Gündem
  • 14.4.2010 12:05

ATALAY: ''AHMET TÜRK'ÜN ÜSLUBUNA HERKES UYSUN''

ANKARA - İçişleri Bakanı Beşir Atalay, kapatılan DTP'nin Genel Başkanı Ahmet Türk'e Samsun'da yapılan saldırı ile ilgili, ''O fikir içindeki arkadaşlarımızın da Ahmet Bey'in bu üslubuna uymaları lazım. Bazen zaten provokasyonların hedeflediği, provokasyona gelme tutumu ve üslubunu gösterenler de oluyor. Onlardan kaçınmak lazım''
Bir televizyon kanalının canlı yayınına katılan Atalay, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Türk'ün uğradığı saldırıyla ilişkili bir soru üzerine Atalay, Ahmet Türk'ün nezaketiyle ve siyasi olgunluğuyla bilinen bir politikacı olduğunu, olaydan sonra da çevresini gerginlik oluşturulmaması uyarısıyla sükunete davet ettiğini ve ''Provokatörlerin hedefi budur. Bunlara tevessül etmeyin'' dediğini kaydetti.
Birilerinin yürüyen huzuru ve demokratik süreci provoke etmek istediğini vurgulayan Atalay, Türk'ün üslubuna herkesin uyması gerektiğini söyledi.
Atalay, ''O fikir içindeki arkadaşlarımızın da Ahmet Bey'in bu üslubuna uymaları lazım. Bazen zaten provokasyonların hedeflediği, provokasyona gelme tutumu ve üslubunu gösterenler de oluyor. Onlardan kaçınmak lazım'' diye konuştu.
Görüntüler izlendiği zaman, ihmal olasılığının akla geldiğinin belirtilerek ve ''Sayın Sırrı Sakık'ın da oradaki kalabalığa yönelik kötü sözler söylediği ve ortamı biraz da bunun ateşlediği ifade ediliyor. Buna ilişkin duyumlar var mı?'' sorusunun yöneltilmesi üzerine Atalay, detaylarla ilgili Mülkiye müfettişlerinin çalıştığını, dün müfettişlerin Cumhuriyet Savcıları dahil bütün görüşmeleri yaptığını söyledi.
Müfettişlerden çabuk sonuç istediğini dile getiren Atalay, şunları kaydetti:
''Olayın oluşumuyla ilgili, normal olarak giriş, çıkışlarda problem yok. Esasen bir gün önce gidilmiş, otelde kalınmış, yürüyüş yapılmış hiçbir sorun yok. O gün de basın mensupları arasında bir anlamda saklanan bir kişi. Böyle durumlarda Adliye'den çıkarken basın bir şeyler sormak istiyor. Onlar da bir şeyler söylemek istemişler.
O sırada onların arasından çıkan birisi diye ifade ediliyor ama detayı tabii araştırma, soruşturma bittikten sonra alacağız.
Bunlara da müsaade etmeyeceğiz. Böyle şeye, bu tür gelişmelere katiyen müsamaha edilemez. Arkadaşlarımızı da şiddetle uyarıyoruz, uyardık, daha iyi tedbirler alınacak. Bu görüntülere Türkiye'de müsaade asla edilmeyecek, bunu da ifade ediyorum''

-''İLK RAPOR BUGÜN''-

Olayla ilgili ilk raporun ne zaman alınacağı konusundaki soru üzerine de Atalay, bugün ilk raporu akşama kadar almak istediğini belirterek, ondan sonra incelemenin biraz daha detaylı devam edebileceğini söyledi.
İçişleri Bakanlığı Müsteşarı'nın olaydan üç gün önce hem Samsun Valisi'ni hem Emniyet Müdürü'nü aradığı yönünde haberler bulunduğunun hatırlatılarak doğru olup olmadığının, davanın yerinin değiştirilmesinin söz konusu olup olmayacağının sorulması üzerine, Atalay, müsteşarın görüşmesinin doğru olduğunu kaydetti.
Atalay, ''Zaten arama olmasa bile bu hassas bir konu. Yani başka yerden bir dava buraya alınıyorsa bunda bir hassasiyet vardır zaten. Müsteşarımızın aradığı ve görüştüğü doğru. Ama davanın başka yere alınıp alınmayacağı ile ilgili konu tabii bakanlığımızın şeyi değil. Görüşler alınıyor ama o konuda esas kararı biliyorsunuz Yargıtay veriyor. Yani yargının bir kararı. Değişik kurumlardan da görüş alınıyor'' diye konuştu.
Kendisinin görüşünün sorulması üzerine Atalay, peşinen bir şey söylemek istemediğini ifade ederek, ''Bu tür şeyler orada da olsa, bundan sonra kesinlikle meydan verilmez. Ama belki bu olaydan sonra yargı kendisi de yeniden bir değerledirme yapmak isteyebilir'' dedi.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, Samsun Valisi'nin olayın tek kişilik bir eylem olduğu konusunda açıklama yaptığını belirterek Valiyi ve Atalay'ı eleştirdiğinin hatırlatılması üzerine, Atalay, Samsun Valisi'nin öyle bir açıklamasının olmadığını belirtti.
İçişleri Bakanı Atalay, şöyle devam etti:
''Olaydan sonra Sayın Demirtaş'la görüşmemde, olaydan çok kısa süre sonraydı, daha on dakika geçmemişti. Validen bilgi alırken, 'Orada bir grup mu saldırıda bulundu, bir kişi mi dedim?', 'Bir kişi' dedi. Yoksa bireysel bir şey falan diye valinin de bir ifadesi olmadı. O niyetle de bir şey söylemedi, ben de o niyetle bir şey söylemedim. O bir yanlış. Onları zaten ben de bilemem, vali de bilemez. Şu anda tabii artık yargının elinde, onlar bundan sonra araştırılacak, sürecek. Yani o konuda bizlerin erken bir şey söylememiz yanlış olur doğrusu.''

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 08:43

İLGİLİ HABERLER