Türkiye'de Mart ayında yapılacak olan yerel seçimler öncesi seçim ekonomisi uygulaması olasılığı yurt dışında da kaygı yaratıyor. The Economist'in ''2004'de Dünya'' başlıklı özel yayınında Türkiye için adeta ``korku senaryosu`` çizildi. Yerel seçimler nedeniyle harcamaların fırlaması halinde enflasyonun üç haneli rakamlara tırmanabileceği, ülkenin yeniden durgunluğa girebileceği gibi çok olumsuz tahminlerde bulunuldu.
The Economist, ''2004'de Dünya'' başlıklı özel yayınının Türkiye ile ilgili bölümünde hem AB üyeliği ve Kıbrıs gibi dış politika konuları, hem de Türk ekonomisine ilişkin değerlendirmelere yer verdi. Seçim harcamalarının fırlaması olasılığı karşısında adeta bir ''korku senaryosu'' çizen The Economist şu öngörülerde bulundu:
''Ekonomiye gelince, yerel seçimler, zaten muazzam olan bütçe açığını daha da derinleştirecek, üç haneli enflasyonu yeniden başlatacak, kırılgan Türk Lirasına olan güveni yok edecek ve sonuç olarak, sancılı bir daralmaya yol açacak bir seçim öncesi harcama dalgası tetikleyebilir.''
Bunun sonucunda ortaya çıkacak olan olumsuz durumu tamir etmek isteyen dışardaki ''iyilik severler''in işini, ülkenin mevcut yüksek borç düzeylerinin çok zorlaştıracağı öne sürülen değerlendirmede 2004 enflasyonu konusunda Türk hükümetinin hedefini çok aşan bir tahmin yapılması dikkat çekti. The Economist'in ortalama enflasyona ilişkin olduğu sanılan tahminlerine göre, 2003 yılında yüzde 26.4 olarak hesaplanan enflasyon, 2004 yılında yüzde 39.4'e ulaşacak. Türkiye'nin 2004 yılına ilişkin yıllık ortalama enflasyon hedefi ise yüzde 13.7 düzeyinde bulunuyor.
Siyasi gelişmelere ilişkin tahminlere de yer verilen yazıda Türkiye'nin, 2004 yılı sonuna kadar, ``nihayet`` üyeliğinin değerlendirilmesine hakettiği konusunda AB'yi ikna edebileceği dile getiriliyor. Resmi üyelik görüşmelerini başlatma kararının Türkiye'yi Batı'ya sımsıkı bağlayacağı gibi Batı'nın İslam dünyası ile olan ilişkilerinin değiştirilmesine katkıda bulunacağı ifade edilen yazıda, ''Ancak Türkiye'nin dikkatle adım atması gerekecek. Kıbrıs sorunu en büyük engel oluşturacak. Anlaşma olmadan Yunanistan ve Kıbrıs'ın (Rum Kesimi) Türkiye'nin üyeliğine ilişkin bir müzakereyi veto etmeleri kesindir.''
Buna karşın Türk Hükümetinin, BM önerilerinin temelinde görüşmelere yeniden başlanması için KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı etkileme gücünü kullanması halinde 2004 yılında bir anlaşmanın sağlanabileceği savına yer verilen yazıda Türkiye'nin Kürtlere yönelik tutumunun potansiyel diğer bir engel oluşturabileceği öne sürüldü. The Economist, Türkiye'nin Kürtler konusundaki ''paranoyası''nın Irak veya Türkiye'de bir askeri müdahaleye yol açarak AB'nin Türkiye'nin AB üyeliğini gözden geçirmeye neden olabileceği iddiasına da yer verdi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:15
