'BOYNUZLARIM GEYİĞİ GEÇTİ!.. AYI İLE YATTIĞIM GECELER OLDU!'
İşte Cemil İpekçi'nin o sözleri:
"Cinsel tercihimi açıklamama rağmen kadın hayranlarımı kaybetmedim. Bugün bir kadınla evlenmeye karar versem evet diyecek bir sürü kadın var.
En son beraber olduğum biri vardı beş ay. Kötü biri değildi, ama ayıplarımız aynı değildi. İlk defa hayatımda ben de bir şeyi bitirebildim.
'Boynuzlarım o kadar ağır ki!'
Görünmeyen boynuzlarım o kadar ağır ki! Artık ben bile taşıyamıyorum. Onun için dedim ki bir tane daha ilave edilmesine halim yok. Bu yaşımda artık dal budak sarmış ren geyiği gibi ortalarda dolaşmanın alemi yok.
Allah'tan görünmüyorlar , görünseler herhalde yolda yürüyemem.
Hep aldatıldım. Aldatılmak için de çok neden var. Ablam Şefkat'in bir lafı var. "Sen insanları Tanrı yapıyorsun. Onlar da Tanrı olduğuna inanıp sana kul muamelesi etmeye başlıyor. O zaman da sen çok sinirleniyorsun ve iş bitiyor." Çok doğru... Ben beraber olduğum zaman şunu sevmiyorum.
Cemil İpekçi'yim, şanlıyım, şöhretliyim, şerefliyim, imkanlarım var demiyorum. Ben bir insanım. Sevdiğimin ayağını da yıkayabilirim, sevdiğimin arkasını da kaşıyabilirim.
Ben de son yıllarda deli gibi esmiyorum. En bebek olduğum yıllarda. 20-25 yaşlarındayken. Yolda yürürken herkesin dehşetle seyrettiği zamanlardan kim kaldı yanımda?
O zaman da boynuzlandım, şimdi de...
Bana gelen insanların çoğu beraber olurken ızdırapla geliyor. Hep acılar çekmiş, kazıklanmış insanlar geliyor bana. Birden bire ben ne yapıyorsam sihirli değnek gibi bunlar birdiriliyor. Tedavi, tamirat limanı gibiyim.
'Genç sevgili bana göre değil'
Ben 15 - 20 yaşındayken beraber olduğum insan 35 - 40'tı. Çok tuhaf bir şey. En son hadiseli ayrıldığım insan şu an 42 yaşında. Dedim ki bu sefer biraz genç deneyeyim, bakayım ne olacak? Biriyle beraber oldum 25 yaşında. Ay mümkün değil. Sonra dedim ki biraz daha üstüne çıkayım. 30-32 idare eder dedim, olmuyor. Benimki 40 olmalı. Sağlıklı, kafası iyi, ama bazı şeylere doymuş. Bir de sefalı insan seviyorum.
Sekiz senelik ilişkim çok kötü bitti. Hatta o yüzden bir kalp rahatsızlığı geçirdim. Verdiğim emeğe üzüldüm. Yedi sene çok mutlu oldum onunla. Anlatılmaz bir mutluluk yaşamıştım o yedi sene. Aşk bitmişti ama çok hoş bir dostluk, sevgi başlamıştı. Akşam yatağa girdiğin zaman birbirine sarılmak, sabah uyanınca birbirini öpüp günaydın demek çok hoş.
'Ayı ile yattığım geceler oldu'
Geçen arkadaşıma dedim ki, acaba gazeteye ilan mı versem, kiralık birini tutmak için.
Gece saat 23.00'ten gündüz 11.00'e kadar uyumak için birini mi bulsam?
Sevgili rolü yapmasın. Sadece uyumak için. Çünkü çocukluğumdan beri bir huyum var yalnız uyuyamıyorum.
15 yaşına kadar her gece yatağımdan çıkıp dadımın koynuna girdim. 15'ten sonra sevgililer başladı. Onların olmadığı gecelerde kocaman oyuncak maymunum vardı çocukluğumdan kalma onunla uyurdum. Sonra boyuma yakın bir ayı almıştım. O ayıyı koyuyordum sırtıma biri varmış gibi. Ama yaşlandıkça hayatta en sevdiğim şey biriyle uyumak ve uyanmak. Uyanınca birbirine 'günaydın' demek, çayını, kahveni içmek dünyanın en güzel şeyi."
Gece sırtını dayayıp uyuyacağı birini bulmak için gazeteye ilan vermeyi bile düşünen Cemil İpekçi'ye yarın öbür gün Esra Erol'un ya da Zuhal Topal'ın sunduğu "İzdivaç" programlarından birinde görürsem, hiç şaşırmam.
(milliyet)