Erdoğan :Suriye'de güvenli bölge oluşunca gönüllüler dönecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Enflasyonda düşüş sürecek, en zor günler geride kaldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜYAP Fuar Merkezi'nde gerçekleşen Dünya Müslüman İş Alemi MÜSİAD Fuarı ve Uluslararası İş Forumu Kongresi'nde açıklamalarda bulundu. Ekonomideki gelişmelere vurgu yapan Erdoğan, "Enflasyonda başlayan düşüş trendi hızlanarak devam edecek. Fahiş fiyatla mücadelemiz sürecek." dedi. Göç ve göçmen konusunun Türkiye için hassas bir mesele olduğunun altını çizen Erdoğan, "Suriye'de güvenli ortam gerçekleşince gönüllü dönenlerin sayısı artacaktır." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, bu gurur verici tablonun Türk ekonomisinin kapasitesi yanında, çeşitliliğini de gösteren kayda değer bir referans olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
"24 sektörden 300'ü aşkın katılımcı firmayı buluşturan B2B görüşmelerinde hedef 1 milyar dolarlık ticari işbirliği hacmine ulaşmaktır. Çarşamba gününden bu yana yapılan temaslarla inşallah bu rakamın da üzerine çıkıldığına inanıyorum. Artık bir MÜSİAD klasiği haline dönüşen bu başarılı organizasyon dolayısıyla derneğimizin yöneticilerini tek tek kutluyor, etkinliğin bugünlere gelmesine katkı veren herkesi şükranla yad ediyorum. Gerek katılımcılar, gerek fuarda sergilenen ürünler, gerekse etkinlikler noktasında göz doldurucu bir içeriğe sahip MÜSİAD EXPO'nun yoluna güçlenerek devam edeceğini ümit ediyorum."
Uluslararası İş Forumu'nun "insani ve iktisadi boyutuyla göç" teması altında tertiplenmesinin de ayrıca takdire şayan olduğunu dile getiren Erdoğan, "Forumda yapılan tartışmaların da hayırlara vesile olmasını diliyorum. Burada şu hususun altını öncelikle çizmek isterim. Göç konusu sadece bizim gibi geçiş güzergahındaki ülkeler için değil, gelişmiş-gelişmekte olan fark etmeksizin tüm dünya için günümüzün en hassas meselelerinden biridir. Türkiye açısından göç, dünyanın birçok ülkesine kıyasla çok daha eski bir kavramdır. Biz gerek coğrafi konumumuz, gerekse beşeri ve kültürel bağlarımız sebebiyle tarih boyunca göç hareketlerine muhatap olmuş bir ülkeyiz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Osmanlı Devleti'nin toprak kayıplarının 19. yüzyıldan itibaren hızlanması nedeniyle Kırım, Kafkaslar ve Balkanlar'dan yoğun göçler alındığını hatırlattı.
"MUSEVİ VE HRİSTİYANLARA DA KAPIMIZI AÇTIK"
Son iki asırda başı dara düşen, sürgüne uğrayan soydaşları muhabbetle bağırlarına bastıklarını söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Müslümanlarla birlikte gün oldu, Musevi ve Hristiyanlara da kapımızı açtık. 1. Körfez Savaşı'nda, Kuzey Irak'ta zulüm gören Kürt kardeşlerimiz gibi 2011 yılından itibaren Suriye'deki iç savaştan kaçan komşularımıza da sahip çıkan biz olduk. Meselenin bir diğer boyutu ise şudur; 1960'lardan başlayarak yüz binlerce insanımız İstanbul'un Sirkeci tren istasyonundan davul-zurnayla uğurlanarak gurbet trenlerine bindi, 'acı vatan' dedikleri Almanya'ya daha sonra da Belçika, İsviçre ve diğer Avrupa ülkelerine iş için, ekmek için, rızıklarını kazanmak için gitti. Bugün çoğu Suriye'den 3,5 milyon civarında yerlerinden edilmiş insana ev sahipliği yapıyoruz. Yine bugün kahir ekseriyeti Almanya'da olmak üzere Avrupa'nın farklı ülkelerinde 6 milyonu aşkın kardeşimiz hayatlarına devam ediyor, yaşadıkları ülkelerin ekonomisine önemli katkılar sunuyor."
"ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ TRENDİ HIZLANARAK DEVAM EDECEK"
Bütçe açığını yüzde 4,9'a indirmeyi hedefliyoruz. Enflasyonda başlayan düşüş trendi hızlanarak devam edecek. Fahiş fiyatla mücadelemiz sürecek. Daha fazla para kazanmak için milletin lokmamsına uzanan elleri kırmakta en küçük bir tereddüt göstermeyeceğiz. 22 yıllık iktidarımızda bu konuda taviz vermedik, vermeyeceğiz. Pembe tablolar çizmek niyetinde değilim ama en zor günler geride kaldı. Türk ekonomisi fırtınalı sulardan serin sulara doğru yol almakta. Allah'ın izni ile bundan sonra rüzgara karşı değil rüzgarı arkamıza alarak yürüyeceğiz. Bölgemizdeki çatışmalar, krizler çözüme kavuştukça ekonomimizdeki iyileşme daha devam edecek.
"HUDUTLARIMIZI NAMUSUMUZ BİLİP KORUYACAĞIZ"
Göç ve göçmenlik olgusuna aşina milletiz. Göç aldık ve vatandaşlarımızı farklı coğrafyalara gönderdik. Kimi ülkeler göçmen konusunda menfaat penceresinden yaklaşabilir, etnik kültürel tehlike olarak ele alabilir. Kimileri de güvenlik ekseninden okuyabilir ama biz göç olgusuna çok boyutlu şekilde, insani değerleri ele alan yaklaşımla bakmak zorundayız. Bu meseleyi bütünlüklü anlayışla okumak, doğru politikalar geliştirmek zorundayız. Göç başlığı her açıldığında konuyu güvenlikleştirmek doğru değil. Düzensiz göçle karşılaşan her devlet gibi Türkiye de mücadelesini tavizsiz sürdürecek. Hudutlarımızı namusumuz bilip koruyacağız. Kayıt dışılığın önlenmesinde politikalarımızdan geri adım atmayacağız. Kardeşlerimizin ülkelerine onurlu geri dönüşlerini teşvik ediyoruz. Suriye'de güvenli ortam gerçekleşince gönüllü dönenlerin sayısı artacaktır. bunu yaparken kör bir tuzağa da düşmeyeceğiz. Göçmen konusuna kategorik olarak karşı çıkamayız. Nefret söylemlerine, provokasyonlara eyvallah diyemeyiz. MÜSİAD'ın göçmen konusuna geniş perspektiften bakmasını değerli buluyorum.
Güncellenme Tarihi : 29.11.2024 19:17