"PROFESYONEL ASKERLER İÇİN GEÇ KALINDI"
Hafta sonunu Bursa'da geçiren Bakan Faruk Çelik, Mevlana Mahallesi Hacılar Camii'nde vatandaşlarla bir araya geldi. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Bakan Çelik, sınıra yerleştirilecek profesyonel askerlik konusunda geç kalındığını söyledi. Profesyonel askerlerin teröristleri caydıracağını ifade eden Çelik, "Bu benim kişisel görüşüm. Bu konuda geç kalındı. 1 buçuk sene önce genelkurmay başkanımızın da katılımıyla bu konuyu ele almıştık. Bu topraklarda deneyimi olan TSK'nın sınır bölgelerinde daha profesyonel askerleri göndermesi düşüncesi içerisindeyim. MGK'dan bu kararın alınması olumlu yöndedir. Profesyonel askerler, terörist için mesaj olacaktır. Çünkü o coğrafyada iyi eğitim alan askerler onların hakkından gelir. Bu donanıma sahiptir" diye konuştu.
Sınır karakollarının teröristlerin yapacağı girişimlere yönelik sağlamlaştırılacağını kaydeden Çelik, "Karakolların çatışmalarda zarar görmeyecek ve bir can kaybına teşkil etmeyecek sağlamlıkta olması gerekiyor. Bu karokollar için TOKİ ile anlaşma sağlandı. 170 civarında sınır bölgelerinde karakollar daha da sağlamlaştırılacak" şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE KÖKLÜ VE GÜÇLÜ BİR ÜLKE"
Türkiye'nin 50 bin vatandaşın canına ve kanına mal olan insanlarla görüşmesinin söz konusu olmayacağını ifade eden Çelik, "Türkiye köklü ve güçlü bir devlet. Burada kimi muhattap alacağı, neyi izleyeceği Türkiye kendisini bilir. Türkiye'de 50 bine yakın vatandaşımızın kanına mal olan insanlarla görüşülmesi diye bir şey bu yönüyle söz konusu olamaz. Böyle bir şey ne hükümetin ne de siyasetçilerin gündeminde değil. Burada bir şeyleri meşrulaştırılıyor. Yapılan saldırılarla milletin yüreğini yakan konuları meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Bir bağışıklık kazandırma mücadelesi var. Kürt ve Türk'ü ile herkes burada huzur içerisinde yaşıyor. Hak ihlali diye bir şey yok. Ayrıştırma ve ayrılıkçılara zemin hazırlayacak bir bakış açısını hiçbir zaman gündemimize almadık. Bu da başka bir senaryo. Çok sinsi bir senaryodur. Türkiye'nin böyle bir gündemi yoktur" ifadelerini kullandı.
"DEMOKRATİK AÇILIM DA PROBLEM YOK"
Demokratik açılımda herhangi bir problemin olmadığını belirten Çelik, açılım sürecinin adını 'yanlış' değil 'doğru' olarak konulması gerektiğinin altını çizdi. Çözülmeyecek hiçbir meselenin olmadığına değinen Çelik, "Sorun diye bir şey yok. Ayrışmaya dönük bir bakış açısı yok. Biz şunu söylüyoruz; çeşitli kesimlerin ve çeşitli yörelerde yaşayan insanların talepleri var. Çeşitli inanç gruplarının talepleri var. Vatandaşların çözüm içerisinde eşit şartlar kapsamında bu hakları paylaşarak yaşamaları için çalışıyoruz. Bunun adını artık 'doğru' koymalıyız. Çözülmeyecek bir sorun olmadığı inancı içerisindeyim. Hükümet olarak demokratik açılımı bu taleplere cevap verme olarak değerlendirmeliyiz" dedi.
"DEMOKRATİK ALAN GENİŞLİYOR"
Türkiye'nin kritik bir süreçten geçtiğini söyleyen Çelik, terör olaylarına rağmen demokratik bakış açısının genişlediğini belirtti. Demokratik açılımdan rahatsız olan kesimlerin de olduğunu dile getiren Çelik, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye kritik bir süreçten geçiyor. Türkiye'de anayasal değişikliği gibi çok önemli adımlar atıldı. İnsanların özgürleşmesinden ve hür birey olarak yaşamasından rahatsız olan bireyler var. Dayatma ve baskı olacakki çatışma, kin ve nefret olsun diyorlar. Düşmanlık tohumları ekilsin diyorlar. Oysa demokratikleşme kin tohumlarını ortadan kaldırıyor. Bunu hazmedemeyen ve çatışan kesimler, Türkiye'nin bu açılımlarından rahatsız olan çevrelerdir. Terörün azgınlaşmasının arkasında bu demokratik bakış yatıyor. Geçmiş dönemlerde terör artarken demokratik alan daralırken, şimdi de bu alanı genişletmeye çalışıyoruz. Herkes dilediği gibi konuşursa, Türkiye'de sorunlar azalır"
YUSUF SERKAN YILMAZ-BURSA