Şok detay: Narin'in akrabaları 50 sahte ihbar vermiş
Narin Güran cinayetinde, 19 gün süren arama çalışmalarını yanıltmak için SIM kartlarını çıkaran akrabalar 50'den fazla sahte ihbarda bulundu. Delilleri gizlemek amacıyla mahallede farklı yerlere terlikler bırakıldı.
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın ölümüne ilişkin soruşturma devam ediyor.
Şu ana kadar, aralarında anne, ağabey ve amcanın bulunduğu 8 zanlı tutuklandı, 4 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Tutuklu olan amca Salim Güran, ifadeye çağrılarak yeniden Diyarbakır Adliyesi'ne götürüldü.
"HENÜZ BENDE DEĞİL, DAHA ÖLMEMİŞ"
15 yaşındaki R.A., şartlı serbest bırakılmasının ardından yeniden gözaltına alındı. Salim Güran’ın işçisi R.A. ile gerçekleştirdiği görüşme, uzman ekipler tarafından incelendi.
Görüşmede, Salim Güran’ın "O sondaki köşede bir şeyin düşmüş, sana ait bir şey, sondaki yamaçta. Yamacın köşesi taş" mesajına, R.A.'nın "Tamam henüz bende değil, tamam daha ölmemiş" şeklinde cevap verdiği öğrenildi.
R.A., sorgusunda bu konuşmayı hatırlamadığını iddia etti. Savcılıktaki ifadesinin ardından R.A. tutuklandı.
Bu gelişmeyle birlikte soruşturma kapsamında tutuklu sayısı 11’e yükseldi.
50'DEN FAZLA SAHTE ARAMA YAPILDI
Narin Güran cinayeti kapsamında bir başka dikkat çeken detay daha ortaya çıktı.
Arama sürecinde 19 gün boyunca birçok sahte ihbar yapıldı.
"Ceset burada" şeklinde gelen telefonlarla, farklı tarihlerde Tavşantepe mahallesinin çeşitli noktalarına bırakılan çocuk terlikleriyle aramalar sabote edildi.
Bazı akrabalar ve mahalle sakinleri, adeta bir anlaşma içinde arama çalışmalarını engellemeye çalıştı.
Aramalar sürerken Narin'in birçok akrabası, telefonlarından SIM kartlarını çıkarıp 112'ye sahte ihbarlar yaptı. Narin'in cansız bedeninin farklı noktalarda görüldüğüne dair bu şekilde 50'den fazla telefon açıldı.
ETRAFA TERLİK BIRAKTILAR
Narin Güran kaybolduktan bir gün sonra, yani 22 Ağustos'ta bir terlik bulundu.
Aramalar, göçebelerin yaşadığı bölgede yoğunlaştı. "Suçluyu kayırma" ve "suç delillerini yok etme" suçlamasıyla tutuklu olan Narin'in kuzeni Muhammed Kaya da terlik bulunduğunu söyleyenler arasında yer aldı.
Muhammed Kaya, "Ben yolda araba ile yeğenlerime süt almak için seyir halindeyken Çarıklı yolunda terliği gördüm. Terliğin göçebelere ait olduğunu düşünerek bakmadım. Dönüşte terlik yine yolun ortasındaydı. Terlik köyden 2,5 kilometre uzaktaydı. Ben terliği arabaya koydum. Köye geldiğimde bir kargaşa vardı, bu kargaşada terliği söylemeyi unuttum" dedi.
HEDEF ŞAŞIRTMAK MI İSTEDİLER?
Narin'in ailesi bulunan terliklerin kızlarına ait olmadığını belirtti.
Aramaların 7. gününde, başka bir çocuk terliği bulundu. 28 Ağustos'ta Ertutmaz deresinde iş makineleriyle yapılan aramalarda ortaya çıkan terlik teki de Narin'e ait değildi.
Bu terlikler, Narin'in bulunmaması için kurulan bir tuzağın parçasıydı. Narin kaybolduğu gün kursa giderken kırmızı terlikler giymişti.
Çocuğun cansız bedenini derenin içine gizlediğini itiraf eden Nevzat Bahtiyar'a göre, terlikler Salim Güran'ın arabasında bulunuyordu.
Bahtiyar, ifadesinde "Narin battaniyeye sarılı sağ ön koltukta olan cesedini Salim Güran'la birlikte aracımın arka koltuğuna paspasların üzerine bıraktık. Narin'in terliklerini sağ ön koltuğun paspaslarının üzerinden alarak aracımın içine koydum" dedi.
Güncellenme Tarihi : 14.9.2024 10:00