Gündem
  • 18.8.2024 12:03

Suriye sınırımızda Yahudilerin ve putperestlerin yeraltı labirenti bulundu

Yeraltı metropolü: Geniş Türk mağara şehrinde antik sırlar ortaya çıkarıldı

Suriye sınırına yakın Midyat'ta ev mahzenlerinde yapılan kazıda arkeologlar, geniş bir mağara labirentiyle karşılaştı.

Türkiye'nin güneydoğusundaki bir bodrum katının ardında, ülkenin belki de en büyüğü olan, büyük bir yeraltı şehri bulunuyor. Bir tarihçi, bu şehrin İsa MAleyhisselam'dan dokuzuncu yüzyıla dayandığına inanıyor.

Arkeologlar, 2020 yılında Suriye sınırına yakın Midyat'ta ev mahzenlerinin kazılması sonucu geniş bir mağara labirentinin keşfedilmesinin ardından "neredeyse şans eseri" şehrin altındaki şehre rastladılar.

İşçiler, kayadan oyulmuş 120 metrelik (129 metre) tünelle birbirine bağlanan 50'den fazla yeraltı odasını temizledi.

Ancak bu, sitenin tahmini 900 bin metrekarelik alanının yalnızca küçük bir kısmı ve bu da onu Türkiye'nin Güney Anadolu bölgesinin en büyük yer altı şehri yapacak.

Kazıyı yöneten Midyat Koruma Müdürü Mervan Yavuz, "Belki de dünyada"bir ilk  dedi.

Yavuz, "İnsanlar iklimden, düşmanlardan, yırtıcı hayvanlardan ve hastalıklardan korunmak için bu mağaralara sığınıyor ve oraları adeta bir şehre dönüştürüyorlar" dedi.

Sanat tarihçisi, kentin antik kökenlerini MÖ 883-859 yılları arasında Yeni Asur İmparatorluğu'nu yöneten Kral II. Aşurnasirpal dönemine kadar götürüyor.

MÖ 7. yüzyılda en parlak dönemini yaşayan imparatorluk, doğuda Körfez'den batıda Mısır'a kadar uzanıyordu.

O dönemde Matiate olarak anılan şehrin orijinal girişi, insanların ikiye eğilip dairesel bir açıklıktan içeri sıkışmaları gerekiyordu.

Midyat Belediyesi'ne ilk kez yeraltındaki benzerinin varlığını haber veren giriş bu olmuştur.

Yavuz, mağaranın karanlığında yürürken "Varlığından şüpheleniyorduk" diye anlattı.

"1970'lerde zemin çöktü ve bir inşaat makinesi düştü. Ama o zamanlar daha fazlasını bulmaya çalışmadık, sadece güçlendirdik ve deliği kapattık."

Yeraltında bir saklanma yeri 

Mağara şehrinin bulunduğu bölge, bir zamanlar dünyanın en eski medeniyetlerinin beşiği olarak kabul edilen Mezopotamya olarak biliniyordu.

Bu topraklardan birçok büyük imparatorluk geçmiş veya fethetmiş, bu da Matiate çevresinde yaşayanların yeraltına sığınmalarına sebep olmuş olabilir.

Yakındaki Mardin Üniversitesi'nden tarihçi Ekrem Akman, "Arapların gelişinden önce bu topraklar Asurlular, Persler, Romalılar ve daha sonra Bizanslılar tarafından şiddetli bir şekilde tartışılıyordu" dedi.

Yavuz, "Hatay bölgesinde yaşayan ve Roma İmparatorluğu'nun zulmünden kaçan Hıristiyanlar, onların saldırılarından korunmak için dağlarda manastırlar inşa ettiler" dedi.

Yahudilerin ve Hristiyanların Matiate'yi, o dönem yasak olan dinlerini yeraltında yaşamak için bir saklanma yeri olarak kullanmış olabileceğinden şüpheleniyor.

Duvarları süsleyen anlaşılmaz stilize oymaları -bir at, sekiz köşeli bir yıldız, bir el, ağaçlar- ve bir odanın zeminindeki, kutlamalar veya kurbanlar için kullanılmış olabilecek taş levhayı işaret etti.

Kentin uzun süreli işgali nedeniyle, buradaki hangi yapının hangi döneme veya gruba ait olduğunu kesin olarak belirlemenin "zor" olduğunu söyledi.

Yavuz, "Ancak, putperestler, Yahudiler, Hıristiyanlar, Müslümanlar, tüm bu inananlar Matiate yeraltı şehrine katkıda bulundu" dedi.

Güncellenme Tarihi : 18.8.2024 12:12

İLGİLİ HABERLER