İtirafçı olan FETÖ'cü hainlere 'son imam' kriteri

FETÖ’nün TSK’daki kriptolarını deşifre eden ankesör soruşturmalarında itirafçı olan şüphelilerin doğru söyleyip söylemediğini test etmek için ‘son imam’ kriteri getirildi. Ankara Başsavcılığı, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyenlerden bağlı olduğu son imam ile görüştükleri adresi söylemelerini istiyor. Söz konusu kriteri yerine getiren kriptolar adli kontrolle serbest kalırken, son mahrem imamını söylemeyenler ise tutuklanıyor.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ’nün TSK’daki kripto yapılanmasına yönelik soruşturmalar derinleştirilerek devam ediyor. Örgüte en ağır darbe ise ankesör-kontörlü telefon soruşturmalarıyla vuruldu. Peş peşe düzenlenen operasyonlarla birçok kritik görevde bulunan kripto FETÖ’cü gözaltına alınırken, itirafçıların sayısı da her geçen gün artıyor. Görevden uzaklaştırılan, gözaltına alınan ya da tutuklanan kripto asker itirafçı olmak istiyor.

İTİRAFÇI MI, İFTİRACI MI

Etkin pişmanlıktan faydalanmak isteyip itiraflarda bulunan tüm şüpheliler hakkında adli kontrol hükümleri uygulanmadı. Şüphelilerin FETÖ ile alakası olmayan kişilerin de ismini verebileceği ihtimalini göz önünde bulunduran Ankara Başsavcılığı, itirafçıların söylediklerinin samimi olup olmadığını test etmek için “son imam” kriteri getirdi. Buna göre, savcılık, şüphelilerden mahrem yapılanmada kendinden sorumlu son imamın ismini ve örgütsel toplantıları yaptıkları adresleri bildirmesini istedi.

SÖYLEMEYEN TUTUKLANDI

Söz konusu kriter uyarınca son imamın ismini vererek fotoğraflardan teşhis eden itirafçılar, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında değerlendirilerek adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca hakkında dava açılan bu şüphelilere verilecek cezalarda indirim uygulanması talep edildi. Ancak FETÖ üyesi olduğunu kabul eden ve örgüte ilişkin bilgiler veren şüpheliler, son mahrem imamını gizleyince tutuklanmaktan kurtulamadı.

ÖRGÜT ÜYELERİNİ SAKLADI

Jandarma Üstçavuş olarak görev yapan Murat Ş. de bu şekilde itirafçı olmak istediğini belirtmesine rağmen tutuklanan şüpheliler arasında yer aldı. Örgütle ilk kez dershaneye gittiği 2008 yılında irtibat kurduğunu belirten Murat Ş., göreve başladıktan sonra da bunun sürdüğünü söyledi. Örgüt toplantılarına katıldığını söyleyen Murat Ş. son mahrem imamına ilişkin bilgi vermeyince tutuklandı.

Hazırlanan iddianamede şu görüşe yer verildi: “Şüpheli, örgütün yapısı ve faaliyetlerine ilişkin gayet sınırlı bilgi vermiş, fotoğraflardan sadece bir örgüt üyesini teşhis etmiştir. Katıldığı örgütsel toplantılar ve bu toplantılara katılan diğer örgüt üyeleri, kendisiyle aynı gruba dahil diğer örgüt üyeleri hakkında herhangi bir bilgi vermemiştir.”

HER ŞEY İTİRAF SAYILMIYOR

Savcılık ayrıca, yapılan soruşturma ve kovuşturmalarla FETÖ üyeliği tespit edilen kişilerin ismini veren şüphelilerin itiraflarını da kabul etmiyor ve yargılamayı yapacak mahkemeye, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında cezadan indirim koşullarının oluşmadığını bildiriyor. Bunun son örneği de Rıdvan Ziya A. hakkında düzenlenen iddianamede görüldü. Şüpheli, 7 örgüt üyesini fotoğraflarından teşhis etti. Söz konusu 7 örgüt üyesi hakkında devam eden soruşturma ve kovuşturmaların olduğu belirtilirken, şüphelinin yeni bilgi vermemesi nedeniyle itirafları samimi bulunmadı.

(Yeni Şafak)