Gündem
  • 3.11.2003 01:56

PARTİ MECLİSİ'NDEN ATILAN YAŞAR NURİ'NİN ÇENESİ AÇILDI : İSLAMDAN NEFRET CHP YÖNETİCİLERİNİN İLİKLERİNE İŞLEMİŞ

CHP İstanbul Milletvekili Yaşar Nuri Öztürk, parti yönetimine yönelik eleştirilerini ağırlaştırarak sürdürüyor. Cuma yazısında, “Baykal'ın iktidarını Allah uygun görmedi.” diyen Öztürk, dün köşesinde CHP'nin İslamiyet’e bakışını irdeledi ve ağır suçlamalarda bulundu: “İslam nefreti CHP'li bazı yöneticilerin iliklerine işlemiş. Laikliği Kur'an'la bağdaşır göstermem, CHP içinde bir rahatsızlık ve tiksinti yarattı. Halk, CHP'yi barajın dibine gömme başarısıyla tarih yazdığınızı ve bundan sonra da aynı büyük başarıyla yine tarih yazacağınızı biliyor...” CHP lideri Baykal'ın çağrısı üzerine 3 Kasım seçimlerinden önce siyasete atılan ilahiyatçı Öztürk, Star gazetesindeki son iki yazısının ardından CHP'den tamamen kopma noktasına geldi. Parti yönetimi ise Öztürk'ün disiplin kuruluna sevkini tartışıyor. Genel Sekreter Önder Sav, Öztürk'ün sözlerinin parti suçu olduğu konusunda genel bir anlayış bulunduğunu açıkladı. Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem ise Öztürk'ün yazdıklarını “Hoş değil. Bütün bunları doğrudan genel başkanla konuşmalı, gazetede yazma-malı.” sözleriyle değerlendirdi. Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen ise, "Sabırla izliyoruz, umarım susar." açıklamasında bulundu. Öztürk'ün partiye ilişkin eleştirilerini de cevaplandıran Sevigen, "Türk halkı CHP'yi de, Hoca'yı da tanıyor. Kendisini daha dikkatli olmaya davet ediyorum." dedi. Öztürk'ün eleştirilerine hedef olan CHP eski Genel Sekreteri Adnan Keskin de tepkisini bir cümleyle aktardı: "Ona mı kaldı inancımızı değerlendirmek..." Geçen cuma "Baykal'ın iktidarını Allah uygun görmedi." çıkışında bulunan ve "parti yönetimi tarafından aldatıldığını, sömürüldüğünü" savunan CHP İstanbul Milletvekili Yaşar Nuri Öztürk, Star gazetesindeki dünkü köşesinde, parti yönetiminin kendisini neden dışladığını kaleme aldı. Kendisine dönük parti kurmayları düzeyinde rahatsızlığın, "Kur'an Verileri Açısından Laiklik" kitabının üç ay önce yayınlanmasıyla belirginleştiğini aktaran Öztürk, kitabı başta Baykal olmak üzere parti kurmaylarına verdiğini, ancak hiçbir tepki almadığını belirtti ve ekledi: “Sanki ben bu insanlara o kitabı değil de birer kutu lokum hediye etmiştim.” Kitabında Müslümanlarla laikliği, Kur'an'ın verilerine dayanarak kucaklaştırdığını savunan Öztürk, "En yakınımda olanları bile (CHP'liler) yarı şaka yarı ciddi şu anlamlı serzenişi önüme koydular: ‘Maşallah! Diyorsun ki, Kur'an rehber!' Şu sözdeki alaylı nefret ve sataşmaya bakın! Laikliği Kur'an'la bağdaşır göstermem, CHP içinde bir rahatsızlık ve tiksinti yaratmıştı." dedi. Bazı parti yöneticilerinin "atış serbest" işareti alarak konuşmaya başladıklarını ileri süren Prof. Dr. Öztürk, şunları kaydetti: "Bu tipler, iliklerine işlemiş İslam nefretlerini bana diş bileyerek tatmin ediyor; ama başlangıçta seslerini çıkaramıyorlardı... Bunlar önemli bir rakam oluşturmuyor. Ben bunlara sadece acıyarak bakıp geçtim... Baykal'ın has adamlarından biri Allah'tan söz etmemi eleştiriyor (Biz onu milletvekili yaptık. Bu onun neyine yetmiyor?..) diyor. Bundan fazlasını istemek için ne meziyeti var? İşte CHP'nin bana bakışının özü-esası bu." Yaşar Nuri Öztürk, CHP lideri Baykal'ın, bunların etkin kalınmayacağı yönünde açık ve kararlı bir tavır sergilemediğini de iddia etti. Samimi bir dille kendisine "istenmiyorsun git" denmesi durumunda gidebileceğini söyleyen Öztürk, şöyle devam etti: “Böyle yapılmadı, hoş olmayan yollara, kırıcı yollara tenezzül edildi. Kurultayda benimle ilgili olarak sergilenen tavır bir taşla iki kuş vurma tavrıydı: Bir yandan benim laiklik-din anlayışımdan rahatsız olan ekiplerin gönlü alınıyordu, öte yandan benim anlattığım dinden öteden beri rahatsız olan hurafeci saltanat dincilerinin gönlü okşanıyordu.” CHP’yi barajın dibine gömecek, yine tarih yazacaksınız Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, CHP yönetimine eleştirilerini sıralarken, 2004'te yapılacak yerel seçimlere de atıfta bulundu ve partinin barajın altında kalacağını ima etti. Öztürk, şu görüşleri kaleme aldı: "Halk benim hiçbir değer üretmeyen aylak ve tembel bir adam olduğumu, siz çok büyük zatların ise dünya çapında siyaset ve dirayet ürünleri ortaya koyarak CHP'yi barajın dibine gömme başarısıyla tarih yazdığınızı ve bundan sonra da aynı büyük başarıyla yine tarih yazacağınızı biliyor... Buyurun, meydan sizin! Yürüyün ve zaferinizi taçlandırın! İlk hedef Mart 2004 yerel seçimleri... Zaferinizi birlikte kutlayacağız! O seçimlerde ve sonrakilerde! Sizin 'zaferinizi' (!) kutlayacağız, ama halka, o pırıl pırıl, o aldatılmış CHP seçmenine yazık olacak. Benim içimi sızlatan bu... " Bana ‘imam efendi’ diyorlar CHP'de kendisinden rahatsız olanların varlığını ilk günden bildiğini ifade eden Yaşar Nuri Öztürk, bunları, ‘ideolojik saplantısı olan koyu materyalist’ diye nitelendirdi. Öztürk karşılaştığı bir olayı şöyle aktardı: “Meclis koridorlarında fısıltı halinde beni çekiştiriyor, daha görür görmez, birbirlerine beni göstererek alaylı bir sırıtmayla 'Hoca efendi geliyor!' diye mırıldanıyorlardı. Onlara göre ben; Prof. Dr. Yaşar Nuri filan değil, sadece hoca efendi idim. Daha doğrusu imam efendi idim.” Tartışma CHP’ye girer girmez başlamıştı İstanbul Milletvekili Yaşar Nuri Öztürk, 3 Kasım seçimleri öncesinde, yeni katıldığı CHP'de "Türkçe ezan" konusundaki açıklamaları nedeniyle sorun olmuştu. Öztürk, "Anadilde ibadet meselesi (Çiğnenen Bir Kitlesel Hakkın Savunulması)" adlı kitabında "isteyen herkese anadilinde ibadet" fetvası vermişti. Hoparlörle ezan okunmasına da karşı çıkan Öztürk, "Camilerin tepelerine yerleştirilen gürültü makinesi hoparlörlerle okunanlar hangi dilde okunursa okunsun ezan değil, tacizdir..." görüşünü savunmuştu. CHP lideri Baykal, sorular üzerine, bayrak gibi bir anlamı olan ezanın Türkçe okunması yönündeki tartışmanın anlamsızlığına dikkat çekmişti. İbadete çağrı manası taşıyan ezanın, okunduğu coğrafyada belli bir inanç ve meşruiyet duygusunu ifade ettiğini anlatan Baykal, ezanın makamıyla okunmasını istemişti. Baykal şunları kaydetmişti: "Ezanda inşirah vardır; burası benim memleketim demektir. Bir sabah ezanı saba makamında güzel bir biçimde okunduğu zaman, Müslüman olmayanlar bile onu dinler. Sorun, hoparlörle okunması değil, onun ayarının iyi yapılması gerekiyor." Baykal'ın sözleriyle kendisine destek olmadığı kanaatine varan Öztürk de, istifa sinyali vermiş, sonra vazgeçmişti. CHP lideri Baykal, Öztürk'le ilgili olarak bu konuda, "giderse gitsin" tavrına girmişti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:58

İLGİLİ HABERLER