KAYNAK : Haber Vitrini
İşadamı Cem Boyner’in başkanlığında 1994 yılında siyasi parti kimliğine bürünen Yeni Demokrasi Hareketi’nin (YDH) yeniden canlanma sinyalleri verilmeye başlandı. YDH ruhunun yeniden canlanma yolculuğu, Malatya’da YDH kurucularından Hasan Özhan’ın oğullarının sünnet düğününde başladı, CHP’de milletvekili listelerinin açıklanmasıyla alevlendi.
Boyner, Malatya’daki düğüne, Malatya YDH milletvekili adayı Cengiz Erdoğan ile birlikte kirve olarak davetliydi. Boyner çiftinin yanı sıra İstanbul’dan yola çıkan diğer davetliler Toplum Gönülleri Vakfı kurucusu İbrahim Betil’in dışında YDH’daki arkadaşlardı: Cengiz Çandar, Ayşe - İzzet Tukin. Düğünde YDH’nın Güneydoğu yaklaşımı ile tepkileri üzerine çeken kurucularından Ümit Fırat da vardı.
Boyner YDH’lı arkadaşları İle Anadolu’da bir düğünde bir arada olmanın heyecanını, yakasına taktığı parti rozeti ile sergiliyordu. Düğünün YDH’nın Anadolu’daki gezilerinden farkı belki de yalnızca Boyner’in bu kez darbuka çalmasıydı; yoksa halaylar aynı halaylar, türküler aynı türkülerdi. Türkiye’nin özgürlük alanı o günlere göre biraz daha genişlemiş, Kürtçe türküler serbestti ve o nedenle repartuvar da genişlemişti!..
Boyner havaya girdi
Boyner, YDH ruhunun yaşatılması havasına burada girdi. İleri tarihli buluşmalar için sözler verildi. Şimdi öğreniyorum ki, YDH yine yeniden canlanıyor.
Edindiğim bilgiler, YDH’nın parti olarak değil, siyasi bir hareket olarak kendine zemin yaratma yolunu aradığı yolunda. YDH’nın o gün için "tehlikeli" nitelendirilen söylemlerinin, bugün siyasi partilerin programlarına girmiş olması, Türkiye’nin yönünü demokratik bir toplumsal uzlaşma ortamına çevirmeye yetmiyor. Demokrasiyi seçimden seçime tartışılan bir kurum olmaktan çıkarıp, kültürel önermeye dönüştürmenin yolu aranıyor, özetle.
Betil’i aradım ilk. Betil, sivil toplum hareketlerinin gücüne inanan, siyasete de uzak duran tavır içinde. YDH’nın yeniden canlanması fikrine sert bir tepki veriyor:
"YDH hortlatılmadan önce iki kere düşünmek gerekir. Tarihin belli döneminde belirli hareket ve düşünceler verdikleri enerjiyi, daha sonra yakalayamazlar!"
Eski günler Derviş’le hatırlandı
YDH’nın yeniden gündeme gelmesinin ilk işaretleri, Kemal Derviş’in ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı olarak, Türkiye’ye gelmesi ile verilmişti. Derviş’in gelmesini takip eden günlerde siyasette beklentilerini artıran YDH çevresi, siyasette umduğu değişimi göremedi.
Derviş’in CHP’ye girmesiyle yeni bir çıkış arayan YDH çevresinin ilk hayal kırıklığı, CHP milletvekili aday listelerinin açıklanmasıyla yaşandı. Arkadaşları Tuğrul Erkin listeye giremedi, Memduh Hacıoğlu ise yetmedi!
CHP listelerinin ilan edilmediği günlerdi ve Malatya’daki düğüne gidiyorduk, o gün Boyner "El mahkum oyumuz CHP’ye" diyordu. Aradan çok değil bir hafta geçti, Eczacıbaşı’nın kokteylinde Boyner bu kez "Erken konuşmuşum" diye yakınıyordu.
Boyner’e göre; Derviş yalnızca CHP’ye gitmişti, CHP Lideri Deniz Baykal’ın siyaset üslubunu değiştirecek bir gücü de yoktu ve bu nedenle seçimlerde Derviş kanalı ile CHP’ye sunulan kredi uzun vadeli değil.
YDH’ya nasıl gelinmişti?
TÜSİAD Başkanlığı döneminde (1993 -1994), dönemin Başbakanı Turgut Özal ile girdiği polemikle anılan Cem Boyner, "Kanarya Sevenler Derneği değiliz" çıkışı ile sermayenin toplumsal rollerine parmak basıyordu. O dönemde arkasında aydın çevreleri bulan Boyner, sivilleşen bir iradenin sözcülüğünü yapıyordu.
Ta ki, askerlerle karşı karşıya gelene kadar. 1995 seçimlerinde aldığı siyasi yenilgiye yansıyan sistem içindeki çatışma, Boyner’i evine gönderdi...
Seçimlerde yüzde 1’in altında kalan YDH’yı, Boyner’den sonra partinin başına geçen Hüseyin Ergün’ün Barış Partisi’yle birleştirdi ve bu sayfa kapandı. Yeni açılan ise yeniden bir siyasesi hareket. Bakalım TÜSİAD çevresi bu kez pişmanlığını aşıp, destek verecek mi?
(SERPİL YILMAZ/ MİLLİYET)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:14