Gündem
  • 27.2.2011 16:28

"BİR BABA OLARAK YAPTIKLARINI HOŞGÖRÜYORUM"

ERHAN YILMAZ
İSTANBUL

Başbakan Erdoğan, İstanbul Haliç Kongre Merkezi düzenlenen I. Türkiye Çocuk Hakları Kongresi'ne katıldı. Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf ile çok sayıda çocuğun hazır bulunduğu kongrede konuşan Erdoğan, konuşmasının başında Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Erdoğan, "Sabah saatlerinde Türkiye Cumhuriyeti'nin 54. Başbakanı, SP Genel Başkanı Necmettin Erbakan hakkında rahmetine yürüdü. Türkiye'ye çok önemli hizmetler kazandırmış, Türk siyasetinde kendisine mümtaz bir yer edinmiş, ayrıca ömrünü öğrenmeye ve öğretmeye adamış bir siyasetçi ve ilim adamıydı. Şahsıyla, mücadelesiyle, davasıyla, ilkeleriyle olduğu kadar bir insan olarak, bir hoca ve lider olarak da genç nesillere güzel bir örnek teşkil etti. Mekanı cennet olsun. Allah ondan razı olsun. Öğrettikleriyle, aktardıklarıyla, mücadeleci kişiliğiyle her daim kedisini şükran ve minnetle anacağız. SP camiasının, Türkiye'nin ve aziz milletimizin başı sağ olsun" diye konuştu.

"Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanı sıfatından ziyade sizler gibi çocuk olmuş, sonrasında çocuk sahibi olmuş bir baba, torun sahibi olmuş bir dede sıfatımla hitap etmek istiyorum" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Öncelikle belirtmeliyim ki çocukluk masumiyettir, saflıktır, temizliktir, sevecenliktir. Çocuk, hayat ağacının bir meyvesidir. Yaşamın anlamıdır, neşesidir. Çocukların baktıkları yerden dünyaya bırakmak, çocuk nazarıyla gelişmeleri izlemek, bir eksiklik değil, bir zenginliktir. Hemen her çocuk istediklerini yapmak konusunda zaman zaman büyükleri tarafından engellenir ve sınırlandırılır. Birçok çocuğun yapma, etme, dokunma ve hayır ifadelerini çokça duyduklarını, zaman zaman da buna isyan ettiklerini biliyoruz. Şundan lütfen emin olun büyüklerin, çocukları engelleme ve sınırlandırma çabaları tamamen iyi niyetten, sizin en iyi şekilde yetişmeniz kaygısından kaynaklanıyor. Çocukların büyüklerini, ebeveynlerini her konuda anlamalarını elbette beklemiyoruz."

Başbakan Erdoğan, konuşması sırasında kendisini protesto eden öğrencilere de seslenerek, "Bu tür toplantıları provoke etme anlayışına sahip yetişme tarzlarını anlamak tabii ki mümkün değil. Anlamak, anlayışla karşılamak tek taraflı değil, çit taraflı olmalıdır. İlerde büyüdüğünüzde, sorumluluk yüklendiğinizde eminim ki sizler büyüklerinizi daha iyi anlayacaksınız" dedi.

"BEN BİR BABA OLARAK BU YAVRULARIMIZIN YAPTIKLARINI HOŞGÖRÜYLE KARŞILIYORUM"

Salona gecikmeli gelişinin nedeninin keyfi olmadığını vurgulayan Erdoğan, "Biliyorsunuz ki şu anda Ortadoğu'da, bölgemizde ciddi sıkıntılar var. Acaba bu bağırıp çağıran çocuklarımız, şu anda Libya'dan buraya gelmesini bekleyen çocukların durumunu biliyor mu? Şu anda babaları Libya'da çalışıp onları uçaklarına, gemilerine bindirmek suretiyle bir an önce gelip de ülkemizde yavrularıyla buluşmalarını sağlamak için gece geç saatlere kadar, acaba gemilerimiz hareket etti mi, uçaklarımız hareket etti mi, bunları adım adım takip etmenin ne demek olduğunu biliyorlar mı? Tabii bunlara artık alıştık. Maalesef toplumun içerisinde bu tür anlayışların sahibi var ve olacaktır. Bizler bu konularda samimiyiz. Ben bir baba olarak ben bu yavrularımızın yaptıklarını hoşgörüyle karşılıyorum. İnşallah onlar da doğruyu anlayacaklardır diyorum" şeklinde konuştu.

Erdoğan, büyükler olarak, anne baba ve siyasetçiler olarak yaptıkları her şeyi çocuklar için yaptıklarını ifade ederek, salonu dolduran çocuklara, "Sizler geleceksiniz, geleceğimizsiniz. Sizler bizim umudumuz, bu ülkenin aydınlık umudusunuz" diye seslendi. Yarın kürsüden başbakan sıfatıyla çocuklara seslenen kişinin bugünün çocuklarından biri olacağını vurgulayan Erdoğan, "Bu ülkenin siyasi, idari kadrolarında, üniversitelerinde, okullarında, hastanelerinde sizler görev alacaksınız. Yarın işçiler, memurlar, doktorlar, hemşireler, öğretmenler, mühendisler mimarlar olarak sizler bu ülkeye sizler yön vereceksiniz. Bizler size ne kadar iyi bir ülke bırakabilirsek kendimizi o kadar başarılı addederiz. Bizler size ne kadar güzel imkanlar sunabilirsek kendimizi o kadar bahtiyar kabul ederiz" dedi.

"Bir anne bebeğine, çocuğuna nasıl titrerse, yavrusu için nasıl bir meşakkate göğüs gererse, inanın biz de sizin için çalışıyor, sizin üzerinize titriyor, size çok daha iyi bir gelecek bırakmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz" diyen Erdoğan, salondaki çocuklara şöyle seslendi:
"Biz eğitimin bir çocuk için en temel ve en önemli hak olduğuna inanıyoruz. 8 yıl boyunca çocuklarımıza en yaygın, en kaliteli eğitim imkanlarını sunmanın gayreti içinde olduk. İstedik ki batıdaki çocuklar hangi imkanlara sahipse bizim çocuklarımızda aynı imkanlara sahip olsun. Gelişmiş ülkelerde çocuklar nasıl eğitim görüyorsa, bizim çocuklarımız da aynı kalitede eğitim görsün. Sadece bazı illerde, bazı bölgelerde değil Türkiye'nin her köşesindeki her çocuğumuz en iyi eğitim hizmetine kavuşsun."

Her yıl en büyük yatırımı eğitime yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, 8 yılda Türkiye'de 160 bin yeni derslik açtıkların fdnırlandırma çabaları tı, okullara yaklaşık 1 milyon bilgisayar gönderdiklerini vurguladı. Erdoğan, artık çocukların okullar açıldığında sıralarının üstünde tüm ders kitaplarını ücretsiz olarak bulduklarını ifade ederek, "Çocuklarımız okullarını bitirdiğinde dünya üniversiteleriyle boy ölçüşecek üniversitelerde eğitim görsünler istedik. 8 yılda 80 yeni üniversite kurarak tüm illerimize üniversite kazandırdık. Yoksul, imkanı olmayan öğrencilerimizi, onların ailelerini asla kendi kaderlerine bırakmadık" dedi.

Erdoğan, sadece eğitim noktasında değil, çocukların da en kaliteli sağlık hizmetini alabilmesi ve haklarını yasal ve anayasal güvenceye kavuşturmak için de önemli adımlar attıklarını söyledi. Anayasa değişikliği ile çocuklara pozitif ayrımcılığı getirdiklerini anlatan Erdoğan, "Artık sizin haklarınız anayasa teminat altındadır. Anayasanın 41. maddesi ailenin korunmasını düzenliyordu. Biz buna çocuk haklarını da ekledik. Bütün bunlarla birlikte inşa ettiğimiz yolları en çokta sizin için inşa ediyoruz" diye konuştu.

"Sadece gelmiş nesillerin değil, gelecek nesillerin de emanetini taşıdığımızı düşünüyorum" diyen Erdoğan, "Bu inançla hareket ediyoruz. Sizler çok büyük bir ülkenin çocuklarısınız. Sizler kökü mazide olan bir geçmişin ve bu geçmişin evlatları olarak güçlü bir ülkenin çocuklarısınız. Tarihiyle, kültürüyle, medeniyetiyle büyük bir ülkenin, büyük bir medeniyetin evlatlarısınız" şeklinde konuştu.

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 20:52

İLGİLİ HABERLER