AstraZeneca COVID-19 aşısının kan pıhtılaşmasına neden olduğunu itiraf etti
COVID-19 geçirenlerde daha mı fazla beyin kanaması ve pıhtı atması riski var?
British Medical Journal’da yayınlanan bir çalışmada, COVID-19’a yakalanan kişilerde gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinin, koronavirüse karşı aşı olan kişilerde gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinden çok daha yüksek olduğu bulundu. İngiliz araştırmacılar, Oxford-AstraZeneca aşısı veya Pfizer-BioNTech aşısından ilk dozlarını alan 29 milyondan fazla insanın verilerini analiz etti.
COVID-19 enfeksiyonunun ardından gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinin, Oxford-AstraZeneca veya Pfizer-BioNTech aşısını aldıktan sonra gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinden çok daha yüksek olduğunu bulundu. Dolayısıyla, kan pıhtılaşması aşıdan daha çok COVID-19 enfeksiyonunun kendisinin bir sorunudur ve hastaların yüzde 30’unun kritik duruma gelmesine neden olmaktadır. Öyle ki, New England Journal of Medicine’de 2020 yılında yapılan bir araştırma, COVID-19’dan ölen yedi kişinin akciğerlerini H1N1’den ölen yedi kişinin akciğerleriyle karşılaştırdığında, COVID-19’lu kişilerin akciğerlerinde 9 kat daha fazla pıhtı olduğunu buldu.
COVID-19 ile kan pıhtıları arasındaki ilişki, en çok iltihabi bağışıklık yanıtı ile açıklanır. Kan pıhtılaşma sistemi ve bağışıklık sistemi, enfeksiyonlar sırasında birlikte çalışarak bakteri ve virüslerin vücuda yayılmasını yavaşlatır; bu patojenlerin ölmesini ve doku onarımını destekler. Öte yandan, COVID-19 kadar şiddetli, yaygın ve uzun süreli bir enfeksiyon, kan pıhtılaşmasının aktifleşmesini tehlikeli bir hale getirir. Tüm vücutta kan yoğunlaşır ve bazı yerlerde pıhtılaşarak hayati riske yol açar.
Ek olarak, COVID-19’un pıhtılaşmaya yol açan bir otoimmün aktivitesine de neden olduğu bulunmuştur. Science Translational Medicine’de yayınlanan bir araştırmaya göre, ciddi durumdaki COVID-19 hastalarının yarısının kanında spesifik bir otoimmün antikor dolaşır ve bu antikorlar vücudun kendi hücrelerine saldırıp damarlarda pıhtılaşmayı tetikler. Bu pıhtıya neden olan otoimmün antikor çeşidi, aynı zamanda antifosfolipid sendromu (APS) olan hastalarda görülür.
APS’li hastalar, fosfolipidlere ve fosfolipid bağlayıcı proteinlere karşı otoimmün antikorlar üretir. COVID-19’un APS’li hastalara benzer özellikler göstermesi, araştırmacıların ilgisini çekti ve aynı spesifik antikorları ciddi COVID-19 hastalarında aramalarına yol açtı. Sonuçta da, her iki hastadan birinde bu antikora rastlanıldı. Araştırmacılar, aktif COVID-19 enfeksiyonu olan hastalardan alınan antikorları, sıçanlara koyduklarında, hayvanlarda oldukça kötü miktarda bir pıhtılaşma gerçekleştiğini gördü. Bu yüzden, bu antikorların bloke edilmesi veya tüm kanın taze bir plazmayla değiştirilmesi gibi yollarla, ağır COVID-19 hastalarının iyileştirilebileceği düşünülüyor.
COVID-19 geçirenler pıhtılaşmaya karşı neler yapmalı?
Bağışıklık sisteminizin aşırı aktivasyonu ile kanda pıhtılaşma arttığından, iltihap karşıtı besinler ve takviyeler tüketmek, kandaki pıhtılaşmanın azalmasını sağlayabilir. C ve D vitaminleri, bu açıdan önemlidir.
Ayrıca, COVID-19’dan hasta olduğunuzda veya evde kalma veya karantina emirlerine uyduğunuzda, muhtemelen fazla hareket etmezsiniz. Ne var ki, hareketsizlik, kan pıhtı riskini çok daha arttırır. Bu yüzden, ne olursa olsun hareket etmeye devam etmelisiniz.
Susuz kalmamaya da dikkat edin. Yeterince su içmek, kanınızı sulandırır.
Oturduğunuzda, bacaklarınızı yüksekte tutmaya çalışın. Kanın sorunsuz akmasını sağlayın. Ek olarak, kan akışını iyileştiren çoraplar giyebilirsiniz.
Alkol ve tütün kullanımından kaçının. Her ikisi de kan yoğunlaşmasını arttırır ve iltihabi süreci tetikler.
COVID-19 aşısının kan pıhtılaşması dahil yan etkilere neden olduğunu kabul etti
COVID-19'a karşı Covishield aşısını geliştiren ilaç şirketi AstraZeneca, mahkeme belgelerinde ilk kez aşısının ölümcül kan pıhtıları ve düşük trombosit sayısı da dahil olmak üzere nadir yan etkilere neden olabileceğini kabul etti.
İngiltere'de şirket aleyhine açılan ve yaklaşık 50 mağdur için 100 milyon sterline yakın tazminat talep edilen bir davada, Covishield'in ölümlere ve ağır yaralanmalara yol açtığı savunuldu.
Telegraph'ın haberine göre, şirket Şubat ayında mahkeme belgelerinde şunları söyledi: “[AstraZeneca] aşısının çok nadir durumlarda toksik şoka (TST) neden olabileceği kabul edilmektedir. Nedensel mekanizma bilinmemektedir.”
Trombositopeni Sendromlu Tromboz, kan pıhtısı oluşumu ve kan dolaşımında düşük trombosit sayısı ile kendini gösteren bir durumdur.
"Ayrıca, TTS [AstraZeneca] aşısının (veya herhangi bir aşının) yokluğunda da ortaya çıkabilir. Her bir vakada nedenselliğin belirlenmesi uzman kanıtına bağlı olacaktır" denildi.
Mağdurlardan biri, aşı nedeniyle kan pıhtısı oluştuğunu, bunun da kalıcı beyin hasarına yol açtığını ve çalışmaya devam etmesini engellediğini ifade etti.
Aşı, aralarında Hindistan ve Birleşik Krallık'ın da bulunduğu 150'den fazla ülkede COVID-19'a karşı önlem amacıyla uygulandı.
Covishield, İngiltere'deki Oxford Üniversitesi ile işbirliği içinde AstraZeneca tarafından geliştirildi ve Hindistan Serum Enstitüsü tarafından üretildi.
Dünya Sağlık Örgütü de daha önce Covishield'in bu tür yan etkileri olabileceğini söylemişti.
Ancak Dünya Sağlık Örgütü, aşılamanın COVID-19 enfeksiyonlarını önlemedeki faydasının "risklerden çok daha ağır bastığını" ifade etmiştir.
COVID-19 aşıları beyin kanaması ve kan pıhtılaşması riskini arttırıyor mu?
PROF.DR DERYA ULUDÜZ
COVID-19 geçirenlerde daha mı fazla beyin kanaması ve pıhtı atması riski var?
British Medical Journal’da yayınlanan bir çalışmada, COVID-19’a yakalanan kişilerde gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinin, koronavirüse karşı aşı olan kişilerde gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinden çok daha yüksek olduğu bulundu. İngiliz araştırmacılar, Oxford-AstraZeneca aşısı veya Pfizer-BioNTech aşısından ilk dozlarını alan 29 milyondan fazla insanın verilerini analiz etti.
COVID-19 enfeksiyonunun ardından gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinin, Oxford-AstraZeneca veya Pfizer-BioNTech aşısını aldıktan sonra gelişebilecek kan pıhtılaşması riskinden çok daha yüksek olduğunu bulundu. Dolayısıyla, kan pıhtılaşması aşıdan daha çok COVID-19 enfeksiyonunun kendisinin bir sorunudur ve hastaların yüzde 30’unun kritik duruma gelmesine neden olmaktadır. Öyle ki, New England Journal of Medicine’de 2020 yılında yapılan bir araştırma, COVID-19’dan ölen yedi kişinin akciğerlerini H1N1’den ölen yedi kişinin akciğerleriyle karşılaştırdığında, COVID-19’lu kişilerin akciğerlerinde 9 kat daha fazla pıhtı olduğunu buldu.
COVID-19 ile kan pıhtıları arasındaki ilişki, en çok iltihabi bağışıklık yanıtı ile açıklanır. Kan pıhtılaşma sistemi ve bağışıklık sistemi, enfeksiyonlar sırasında birlikte çalışarak bakteri ve virüslerin vücuda yayılmasını yavaşlatır; bu patojenlerin ölmesini ve doku onarımını destekler. Öte yandan, COVID-19 kadar şiddetli, yaygın ve uzun süreli bir enfeksiyon, kan pıhtılaşmasının aktifleşmesini tehlikeli bir hale getirir. Tüm vücutta kan yoğunlaşır ve bazı yerlerde pıhtılaşarak hayati riske yol açar.
Ek olarak, COVID-19’un pıhtılaşmaya yol açan bir otoimmün aktivitesine de neden olduğu bulunmuştur. Science Translational Medicine’de yayınlanan bir araştırmaya göre, ciddi durumdaki COVID-19 hastalarının yarısının kanında spesifik bir otoimmün antikor dolaşır ve bu antikorlar vücudun kendi hücrelerine saldırıp damarlarda pıhtılaşmayı tetikler. Bu pıhtıya neden olan otoimmün antikor çeşidi, aynı zamanda antifosfolipid sendromu (APS) olan hastalarda görülür.
APS’li hastalar, fosfolipidlere ve fosfolipid bağlayıcı proteinlere karşı otoimmün antikorlar üretir. COVID-19’un APS’li hastalara benzer özellikler göstermesi, araştırmacıların ilgisini çekti ve aynı spesifik antikorları ciddi COVID-19 hastalarında aramalarına yol açtı. Sonuçta da, her iki hastadan birinde bu antikora rastlanıldı. Araştırmacılar, aktif COVID-19 enfeksiyonu olan hastalardan alınan antikorları, sıçanlara koyduklarında, hayvanlarda oldukça kötü miktarda bir pıhtılaşma gerçekleştiğini gördü. Bu yüzden, bu antikorların bloke edilmesi veya tüm kanın taze bir plazmayla değiştirilmesi gibi yollarla, ağır COVID-19 hastalarının iyileştirilebileceği düşünülüyor.
COVID-19 geçirenler pıhtılaşmaya karşı neler yapmalı?
Bağışıklık sisteminizin aşırı aktivasyonu ile kanda pıhtılaşma arttığından, iltihap karşıtı besinler ve takviyeler tüketmek, kandaki pıhtılaşmanın azalmasını sağlayabilir. C ve D vitaminleri, bu açıdan önemlidir.
Ayrıca, COVID-19’dan hasta olduğunuzda veya evde kalma veya karantina emirlerine uyduğunuzda, muhtemelen fazla hareket etmezsiniz. Ne var ki, hareketsizlik, kan pıhtı riskini çok daha arttırır. Bu yüzden, ne olursa olsun hareket etmeye devam etmelisiniz.
Susuz kalmamaya da dikkat edin. Yeterince su içmek, kanınızı sulandırır.
Oturduğunuzda, bacaklarınızı yüksekte tutmaya çalışın. Kanın sorunsuz akmasını sağlayın. Ek olarak, kan akışını iyileştiren çoraplar giyebilirsiniz.
Alkol ve tütün kullanımından kaçının. Her ikisi de kan yoğunlaşmasını arttırır ve iltihabi süreci tetikler.