başarısının diğerinden yüksek olmasından, MF puanları yüksek çıkıyor. Oysa geçen sene tek puan türü vardı. Ona göre belirliyorduk. O nedenle geçen seneki sonuçlarla bu seneki sonuçları karşılaştırmak doğru sonuç vermiyor. Geçen sene 2 bin 300. adayın yerleştiği Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne bu sene yaptığımız çalışmamız neticesinde 5 bin 500. adayın yerleşebileceğini gösteriyor'' şeklinde konuştu.

-ALAN DIŞI YERLEŞMELER-

Geçen sene katsayıların arasındaki farkın fazlalığı nedeniyle birçok programa alan dışı yerleşmenin olmadığını ifade eden Yarımağan, ''Bu sene kılavuzdaki başarı sıraları da gösteriyor ki, tüm programlara alan dışı yerleşmeler olabilir. Alan dışı yerleşmenin olamayacağı program yok. Tabi tercih yapılırsa'' dedi.
Alan dışından yerleşmelerin düşük olacağını anlatan Yarımağan, bir mühendislik veya tıp programına alan dışı ile yerleşen 3-5 kişiyle sınırlı kalınacağını söyledi.
Alan dışı yerleşmeler nedeniyle programın minimum puanın yükselmeyeceğini belirten Yarımağan, ''Alan dışı yerleşmeler nedeniyle alan içi yerleşmelerin başarı sıralarında büyük değişiklik olmaması beklenmektedir'' dedi.

-EK PUANLI YERLEŞMELER-

Ek puanın etkisinin bu sene ciddi bir biçimde azaltıldığını anlatan Yarımağan, bu azalmanın sonucu olarak özellikle öğretmenlik programlarına geçen yıla göre öğretmen liseleri dışından daha çok sayıda adayın yerleşeceğini belirtti.
Bu programlara ek puanla yerleşen adayların başarı sırasının küçüleceğini ifade eden Yarımağan, ''Alan içi, fakat ek puansız liselerden, Anadolu liselerinden, fen liselerinden öğretmenlik programlarına yerleşenlerin sayısında ciddi bir artış bekliyoruz'' diye konuştu.
Yarımağan, ek puanlı programlarda çok ciddi değişiklikler beklediklerin söyledi.

YARIMAĞAN'DAN TERCİH ÖNERİLERİ
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, ''Yerleştirme puanınıza ve başarı sıranıza bakmaksızın en çok istediğiniz belirli sayıda programı, istek sırasına göre başlara yazmanızda yarar vardır. Bunun hiçbir sakıncası yoktur'' dedi.
Yarımağan, YÖK'de düzenlediği bilgilendirme toplantısında, adaylara tercih konusunda bazı önerilerde bulundu.
Tercih sayısının 30'a çıktığını hatırlatan Yarımağan, ''Yerleştirme puanınıza ve başarı sıranıza bakmaksızın en çok istediğiniz belirli sayıda programı, istek sırasına göre başlara yazmanızda yarar vardır. Bunun hiçbir sakıncası yoktur. Başarı sıranız ister 100 bin olsun, ister 80 bin veya 200 bin, gönlünüzde yatan 3-5 programı yazın. Bu programların puanı ne kadar yüksek olursa olsun yazın. Tabi ki yerleşme olasılığınız yüksek değildir, ama sıfır da değildir. Ben yazmalarını öneriyorum adaylara'' diye konuştu.
Adayların tercih ettikleri programlarla ilgili açıklamaları mutlaka okumaları gerektiğini belirten Yarımağan, aranılan koşulları taşımadıkları durumda adayların programları tercih etmemeleri gerektiğini söyledi.
Bazı koşulları ÖSYM olarak kontrol edemediklerini anlatan Yarımağan, ''Kontrol edemediğimiz bir koşul nedeniyle oraya yerleşirsiniz. Fakat kayıt olmaya gittiğinizde sizi kayıt etmezler. Çünkü belli bir koşulu sağlamıyorsunuz. Bazı koşulları biz kontrol edebiliyoruz, bazılarını edemiyoruz. O konuda adayları uyarıyorum'' dedi.
Tercihlerin sırası belirlenirken programların 2009'daki en küçük puan ve başarı sırasından çok, adayın istek sırasının daha önemli olduğunu vurgulayan Yarımağan, şunları söyledi:
''Bazı adaylar geçen seneki puanı 3-5 puan yüksek diye çok istemediği yeri daha öne yazıyor. Hayır, buna gerek yok. İstek sıranız önemlidir. Geçen seneki puanı yüksek de olsa, düşük de olsa iki program arasında tercihinizi yaparken mutlaka daha çok istediğinizi öne yazınız. Bir yüksek öğretim programına yerleşmek sizin için önemliyse tercih edeceğiniz programlar arasında 2009'daki başarı sırası, sizin başarı sıranızdan daha büyük olan, olabildiğince daha büyük olan programların bulunmasını sağlayınız. Ancak bunu yaparken kazandığınız takdirde kayıt yaptırmakta tereddüt edeceğiniz, kayıt yaptırmayacağınız programları kesinlikle yazmayınız.''
''Biz puan yerine başarı sırasının kullanılmasının daha doğru olduğunu düşünüyoruz'' diyen Yarımağan, tercihlerin geniş aralıkta olması gerektiğini söyledi.
Tercih yapmayı çok mekanik bir olay olarak ele almamak gerektiğini vurgulayan Yarımağan, şöyle konuştu:
''Doğru tercih bana göre şöyle yapılır; Biraz kendini bilerek ve bilgi sahibi olarak aday, istediği yerleri belirleyecek. Şu soruyu adaylar kendilerine sorsunlar diyorum; 'Sınav olmasaydı kaydını gidip nereye yaptırırdı?' Bu sorunun cevabı bence adayın birinci sıraya yazacağı programdır. Adaylar kendi kendilerine bu soruyu sorsunlar ve birinci sırayı o programı yazsınlar. Peki oraya gittin, kapıda sana dediler ki 'kontenjan doldu.' 'Peki şimdi nereye gidersin?' Ama 30. tercihe kadar bunu sormayacaklar. 3-5 tanesini böyle sorsun, yazsın oraya. Daha sonra biraz daha mütevazi, istek sırasında tercihlerini yazsınlar. Bunları yaparken puanlara hiç bakmasın. Kağıt üzerinde istediği 20-30 tane programı belirledikten sonra puanlarını ve başarı sıralarının yazsın. Başarı sıralarına sonunda baksın. Bence doğru tercih böyle yapılmalı. Tercih yapmak kesinlikle otomasyon işi değildir. Tercih robotlarıyla, bilgisayarla tercih yapmanın doğru bir yaklaşım olduğuna inanmıyorum.''

-KENT İÇİ TASARI PROGRAMI'NI TM MEZUNLARI DA TERCİH EDEBİLECEK-

Öte yandan, çok şeyler değiştiğinde bazı küçük aksamaların olduğunu belirten Yarımağan, ''TM alanı mezunları, MF-4 puanı ile hiçbir programa kendi alanlarında girmiyorlardı. TM mezunu bir aday, hiçbir mühendislik veya teknik programa alan içi yerleşmiyordu. Onun için TM mezunlarının MF-4 başarı sıralarını hesaplamıyorduk. Bu sene, tek bir program 'Kent İçi Tasarım Programı' için YÖK'ün belirlediği kurallar arasında bu programa TM mezunları da alan içi yerleşecekler. Biz bu bilgiyi eksik vermişiz. Bu programa yerleşmek isteyen TM mezunu adaylar önümüzdeki günlerde bizim internet sayfasından sonuçlarına bir daha bakarlarsa, bu sefer yeni bakacakları sonuçları arasında MF-4 puan türündeki başarı sıralarını görecekler. Bunu sonuç belgesinde vermemişiz. Sonuç belgesini sırf bu yüzden yeniden düzenlemiyoruz'' diye konuştu.