KAYNAK : Haber Vitrini
Birçok anne-babanın hala ''leylek getirdi'' masum yalanıyla geçiştirdikleri çocukların ''ben nasıl dünyaya geldim'' sorusunun yanıtını, yetişkinlerin de binlerce yıl sonra bulduğu belirtildi.
''Gebelik.org'' adlı internet sitesinde yer alan araştırmaya göre, insanoğlu başlangıçta, bir bebeğin cinsel ilişkiye bağlı olarak oluştuğu fikrine ulaşamadı. İlişkiden dokuz ay gibi uzun bir süre sonra bebeğin doğması, insanların cinsel ilişkiyle bebeğin doğması arasında bağlantı kurmalarını engelledi. Araştırmaya göre, ''baba'' kavramının henüz keşfedilmediği dönemlerde insanlar kafalarındaki soru işaretlerini gidermek için garip teoriler geliştirdi. Bunlar arasında en büyük destekleri de ''Kadın rüzgar tarafından gebe bırakılıyor'', ''Kadın nehirler tarafından gebe bırakılmaktadır'', ''Kadın belli gıdaları yediğinde bir süre sonra bebeği olmaktadır'', ''Kadının boğazına bir böcek kaçtığında belli bir süre sonra bebeği olmaktadır'' teorileri gördü. Bebeğin oluşumunda erkeklerin de bir katkılarının olması gerektiği fikri ise ilk olarak, 10 bin yıl önce, ''Hititli Apu'' tarafından ortaya atıldı. İnsanoğlu, ''dünyanın yuvarlak olduğu'' gerçeğini inkar ettiği gibi, bu gerçeği de binlerce yıl boyunca kabul etmemekte direndi.
M.S. 79 yılında ölen Yunan tarihçi Pliny eserlerinde ''kısrakların arka kısımlarını rüzgara döndüklerinde gebe kaldıkları'' terorisine ciddi bir şekilde yer verdi.
İnsanların ''rüzgar teorisi''ne olan inanışlarının, Macellan'ın 1520 yılında bugünkü Endonezya'ya ilk ayak bastığında da sürdüğü belirtildi. Macellan'ın notlarında, bölgede yaşayan ilkel kabilelerin, kadınların Java Adası'nda rüzgar tarafından gebe bırakılarak çocuk doğurduklarına dair inanışlara yer verdiği görüldü.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:54
