Medya
  • 22.1.2008 09:57

REHA MUHTAR'IN AĞIR HAKARETLER ETTİĞİ 'TMSF GAZETECİSİ' KİM?

 

REHA MUHTAR-VATAN

Rezil bir Sabah!!! Üreyen TMSF türü gazeteciler...

Türkiye yaşam biçimiyle tarihsel bir dönüşüm ve değişim geçiriyor...

Elbet tarih bugünleri ağır yazacak...

Bu tarihsel dönüşümde rol alanlar, şakşakçılar, yalaklar, nemalanan liberaller, solcu görünüp gericiliği övenler, bir gün teker teker ortaya çıkacaklar...

Korkuları, bunun böyle olacağını bilmelerinden...

Namusuzca, hayasızca, şerefsizce saldırıyorlar...

Akılları sıra bu dönemde ayakta kalan gazetecilere “bel altı yöntemlerle vuracaklar...”

Bu şekilde, belki kendi oportünistlikleri, şakşakçılıklarının üstü örtülecek...

Zavallı amaçları bu...

***



Sabah sabah bu korku tünelinin ödleklerinin, TMSF döneminde kariyer yapan ve kendini gazeteci sanan meslek zavallılarının yazılarının yer aldığı rezil bir Sabah gazetesiyle karşılaştım...

Tesadüf bu ya Yayın Yönetmeni Ergun (Babahan), “Biz” demiş, “Heybeliada’da size daha iyi bir Sabah yapmak için kolları sıvadık... İki gündür çalışıyoruz...”

Hiç çalışma sevgili Ergun...

Gazetedeki rezilliğe bak, Heybeliada’da her gece mehtaba çıkmana hiç gerek olmadığını göreceksin, çamur atmaktan gazete çamur olmuş...

Yazık...

***



Yalan yanlış, ne idüğü belirsiz, sırf pislemek çamur atmak için yazılmış yazılar, yazanların dönekliğini, şakşakçılığını, TMSF tipi gazeteciliğini kamufle etmek için mi yazılıyor acaba sevgili Ergun?..

Yeni bir gazeteci-televizyoncu tipi türedi piyasada...

Bunlar genç çocuklar...

Ortak özellikleri genç ama gözlerini hırs bürümüş olmaları...

Bu dönemin alamet-i farikalarından biri biliyorsunuz Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu’nun medyaya girmesiydi...

Mevduat ve sigortayla basının ne ilgisi var diyeceksiniz...

Batık patronların borçlarından dolayı oldu işte...

Neyse uzatmayalım...

TMSF bu dönemde patronu batık medya kuruluşlarına el koydu, onları bir süre idare ettikten sonra satışını planladı...

***



Hayat bundan ibaret değil tabii...

Bu dönem bazı hevesli, hırslı ve şakşakçılığa müsait gençlerin arayıp da bulamadığı bir zaman dilimi oldu...

Nasıl olsa, işi gazetecilik olmayan sadece hükümete destek atılmasını isteyen bir TMSF var...

O zaman yürü ya kulum...

Hatırlarsınız AKP’ye yar olan mesut şahsı...

Hani sabah programcılığından, bir günde TMSF kanalının genel müdürlüğüne, öteki kanalının da gece programına acil atlayış yapan o mümtaz şahsiyeti...

O yalnız değil...

Sabah gazetesine TMSF’yle birlikte 5 ay önce aniden genç ve hırslı, bir arkadaş geldi...

Yaşı küçük ama, demek hikmeti büyükmüş ki, hırslı arkadaşa gazetede hemen bir köşe, pazartesi günleri de tam sayfa röportajlar bahşedildi...

***



Arkadaşın enteresan bir geçmişi var...

Kars’ta bir televizyon kanalına çıkıp “Atatürk Dolmabahçe Sarayı’nda kız kovalarken, sizin atalarınız burada Cumhuriyet’i kurdu” diyen yakın akrabasının referansıyla işe başlıyor...

Yakın akraba bu sözleri nedeniyle Atatürk’e hakaretten mahkum oluyor, bu arada yeğen de çalıştığı akıllı başlı gazetede tutanamıyor, ayrılmak zorunda kalıyor...

Bir dergiye gidiyor, orada çalışırken aniden TMSF yönetimi sırasında Sabah gazetesine atlıyor...

Atlayış ama ne atlayış...

Onlarca gazeteci o esnada Sabah gazetesi’nden bilinmeyen nedenlerle atılıyorlar...

Keza Takvim gazetesi’nin bütün yönetim kadrosu hükümet şakşakçılığı yapmadığı için gazeteden takım taklavat sorgusuz sualsiz gönderiliyor...

Bu genç, hırslı ve TMSF tipi arkadaş da hızlı bir şekilde TMSF’nin attığı gazetecilerin yerine oturuyor, köşe yazmaya sohbetler yapmaya başlıyor...

***



Onlarca gazetecinin TMSF tarafından atılmasının ardından bu genç ve hırslı arkadaş atılan arkadaşlarının yerine geçip, Türkiye’ye genç yaşında ahlak dersleri vermeye başlıyor...

Şimdi kendisine benden bir meslek büyüğü abi tavsiyesi;

1)Türkiye’ye ahlak dersi verebilmen için, önce senin hayatta geldiğin yerlere hakkınla ve ahlakınla gelmen lazım...

Bu meslekte, meslek dışı yönetimlerle zıplayan şakşakçılar, yalakalar, fırsatçılar bir süre bir b.k oldum sansalar da sonradan yerin dibi boylarlar...

***



2) Fırsatçılar, yalaklar nerden geldiklerini unutup kendilerini bir b.k zannederek ya da etrafın gazına gelerek, oraya buraya dalaşırlar...

İktidar şakşakçılığıyla zıplayarak, atılan meslektaşlarının yerini kapıp bir de etrafa ahkam kesmek yazık ve acınılası bir durumdur...

***



3) Gazetecilik üzerine ahkam kesmeye çok meraklıysan, TMSF döneminde o ve kardeş gazeteden sebepsiz atılan meslektaşlarının hakkını savun, onlar için bir şeyler yaz...

Dikkat et oturduğun koltuk, alttan batmasın...

O namuslu insanların emeği var çünkü o koltuklarda...

***



4) Dikkat et, kendi de iktidar şakşakçılığı yapan şişman abilerinin dolduruşlarına hiç gelme...

O dolduruşlara göre gidersen mazallah, yakında gazeteciliği bırakır, sana “bedava tatil verenlerin ya da yediğin yemeklerden para almayan müesselerin” reklamını yaparken bulursun kendini...

O şişman abilerden uzak dur...

***



5) Kendin oportünistlik yapmış veya iktidar şakşakçılığından menfaat edinmiş olsan da, bunu kamufle etmek için hayatta dürüst duranlara sakın bulaşma...

Hele onlar o dürüstlüklerini senin yaşın kadar sene boyunca bozmamışlarsa, bir meslek raconu öğren, sesini kes ve konuşma otur...

***



6) Ne yaparsan yap, gazetecilikteki tercihlere göre değil, TMSF tercihlerine göre, onların attığı arkadaşlarının yerine oturduğun ve şimdi de şakşakçılık yapmak için, bu iktidara yaklaşarak nemalananları teşhir edenlere pis saldırılar yaptığın gerçeğini değiştiremezsin...

Bu gerçeği değiştiremeyeceğine göre, bari adını değiştir...

O adı sana veren baban ve annenden özür dileyerek değiştir...

Toprak altında yatan hayatında doğruluktan ve dürüstlükten hiç şaşmayan Ecevit’in kemiklerini daha fazla sızlatma...

Adamın ismini de ruhunu da rahat bırak...

Ben de merak ediyorum Ergun...

Bakalım nasıl bir gazete olacak Sabah...

Çok merak ediyorum!..

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 14:13

İLGİLİ HABERLER