DARBENİN ODAĞINDAKİ İSİMDEN ŞOK AÇIKLAMALAR!..
Fatih Altaylı'nın konuğu 'Balyoz Darbe Planı' iddialarının odağı Emekli Orgeneral Çetin Doğan'dı. Doğan hakkındaki iddiaları cevapladı.
Doğan, en kötü ihtimale karşı bir jenerik senaryo hazırlandığını ancak 'plan' adı altında yayınlanan belgelerin 'senaryo grupları' tarafından imal edildiğini söyledi.
Emekli Orgeneral Çetin Doğan, Fatih Altaylı'nın yönetimindeki TEKE TEK'te Mehmet Tezkan, Fikri Akyüz, Mehmet Metiner ve Mehmet Faraç'ın sorularını canlı yayında yanıtlayarak darbe planı iddialarına karşılık verdi. Doğan, "Türkiye bir dış tehdit altındayken, içeride bölücü terör ve irtica söz konusuysa mevcut planımız var. Mevcut planımıza da EMASYA planı diyoruz. Böyle bir senaryo olmaz mı? En kötü olasılık olabilir. Silahlı kuvvetler en kötü plana karşı önlem olmak zorunda. Bu bir jenerik senaryo ama gelişmelerin paralelinde bir senaryo" dedi.
Yayınlanan planda bu metinden kelimeler olabileceğini kaydeden Doğan, senaryolarının çarpıtıldığını ve değiştirildiğini söyledi. Doğan, "Belki saygı sınırlarını aşıyorum ama bu alçakça bir saldırı. Hedefi ben değilim, amaç belli bir kurumu yıpratmak" diye konuştu.
"BİZİM SENARYOMUZDA İRTİCANIN YÜKSELMESİ VAR"
Emekli Orgeneral Doğan, "Bizim senaryomuzda Türkiye'de bir irtica olayı vardır, bir irticanın yükselmesi vardır. O zaman henüz Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı yoktu ortada, 'Biz değiştik' diyen bir iktidar vardı, bu değiştiğini söyleyen iktidara 'Hayır sen değişemezsin' deyip üstüne mi gidecektik. Bu ne kadar ayıptır, ileride başımıza böyle şeyler gelir, iktidar bildiğini okuyabilir, okulları medrese haline gelebilir, basını satın alabilir diye hazırlanan bir senaryoydu" şeklinde konuştu.
"PLAN İMAL EDİYORLAR"
Doğan, Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Mehmet Faraç'ın ordudan nasıl belge sızabildiğine yönelik sorusu üzerine, "Sızdırılmasının ötesinde plan imal edilme var, çukurlar kazarak lav silahı koyanlar var" dedi. Doğan, Mehmet Metiner'in "Bunu kimin yaptığını düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine ise "Kimin yaralandığını düşünüyorsanız o yapıyor"
| DARBELER.... |
| "12 Eylül'ün bir hata olduğunu kaydeden Çetin Doğan, 28 Şubat'ın bir 'darbe' olmadığını söyledi. Doğan, "Dersimizi aldık. Darbelerden en çok toplumumuz ve TSK çekti. O yüzden ben Silahlı Kuvvetlerin güç kullanımına karşı oldum. 28 Şubat sürecinde de bunu herkese anlattım. Biz 28 Şubat'ta düstur çekmedik. Hepsi yasal platformda konuşulmuş konulardı." |
cevabını verdi.
"ŞEREFİM ÜZERİNE YEMİN EDİYORUM"
Çetin Doğan, TSK'nın planlarında Fatih Camii'nin bombalanması da olduğu yönündeki iddialara "Ne münasebet, tabii yok. Türk Ordusu'na karşı böyle bir iftira ancak canilerin, hasta kafaların yapacağı şeydir. O zamanki Ak Parti, ismi gibi 'Ak', herkesin toplumda büyük beklentisi var" şeklinde yanıt verdi. Doğan, "Yemin edebilir misiniz?" şeklindeki soruya da "Şerefim ve namusum üzerine yemin ederim TSK'ya, halkına gönülden bağlı bir kişinin aklının ucundan dahi geçmez.."
"SES KAYITLARI BANA AİT"
Taraf Gazetesi tarafından programa gönderilen ses kayıtlarının yayınlanmasının ardından Doğan, kayıtların bir bölümü için "Evet bu bana ait, senaryo içinde de söylüyorum jenerik senaryoda da" şeklinde konuştu. Doğan bu sözlerin olası bir senaryo doğrultusunda söylendiğini belirtti.
İşte gerçek harp oyunu...
Çetin Doğan’a göre Balyoz planı, ‘gerçek hedef, gerçek mekanlar ve iç düşman’ üzerine kurulu senaryo, sıradan bir harp oyunu...Emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın 1. Ordu Komutanlığı yaptığı dönemde hazırladığı Balyoz Harekat Planı "Harp oyunu nasıl olur?" tartışması başlattı. Genelkurmay ve Doğan'ın 'harp oyunu' diye savunduğu plandaki kişi ve olayların isimlerinin gerçek olması kafaları karıştırdı. Çünkü, gerçek 'harp oyunu'nda kişi ve olay isimlerinin gerçek olmadığı kod isim kullanıldığı ve hayali olaylardan senaryolaştırıldığı kaydedildi. Balyoz Harekat Planı'nın yapıldığı aynı tarihlerde hazırlanan 2 farklı savaş oyunu, iddiaların aksine 'harp oyununun' nasıl olduğunu gözler önüne seriyor.
Balyoz’da her şey gerçek
Savaş oyunları bir hayali senaryoya dayandırılır ve hatta gerçek olduğu kanısına varılmaması için yer, bölge, ülke, kişi ve kurum gibi isimler, rumuz veya kod olarak belirlenir. Oysa Balyoz planında yer, kişi ve kurum isimleri gerçek olduğu gibi tehdit olarak ileri sürülen gelişmeler de söz konusu tarihlerde yaşanan gelişmelerdi. Örneğin planına göre Fatih ve Beyazıt camileri bombalanacak ve bunu TSK mensubu subaylar yapacaktı. Oysa bu iki cami gerçekten var ve bombalamakla görevli askerler ise halen TSK'da görevli isimler.
İki örnek oyun senaryosu
TSK ve NATO'nun aynı tarihlerde hazırladığı 2 seminer çalışmasında 'savaş oyunu'larının 'Balyoz'daki yöntemden çok farklı bir şekilde hazırlandığı gözler önene seriliyor. Piyade Kurmay Albay Fahri Erenel imzalı "Yıldız- 2003 Birleşik/Müşterek Harp Oyunu' çalışması ve NATO'da 2002 yılında yapılan iki 'savaş oyunu' gerçeklere ışık tutuyor.
SANAL DIŞ DÜŞMAN ÜZERiNE YILDIZ-2003 SENARYOSU
Albay Erenel imzalı "Yıldız-2003 Birleşik/Müşterek Harp Oyunu"na oynanacağı ortamın genel tarifiyle başlanıyor. Ortam tarifi şöyle yapılıyor:
** ORTAM: Etnik yapıya dayalı milliyetçilik akımının yaygınlaşması ve çıkar çatışmaları, bölge barışını tehdit etmekte, devletlerin iç istikrarını muhafaza etmekte güçlüklerle karşılaşmalarına neden olmaktadır. Birleşmiş Milletler Teşkilatı, dünya barışını tehdit eden gelişmeler karşısında endişelerini dile getirmekte ve uyuşmazlıkların barışçı yollarla çözümüne yönelik çabalarını sürdürmektedir.
** ÜLKELER: İkinci Dünya Savaşı sonrası yapılan anlaşmalarla BATUR, halen BELEN dahilinde kalan DUMAN, KUMSAL bölgeleri ile KALYON Adasını BELEN'E terk etmek zorunda kalmıştır. Savaş sonrasında BELEN tarafından hazırlanan anayasada, DUMAN, KUMSAL bölgeleri ile KALYON Adasına yüzde 60 çoğunlukla yaşayan BATUR etnik kökenli halka bazı ayrıcalıklar tanınmıştır.
Batur ve Belen adaları
Ayrıca KALYON Adası'nın kuzeydoğusunda bulunan KALYON adacıklarının egemenliği, BATUR ve BELEN adasında tartışmalı olarak kalmıştır. BELEN; DUMAN bölgesindeki ve KALYON adasındaki vatandaşlarının BATUR tarafından gizlice teşkilatlandırıldığını ve silahlandırıldığını iddia etmektedir. KUMSAL Bölgesi'nde yaşayan halk, anayasa ile kendilerine tanınan hakların engellendiğini ileri sürerek 1990'lı yıllardan itibaren "KUMSAL Bölgesi Bağımsızlık Hareketi Örgütüî önderliğinde BELEN'E karşı bağımsızlık hareketi başlatmıştır. BELEN; KUMSAL bölgesindeki bağımsızlık hareketini bastırmak maksadıyla askeri güç kullanmış ve 8 yıl süren operasyonlar sonucu 9000 sivil hayatını kaybetmiştir. BM, KUMSAL bölgesindeki çatışmaların önlenmesi maksadıyla çeşitli diplomatik girişimlerde bulunmuştur. DUMAN bölgesi ve KALYON Adası'nda ise, son beş yıldır sürdürülen bağımsızlık hareketi BELEN'ın iç istikranı tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. BELEN; bölgedeki olaylardan BATUR'u sorumlu tutmaktadır. BELEN; egemenliği BATUR ile arasında tartışmalı olan KALYON adacıklarına 12 Mart 2003’te takım seviyesinde kuvvet çıkartmıştır.
Onay alınacak...
Harekat için Güney Komutanlığını görevlendiren Avrupa Müttefik Yüksek Komutanlığı, kuvvet aktivasyon teklifi ile birlikte angajman kuralları teklifini de yapacak ve Kuzey Atlantik Konseyi'nin onayını alacaktır. BATUR, BİO ülkesi olup, NATO'ya aday konumdadır. BOZKIR; BELEN'i destekleyen bir ülkedir. ATEŞ ve BİLGE son gelişmeler üzerine tarafsızlıklarını beyan etmişlerdir.