Eski İsrail Başbakanı Olmert : Refah'a saldırı İsrail'in sonu olur

Eski İsrail Başbakanı, Refah Saldırısının 'Almayı göze alamayacağımız bir risk' olacağı konusunda uyardı

Eski başbakan Ehud Olmert'e göre İsrail, kuşatma altındaki Gazze kenti Refah'a asker gönderirse korkunç sonuçlarla karşılaşacak.

Olmert, ülkenin mevcut lideri Binyamin Netanyahu'nun Hamas'a karşı savaşı durdurması ve İsrail ordusunun Gazze'den çıkmasını ve uluslararası güçlerin barışı koruma görevlileri olarak Gazze'ye gitmesini sağlayacak bir plana odaklanması gerektiğini söyledi.

2006 ile 2009 yılları arasında ülkesini yöneten ve uzun süredir Netanyahu'yu küçümseyen 78 yaşındaki lider, ABD dahil diğer ülkelerin Refah'a yönelik bir saldırıyı kabul edilemez bulacağını söylüyor.

Bir röportajda "Uluslararası toplumun sabrı öyle bir noktaya ulaştı ki bunu sindirebileceklerini sanmıyorum" dedi.

İsrail için en acil tehlikenin, komşu Mısır'ın Yahudi devletiyle yaptığı 45 yıllık diplomatik anlaşmayı iptal edebilmesi olduğunu söyledi.

Olmert, kendisinin ve eski ABD Başkanı George W. Bush'un iki büyük fotoğrafıyla süslenmiş Tel Aviv ofisinde, "Bu, İsrail ile Mısır arasındaki barış anlaşmasını parçalayabilir" dedi. "Bu, göze alamayacağımız bir risk."

Mısır hükümetinin Hamas'ın yok edildiğini görmekten mutlu olacağını ancak halkının daha fazla Filistinlinin ölümüne nasıl tepki vereceğinden endişe duyduğunu söyledi. 

Mısır, İsrail'i, bir milyondan fazla sivilin sığındığı Refah'a kara kuvvetleri göndermemesi konusunda uyardı, ancak barış anlaşmasından çekileceğini söylemedi.

İsrail tarihinin en sağcı koalisyonu olan Netanyahu ve koalisyonu, askeri ve idari güç olarak Hamas'ı yok etmek için Refah'a yönelik bir saldırının gerekli olduğunu söylüyor. İsrailli yetkililer, İran destekli grubun şehirde 5.000 ile 8.000 arasında savaşçının yanı sıra geri kalan 100 rehinenin olduğuna inanıyor.

Askerler içeri girmeden önce sivillerin ayrılmalarına izin verme sözü verdiler, ancak bu planın ayrıntıları çok az.

Hükümetin tutumu çoğu İsrailli tarafından destekleniyor ve bu da Olmert'i, hâlâ Hamas saldırısının travmasını yaşadığı ve ateşkes çağrılarının ağır eleştirilere yol açabileceği bir ülkede yalnız bir ses haline getiriyor.

Yolsuzluk suçlamasıyla görevden alınan ve 16 ay hapiste kalan Olmert, siyaseten sağdan başlaması ve son 20 yılda kararlı bir şekilde sola doğru ilerlemesi açısından da alışılmadık bir durum. Ülkenin büyük bir kısmı ters yönde göç etti.

Halen üst düzey ABD'li ve Arap yetkililerle konuşuyor ve savaş ne kadar uzun sürerse uluslararası toplumu Gazze'nin yeniden inşasını finanse etmeye ve barış gücü göndermeye ikna etmenin o kadar zor olacağını söylüyor. İkincisi olmazsa İsrail'in Filistin topraklarında süresiz olarak askerlerini tutmak zorunda kalacağını ve askerlerin sürekli olarak militanlar tarafından hedef alınacağını söylüyor.

İsrail'in 2005'te Yahudi yerleşimcileri Gazze'den çekmesinin mimarlarından biri olan Olmert, "Onlara polislik yapacağız ve her gün İsrailliler öldürülecek" dedi. Sağdaki bazıları bunu Hamas'ın iki yıl boyunca kontrolü ele geçirmesine izin vermekle suçluyor. Daha sonra.

Olmert, Birleşmiş Milletler'in güney Lübnan'daki barışı koruma misyonunda Avrupalı ​​birliklerin varlığından söz ediyor ve benzer bir şeyin Gazze'de de kurulabileceğini söylüyor. Arap ülkelerinin personelini hemen Gazze'ye taşımak istemeyeceğini, ancak bölgenin istikrarlı olması halinde iki yıl içinde Avrupalılardan görevi devralmaya istekli olabileceğini öne sürüyor.

İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesinin ardından hükümetin Filistinlilerle barış görüşmelerine başlaması gerektiğini söylüyor. Bunların önkoşulsuz olması gerekirken, sonunda bağımsız bir Filistin devletine izin verilmesinin İsrail'in çıkarına olacağını söyledi.

ABD Başkanı Joe Biden da dahil olmak üzere dünyanın geri kalanının çoğunun tutumu bu. Ancak hükümet ve artık Netanyahu'yu desteklemeyenler de dahil olmak üzere İsraillilerin çoğunluğu, Hamas'ın saldırısının, militanlar tarafından ele geçirileceği için ülkelerinin komşu olarak bağımsız bir Filistin devletine sahip olmayı göze alamayacağının altını çizdiğini söylüyor.

Olmert, Gazze ve Batı Şeria'ya atıfta bulunarak, "Çok uzun bir süre boyunca İsrail, işgal nedeniyle dünya çapında birçok insanın nefretini kazandı" diyor. “Çünkü biz uzun yıllar boyunca Filistinlilerle makul bir anlaşmaya varma yönündeki her türlü girişimi reddettik. Kendi kaderlerini tayin etme haklarını kullanabilecekleri ortamın oluşturmasına yardımcı olmadık.”

Netanyahu'nun savaşı uzatmaya ve başbakanın yalanladığı erken seçimlerden kaçınmaya çalıştığını söylüyor.

Netanyahu'nun popülaritesi Hamas'ın saldırısını mümkün kılan askeri ve istihbarat başarısızlıkları nedeniyle azalmış olsa da parlamentoda güçlü bir çoğunluğa sahip ve bir sonraki seçimlerin 2026'dan önce yapılması planlanmıyor.

Olmert, Gazze'deki çatışmalar sona erdiğinde İsrail'de kitlesel protestoların patlak vereceğini tahmin ediyor. Hükümetin yargıyı zayıflatma girişimi nedeniyle savaştan önceki aylardakilerden daha büyük olacaklarını ve Netanyahu'yu bu yıl oylamaya zorlayacaklarını söylüyor.

"İsrail devletinde benzeri görülmemiş derecede bir öfke var - bunu insanların kalplerinde görüyorum" dedi. “Netanyahu'ya duyulan nefret. Bütün bunlar gelişiyor. Patlayacak.”