Erdoğan, 'Bu ihanetin hesabını soracağız'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 30 Mart seçim çalışmaları için Balıkesir'de düzenledigi mitingte yine cemaate yüklendi, "Ey Pennsylvania sana sesleniyorum. Eğer yüreğin varsa gel vatanına. Siyaset yapacaksan çık er meydanına. Ben öyle bilmiyordum, aldanmışım. Ulusal güvenliğimiz tehdit eden hareketler yapıyorsun. Biz bu ihanetin hesabını soracağız" dedi.
Balıkesir Havalimanı'na inen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilk olarak valiliği ziyaret etti. Ardından da Kuvayi milliye Meydanı'nda kendisini bekleyen vatandaşlara konuştu. 'Milletin aslanı' anonsuyla ve yanında eşi Emine Erdoğan ile birlikte kürsüye çıkan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Dik duruyoruz sizlerle beraber daha güçlü yürüyoruz" dedi. 30 Mart'ın Balıkser ve Türkiye için yeni bir milat olacağını anlatan Başbakan Erdoğan, "Allah razı olsun. Bize sahip çıktığınız için. Bu Türkiye'de yol arkadaşlığı yaptığınız için hepinizden Allah razı olsun. Allah birliğini kardeşliğini daim eylesin kardeşlerim. 30 Mart inşalah Türkiye için aziz milletim için Balıkesir'i hayırlara vasiye olsun. Gazze için Mısır için dünyanının tüm mazlum halkları için gür bir mesaj olsun. Kuvayı milliye ateşini yakan Balıkesir 30 Marta inşallah istiklal mücadelesinin meşalesini dünyaya duyuracak. Dünyaya kahramanlığını haykıracak. Şunları unutmayın sevgili kardeşlerim, 30 Mart'ta sadece büyükşehir belediye seçimleri yapmayacağız. Meclis üyelerini, muhtarları seçmeyeceğiz. Türkiye'ye gözü dönmüş düşmanlara sandıkta çok güçlü bir ders vereceksiniz. 30 Mart'ta Türkeye'nin hedeflerine kazanımlarına saldıranları sizler sandıkta püskürteceksiniz" dedi.
Seçime 30 gün kaldığını, partililerin kapı kapı dolaşmasını isteyen Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
O HOCALARDAN KURTULDUĞUMUZ İÇİN MEMNUNUZ DEYİN
"Birileri kapınızı çalabilir. Gelip size şunu diyebilirler AK Partinin dışında kime oy verirseniz verin, ama AK Partiye oy vermeyin. Onlara şunu söyleyin kusura bakmayın biz bu ülkede eğitime reformları gördük. Sağlıkta reformları gördük. Ulaşımda gördük. Tarımda reformları gördük. Barajları gördük. Adaletti, emniyetti atılan adımları gördük. Sadece Balıkesir'e yapılan 10 katrilyon liralık yatırımları gördük. Onlarda hiç arlanma yok mu? Partinizi kurun da öyle karşımıza gelin, onlara bunu söyleyin. Kardeşlerim onlara şunu söyleyin bu ülkede biz başı örtülü diye okula gidemiyorduk. Öyle mi? Başı açık başı örtülü bizi birbirimize düşürmek istediler. Ama siz başı örtülü olarak okula gidebiliyoruz. Üniversitelere gidebiliyoruz. Devlet dairesinde çalışabiliyoruz. Siz ne istiyorsuzunuz ya? Sizin hocanız 28 Şubat'ta başörtüsü için furuattır dedi. Kusura bakmayın biz o hocalardan kurtulduğumuz için memnunuz deyin. Çünkü biz ya göründüğümüz gibi olacağız. Ya da olduğumuz gibi görüneceğiz. Bizim inancımızda iki yüzlülük yok. Omurgalıyız, menfaat şebekelerine prim vermeyiz, vermeyeceğiz. Bu yolda emin adımlarla yürüyeceğiz. Çünkü bizim içimizde Türkiye sevdası var. Millet bayrak, vatan sevdamız var. Tek devlet, bizim bir millet sevdamız var. Hamdolsun birçok şey aşıldı. Bütün zulümlere sabrettiniz. Sabreden zafere ulaşırmış. O zafer geldi. Siz Esmalar gibi bu yolda yürüdünüz. İnşallah Esma'nın şahsına 18 yaşındaki yavrumuzun şehadetindeki dik duruşu neyse inşallah 30 Mart'ta sandıklardan siz de öyle çıkacaksınız, Hiç endişeniz olmasın."
BALIKESİR YATIRIM İSTER
Balıkesir'de Balıkesir Spor'un şampiyonluğa yürürken belediyenin küme düştüğünü öne süren Başbakan Erdoğan, belediyeciliğin kendi işi olduğunu bir kez daha tekrarladı, "Sevgili kardeşlerim İstanbul'u ben 2.5 milyar dolar borçla aldım. Hem yatırım yaptım, hem de 1 milyar 200 milyon borçla devrettim. Kardeşlerim işte şimdi Balıkesir bizimle daha farklı büyüyecek. MHP'li belediye hiçbirşey yapmadı. Balıkesir yatırım ister yatırım. Altyapı da üst yapıda yatırım ister. Balıkesir merkez toplu konutların varlığıyla büyüdü. Kardeşlerimiz 10 katrilyon liralık yatırım yaptık. Tarihinde böyle yatırım yok. Bunu biz yaptık" dedi.
O ZAT MİLLETİ SIRTINDAN HANÇERLİYORDU
17 yıl önce 28 Şubat'ta seçimle iş başına gelen bir hükümete post modern darbe girişiminde bulunulduğunu, hükümetin, komplolarla, baskılarla tehditlerle görevinden uzaklaştırıldığını belirten Başbakan Erdoğan, "Bununla da kalmadılar, üniversitedeki başörtülü kızlarımıza ağır işkenceler yaptılar. İmam hatiplerin orta kısımlarını kapattılar. Meslek liselerinin orta kısımlarını kapattılar. İnançlarımıza değerlerimize her türlü kutsalımıza dil uzattılar. Hatta bir tanesi çıktı bin yıl sürecek dedi, 10 yıl bile sürmedi. Benim baş örgütü kızım da başı açık kızım da artık el ele bu sınıflarda okuyor. Bu ayrılık niye ya. Şu anda Pennsylvania'da kendi ülkesine, kendi milletine tuzaklar kuran zat o günlerde yine milletini sırtından hançerliyordu. Ne diyordu biliyormusunuz. Başörtüsü takmayabilirsiniz diyordu. Ya sen ne karışıyorsun ya. İnancından dolayı bir insanın başörtüsüne karışıyordu. Çünkü onda evlat yok. Bizim evlatlarımızdan hiçbirisi baskı görmedi. Annesinden gördü. Ablasından gördü, öyle taktı. Zaten eğitim öğretim anne karnında başlar, ailede devam eder, okulda pekişir. Geçmişte 28 Şubat'ı destekleyenler bugün de darbecilere telekulak desteği veriyorlar. Bu millet ihaneti unutmaz, hançeri unutmaz. Hesabını sorar. Nitekim aziz milletimiz bunun hesabını 2002 yılında sordu. Türkiye'nin istiklalini karartan urları tek tek ortadan kaldırdık. Başörtüsü yasağını ortadan kaldırdık. 4+4+4 sistemini getirdik. İmam hatiplere, meslek liselerine yapılan zulmü ortadan kaldırdık. İşte adalet bu. Başörtülülere. istediği üniversiteye girme şansı verdik. Normalleşme sürecine girdik. Dursunbeyli Sarı Hoca vagonlarda gizli gizli Kuran öğretiyordu biliyormusunuz. İşte bu anda biz okullara da serbest olarak yaptırıyoruz. Seçmeli olarak Kuranı Kerim derslerini koyduk. Ne oldu Türkiye bölündü mü? Uydu uzaya gönderdik ne oldu başörtüsü ucuna takıldı mı? Yav siz Türksat yaptınız da engelleyen mi oldu? Helikopter yaptınız da engelleyen mi oldu? Biz başı kapalının da başı açık bacılarımızın da okumasını istiyoruz. Biz geldik okuma yazma oranı, yüzde 80'e çıktı. Yüzde 100'e çıktı" dedi.
OĞLUMU DİNLEMİŞLER
17 Aralık sürecinin ardından dinleme kayıtlarının yayınlanmasına de değinen Erdoğan, "Oğlumun avukatı müracaat etti ve üç savcının imzasıyla açıklama yapıldı. Oğlum da izinsiz dinlenmiş. İşte iftira at izi kalsın. Bunu yapmaya hakkın var mı? Nasıl yaparsınız bunu? Sipariş üzerine de bunlar aynı şeyleri yaptılar. Türkiye'nin en mahrem konuşmalarını dinlemişler. Beni de dinlemişler. Bizim güvenli hatlarımız var, uluslararası görüşmelerimiz var, bunları dinlemişler. Ey Pennsylvania sana sesleniyorum. Eğer yüreğin varsa çık vatanına gel vatanına. Siyaset yapacaksan çık er meydanına. Ben öyle bilmiyordum, aldanmışım. Bana kitaplar gönderiyordu, bana methiyeler düzüyordu. Tespihler gönderiyordu. Şimdi her şeyi anladık. Ama bundan sonra böyle olmayacak. Adalet yerini bulacak. Türkiye'den kaçtın gittin, şimdi oradan ülkemin huzurunu kaçırıyorsun. Ulusal güvenliğimiz tehdit eden hareketler yapıyorsun. Biz bu ihanetin hesabını soracağız. Bu yapı çok büyük bir ihanetin içinde. Bu yapı kendi ülkesinin en stratejik bilgilerini ele geçirip servis edecek kadar alçaklık içinde. Bunlar ne için böyle patladılar biliyor musunuz? Dershaneler. Buradan 1 milyar dolar geliri vardı buradan. Bakın Meclis'te dershanelerle ilgili konular görüşülüyor kim bizimle mücadele ediyor CHP" dedi.
PARALELİN DERSANELERİNE GİTMEYİN
Başbakan Erdoğan, "Bir belge göstereceğim dudaklarınız uçuklayacak" dedikten sonra bir gazete küpürü göserdi. Erdoğan, "Yayınlandığı tarih 3 Temmuz 1960 tarihli gazetenin haberi. 27 Mayısta darbe yapmışlar. Menderes'i hapse atmışlar. Bakın ne diyorlar. Çok enterasan. Menderes'in evinde kasada yolsuzluk evrakları bulunmuş. Merhum başbakan için çok alçakla bir ihtira. Edepsizce hayasızca bir yazı. Darbe yapmışsın içeriye atmışsın. İtibarı sıfırlamak istiyorlar. Tıpkı bugünkü gibi. CHP'nin başındaki zat. Bir süredir grup toplantılarında bu yayınları yapıyor. Anayasa suçu işliyor. 27 Mayıs'ı 28 Şubata destekleyenler. Şimdi de 17 Aralık darbesinde kol kola. Onlara figüranlık yapıyor bu genel müdür. Bu paralel yapı, 3 bin kişiyi sözde terör örgütleri gibi göstererek dinledi. Artık bunlara izin vermeyeceğiz. Adaletin tecelli etmesi için ne gerikiyorsa yapacağız. Bu paralel yapının dershanelerine gitmeyin. Bu dershane yasasının ardından başladı. Çünkü yılda 1 milyar 200 milyon TL'lik kazanç sağlıyorlardı. Bunların dershanelerine gitmesin çocuklarınız. Okullarından dersanelerinden çocuklarınızı çekin" dedi.
Başbakan Erdoğan kendi dört çocuğunun da devletin imam hatip lisesinde okuduğunu hatırlattı.
CHP ve MHP'yi eleştiren Başbakan Erdoğan eylemlere katılanlara bunların "Bizim gençler" dediğini belirtti. Erdoğan "Pazartesi günü Ankara'da bir bulvar açtık. Kimlere rağmen o solculara rağmen. O ateistlere rağmen. Bunlar terörist. Ama CHP bunlara bizim gençler diyor. Bizim sevgili gençlerimizin elinde molotof kokteyli olmaz. Bilgisayarı, kalemi olur. Bulvarın adı ne 1071 Malazgirt. Bunlardan bir tanesi üzerine Bizans kıyafeti giymiş Alpaslan Bizans'a karşı savaşıyor ya kendini Bizans'ın yerine koyuyor. Yazıklar olsun" dedi.
BAŞBAKAN HASTANE AÇTI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kuva-yi Milliye mitinginin ardından 85 milyon liraya malolan, 200 yataklı Balıkesir Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nin açılışına katıldı.
Balıkesir Üniversitesi Yerleşkesi'nde Rektör Prof.Dr. Mahir Alkan tarafından karşılanan Erdoğan'a eşi Emine Erdoğan da eşlik etti. Açılış öncesi kısa bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, "Balıkesir Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Balıkesirimize, tüm Balıkesirliler'e, özellikle öğrencilerimize hayırlı olsun diyorum. Bu hastane inanıyorum ki şu anda çok ciddi sıkıntısını çektiğimiz akademisyenler noktasında da önem taşıyor. Tıpta hakikaten ciddi sıkıntılarımız var. Dün Uşak'ta da 'bizde burada hemen bir hastane yapalım, tıp fakültesini açalım, hazırız' dediler. Ancak önce akademisyen, sonra fiziki imkanlar olmalı dedim. Fiziki imkanlar olmadıktan sonra buraları yapmanın da pek anlamı yok. Gerçekten çok doktora, çok hocaya ihtiyacımız var. Tabii bunun kaynağı da eğitim ve araştırma hastaneleridir. Tüm hocalarımızı kutluyorum, kendilerine başarılar diliyorum" dedi.
"Ya Allah bismillah" diyerek kurdelayı kesen Başbakan Erdoğan daha sonra hastaneyi gezerek, vatandaşlara "Geçmiş olsun" dileklerini iletti. 200 yataklı hastanede 108 hasta odası, 5 adet kuvöz, 5 salonda 34 yoğun bakım yatağı, 10 ameliyathane, 2 anjiyo salonu, kornea bankası bulunuyor. Hastanede 118 akademisyen, 100'ü sağlık personeli olmak üzere 124 personel ve 82 yardımcı hizmet destek personeli hizmet veriyor.
"HAK YERİNİ BULDU"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kuvayi milliye Meydanıöndaki mitingin ardından açılışını yaptığı üniversite hastanesinden ayrıldığı sırada Reza Zarrap ve eski bakanların çocuklarının tahliye edilmesiyle ilgili soruları yanıtladı. Babakan Erdoğan, "Değerli arkadaşlar, şimdi doğrusu benim beklentim bu istikametteydi. Çünkü bu son gelişmeleri gördükten sonra yargı süreci içerisinde özellikle on binlerce dinleme olayları bütün bunlar yargıdaki gelişmelerini ne istikamette nasıl ve bu parelel yargı ki, bunu bir kısım paralel yargı çok haksız mesneti olmayan adımlar attı. Ben er geç hak yerine bulacaktır diye bir tenennim vardı. Hak yerini buldu. Temenni ederim ki buna benzer çok mağdur insanlar vardı. o mağdur olan insanlarda hakkın tecellisiyle inşallah bu hapishanelerden biran önce çıkma fırsatını bulsunlar, Bu bir yargı sürecidir. Buraya yürütme olarak başbakan olarak bizim müdahale ikmanımız söz konusu değil. Bugün mevcut gelişme bir çok şeylerin önünün açıldığını veya açılacağını gösteriyor. Temennim o ki bu iş süratle gelişsin ve bu mağdurların durumu bir çözüme kavuşsunö dedi. Açıklamanın ardından hastaneden ayrılarak havalimanına gitti.