"2 MİLYON KİŞİYLE ÖPÜŞTÜM"!..
Seçim döneminde 2 milyon kişiyle tokalaşıp öpüştüğünü söyleyen çiçeği burnunda vekil Osman Yağmurdereli, 'Yoruldum ama buna değdi' diyor.
AKP'den milletvekili seçilerek Meclis'e girmeye hak kazanan Osman Yağmurdereli ile milletvekili mazbatasını almaya gitmeden kısa bir süre önce ofisinde görüştük.
* AKP'nin başarısının ardından vekil seçildiniz. Kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Çok güzel mesajlar, çok güzel telefonlar alıyorum. Bu, beni çok mutlu ediyor. Benim en çok yadırgadığım ve heyacanlandığım farklı bir sıfat edinmem. 30 yıldır hep aktör, yapımcı, sanatçı olduk ama şimdi milletvekili olunca çok şaşırdım. Duygularımı anlatamam.
GÖREV ADAMIYIM
* Yeni bir kabine oluşacak. Sizin beklentiniz var mı? Ben o işlerden anlamam. Ben görev adamıyım. Eğer bana görev verilirse elimden geleni yaparım. Benim bildiğim ve üzerinde çalışma yapabileceğim alanlar belli. Bu özelliklerimi de herkes biliyor. Onun için benim 'Şu bakanlığa talibim' demem doğru değil; hakkım da değil. Doğaldır ki, Meclis'e giren herkes bakan olmak ister. Gönlünde yatar ama olamazsa da dünyanın sonu değil. Olamasak da bildiklerimizi ve tecrübelerimizi gerekli bakanlıklara arz ederiz.
* Siyaset içinde ve seçim çalışmaları sırasında sizi etkileyen ya da şaşırtan herhangi bir olay oldu mu? Şu çok ilginç geldi; AKP içinde büyük bir hiyerarşik düzen var. Çok iyi bir şey. 7 haftayı biz kendimiz yaşamadık yani. Her gün ne yapacağımız belli bir program şekilde elimize verildi. Her hafta sonu raporumuzu veriyoruz; ne yaptık, nerelere gittik, nasıl geçirdik diye. Bizim bölgenin 2 milyona yakın seçmeni vardı. En azından 1.9 milyon insan ile tokalaşıp, öpüşmüşümdür.
* Tayyip Erdoğan'ı nasıl buluyorsunuz? İnanılmaz bir lider ve karizmaya sahip biri. Bana göre seçimin gerçek galibi. Her gün 2 ilde miting yapacaksın, araya bir de canlı yayın sokacaksın... Normal canın dayanması mümkün değil. Dualarla ayakta kalıyor diye inanıyorum.
* Seçim sonuçları sizin için sürpriz oldu mu? Ben Trabzon'da otobüste söyledim. 'Nasıl görüyorsun?' dediler. Ben de '46-47 olabilir' dedim. Onun için bu sonuca hiç şaşırmadım. Ben CHP'nin 30 ilde milletvekili çıkaramayacağını söyleyince çok kızmışlardı ama galiba 30'dan fazla ilde vekil çıkaramadılar.
* Magazine çeki düzen vereceğiniz yolunda demeçleriniz oldu. Bu konuda tam olarak ne yapmayı amaçlıyorsunuz? Yani bu bir yetki meselesi. Ama ben bunu milletvekili olmadan önce de anlatıyordum. Türk gençliğine çok uçta yaşananları göstererek onları özendirmenin doğru olmadığına inanıyorum. İnsanlar Türkiye'yi İstanbul, Bodrum, Antalya zannediyorlar. Ben demiyorum ki "Magazin programları tamamen kalksın!" Öyle şey olmaz. Bir sanatçının vücudunun neresinde ne var halkı ilgilendirmiyor. Bunları 5 yıldır tüm kanal yöneticilerine söylüyorum.
* Yani yasaktan yana değilsiniz, öyle mi? Bırakın köyü kasabayı, Siirt'in Bitlis'in merkezinde yaşayan bir delikanlı, bir genç kız bu haberleri görünce ne hissediyordur? Barda genç kızlar masanın üzerine çıkıp oynuyorlar. Tamam oynasınlar ama her tarafları da gözükmesin. Ben bizim anne-babalarımız gibi büyükler istiyorum. 'Benim oğlum, kızım doktor, mühendis olsun' diyecek.
* Siz de zamanında şiddet içeren diziler yaptınız... Ben bir dizi yapmıştım 'Küçük Onur' adında. Her gün büronun önüne bir süre çocuk getiriyorlardı, 'Bu daha iyi şarkı söylüyor' diye. Hata yaptıysam ben de yaptım. Ayrıca hatadan dönmek önemli. Bunu yumuşatmak gerek. Ben demiyorum ki, 'Bunları yasaklayalım, sansürleyelim.' Yapımcı, senarist, kanal yöneticisi ve reklamcı bir otokontrol oluşturmalı.
ÇOCUKLARA YAZIK
* Daha önce kaynana programlarının dizi sektörüne zarar verdiğini söylemiştiniz. Semra Hanım gibi kahramanlar yaratmak zararlı mı? Neticesinde o kadıncağız bir evladını kaybetti. O tarz programlardan zarar gördü bu ülke. İdolleri yanlış anlıyorlar. Popstar yarışmaları yapılıyor. Birinci olanı daha sonra sokağa bırakıyorlar. Şimdi bu çocuklar nerede? Yazık değil mi bunlara? Tüm yasaklara, sansüre karşıyım. Benim olduğum dönemde hiçbir film, kitap sansürlensin istemem. Böyle bir şey olursa da ilk ben müdaafa ederim. Bu ülke çok zor bir yolda yürüdü. Bu emekleri çok kolay harcatmamalıyız. Tüm medyaya sesleniyorum; ülke gençliği elden gidecek, biraz dikkat.
* Daha önce MİT Müsteşarı "Televoleler adamı komünist yapar" demişti. Buradan yola çıkarsak, AKP'nin özellikle Anadolu'da yükselişinde magazin programlarının etkisi olabilir mi? Bunu bugüne kadar hiç düşünmedim ve irdelemedim. Milletvekili yeminini ettikten sonra İstanbul'da dizi, magazin yapımcısı arkadaşlarımla bir toplantı yapmak istiyorum. Rahatsız olduğum noktaları anlatacağım. Eğer onlar benim gibi düşünüyorlarsa sorun yok demektir. Benim zaten yaptırım gücüm yok. Sadece onların ağabeyi olarak konuşmak istiyorum.
* İleride Meclis ile ilgili dizi ya da sinema projesi düşünüyor musunuz? Siyasi bir dizi yapmak istiyorum. 'Emret Bakanım' gibi değil, ciddi bir proje olacak.
* Seçimden önce İbrahim Tatlıses ile bir tartışmanız oldu. Kırgınlık bitti mi? Ben zaten kırılmadım. Beni tebrik etmedi. Onun niye kırıldığını da bilmiyorum. O konuyu kapattım ben.
İsmail DEĞİRMENCİ - TAKVİM
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 17:06