Başsavcılıktan "Bilal Erdoğan" açıklaması
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı: "Bilal Erdoğan ile ilgili, 2012/656 soruşturma numaralı dosya kapsamında herhangi bir fiziki takip, iletişimin dinlenmesi, kayda alınmasına dair mahkeme kararı bulunmamaktadır. Dolayısıyla herhangi bir sonlandırma kararı da yoktur"
25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında ‘Şüpheli’ olarak ifade veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan hakkında herhangi bir dinleme, fiziki takip ve iletişimin dinlenilmesine ilişkin mahkeme kararı olmadığı bildirildi.
Terörle Mücadele Kanunu’nun 10. maddesiyle görevli İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında 5 Şubat’ta ifade veren Bilal Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak müvekkili hakkında dosya kapsamında herhangi bir dinleme, fiziki takip ve iletişimin dinlenilmesiyle ilgili mahkeme kararı olup olmadığı ve böyle bir karar var ise ne zaman sonlandırıldığına ilişkin talepte bulundu.
Bilal Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel’in savcılığa sunduğu talep yazısının açıklama bölümünde şu ifadeler yer aldı:
“Müvekkilim soruşturma kapsamında ifade vermiştir. Kamuoyunda müvekkilim ile ilgili birtakım tarafımızca yalan ve kurguya dayalı olduğu çok net bilinen isnatlarda bulunulmakta ve bu isnatların mahkeme kararı ile de tespit edildiği dillendirilmektedir. Bu isnatların dayanağı olarak da soruşturma dosyası delil olarak gösterilmektedir. Bu nedenle soruşturma dosyası ile ilgili olarak müvekkilim hakkında teknik ya da fiziki takip ile iletişimin tespiti, dinlenilmesi ve kayda alınması kararının bulunup bulunmadığının, eğer varsa bu kararın sonlandırma tarihinin ne olduğunun tarafımıza bildirilmesini talep ederiz.”
MAHKEME KARARI YOK
Talebi inceleyen Başsavcılık, 25 Aralık soruşturmasını yürüten Savcılar Fuzuli Aydoğdu, İrfan Fidan ve İsmail Uçar imzasıyla Avukat Ahmet Özel’e cevap yazısı verdi. Savcılığın yazısında, “Bilal Erdoğan ile ilgili 2012/656 soruşturma numaralı dosya kapsamında herhangi bir fiziki takip, iletişimin dinlenmesi, kayda alınmasına dair mahkeme kararı bulunmamaktadır. Dolayısıyla herhangi bir sonlandırma kararı da yoktur” denildi.
Böylece Bilal Erdoğan hakkında soruşturma kapsamında herhangi bir dinleme ve fiziki takip kararı olmadığı ortaya çıktı.
AVUKATI ‘DİNLENMİŞ’ DEMİŞTİ
Bilal Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel 14 Şubat'ta Hürriyet'e yaptığı açıklamada “Müvekkilimin sıradan olan telefon görüşmeleri kaydedilmiştir” demişti.
5 Şubat Çarşamba günü İstanbul Özel Yetkili Savcılığı’na ifade veren Başbakan Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel, müvekkiline yönelik ortada somut delil de somut suç isnadı da olmadığını savunarak, sıradan telefon görüşmeleri ve fotoğrafların keyfi değerlendirmeye tabii tutulduğunu öne sürmüştü. Hürriyet’e ulaşan Özel’in açıklaması şöyleydi:
İDDİALARI AYRINTILI OLARAK CEVAPLANDIRDI
“Müvekkilim Sayın Bilal Erdoğan 05 Şubat 2014 tarihinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın TMK 10. Maddesi İle Görevli ve Yetkili Bölümü’ne giderek ifadesini vermiştir. Cumhuriyet Savcıları tarafından Bilal Erdoğan’a dosya kapsamındaki iddialar sorulmuş ve müvekkilim de tüm iddiaları ayrıntılı olarak cevaplandırmıştır. Öncelikle belirtmek isteriz ki; soruşturmanın gizliliği ilkesine sadık kalarak medyada yer alan yalan yanlış tüm haberlere rağmen bugüne kadar hiçbir açıklama yapmamayı daha uygun gördük.
SIRADAN TELEFON GÖRÜŞMELERİ, FOTOĞRAFLAR
Müvekkilim Sayın Bilal Erdoğan’a yönelik suçlamaların tamamı soyut iddia ve yorumlardan ibarettir. Müvekkilimin sıradan olan telefon görüşmeleri kaydedilmiş, elde edilen tapeler tamamen keyfi şekilde değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır. Aynı şekilde Sayın Bilal Erdoğan’ın belli zamanlarda fotoğrafları çekilerek, bu fotoğraflar bir suç isnadı çerçevesinde son derece keyfi bir değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Ayrıca, müvekkilimin hiçbir şekilde haberinin olmadığı 3’üncü şahısların yaptıkları telefon konuşmaları da, aynı şekilde müvekkilim üzerinde bir suç şüphesi oluşturmak için kullanılmıştır.
YIPRATMA OPERASYONUNDA ALGI OLUŞTURULUYOR
Şurası son derece açıktır ki, Sayın Bilal Erdoğan, kamuoyu tarafından bilinen kimliği nedeniyle, siyasete yönelik bir yıpratma operasyonunda algı oluşturmak için mesnetsiz şekilde suçlamalara muhatap kalmıştır. Müvekkilimi karalamak ve şüphe altında bırakmak suretiyle kamuoyu algısı oluşturularak siyasi bir sonuç elde edilmek istenmiş, bu amaç doğrultusunda da hukukun en temel ilkeleri çiğnenmiştir. Ses kayıtları ve görüntüler, hukuka tamamen aykırı şekilde medyaya sızdırılmış, soruşturmanın gizliliği ihlal edilmiş, operasyonun başladığı andan itibaren müvekkilim üzerinden kara bir propaganda yürütülmüş ve daha ilk andan itibaren kimi Medyada müvekkilimin suçlu olduğu hükmü verilerek adeta infaz aşamasına geçilmiştir. Ortada somut hiçbir delil yokken, somut hiçbir suç isnadı yokken, illegal şekilde yayınlanan tapelerden yola çıkarak, Sayın Bilal Erdoğan’ın mahkum edilmeye, linç edilmeye çalışılması, hukuka, insani değerlere, en temel insan hak ve özgürlüklerine yapılmış açık bir saldırıdır. Müvekkilim Sayın Bilal Erdoğan’ın masumiyetinin en kısa zamanda ortaya çıkması için hukuk mücadelemizi de kararlılıkla sürdüreceğiz.”
İşte o belgeler:
