KAYNAK : Haber Vitrini
LEFKOŞA - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Bakanlar Kurulu'nun Karpaz bölgesindeki yabani eşeklerin bir kısmının "köylülerin mülkiyetinde bulunan alanlara büyük zarar verdiği" gerekçesiyle ihraç edilmesine ilişkin kararına karşı Yüksek İdare Mahkemesi'nde dava açıldı.
"Yeşil Barış Hareketi" Derneği, Kıbrıs Türk Biyologlar Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği ve 5 gönüllü çevreci tarafından hazırlanan iki başvuru bugün Avukat Boysan Boyra tarafından Yüksek Mahkeme Mukayitliği'ne yapıldı.
Birinci başvuruda "Milli park alanı içerisinde doğal olarak yaşamakta olan ve doğal yaşamın ayrılmaz bir parçası olan 'yabani eşeklerin' yakalanarak ve toplanarak ihraç edilmesine ilişkin kararın ve/veya kararların ve/veya bu kararlarla ilgili tüm işlemlerin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve/veya herhangi bir sonuç doğuramayacağına dair mahkeme kararı ve/veya hükmü ve/veya emri" istenilirken, ara emri için yapılan ikinci başvuruda "Dipkarpaz'da, milli park alanı içerisinde doğal olarak yaşamakta olan 'yabani eşeklerin' yakalarak ve toplanarak ihraç edilmesine ilişkin kararın ve bu kararlarla ilgili tüm işlemlerin icrasını men edici bir emir ve/veya geçici bir ara emri verilmesi" istenildi.
GEREKÇELER
Bakanlar Kurulu tarafından alınan kararın Anayasa'ya ve Anayasa'nın özellikle 1, 10, 14, 39, 40. maddelerine ve yürürlükteki yasalara ve mevzuata aykırı olduğu iddiasıyla açılan davanın gerekçeleri özetle şöyle sıralandı:
"Kıbrıs Eşekleri" kendine özgü dünyadaki diğer hemcinslerinden farklı bir ırkdır. Dipkarpaz'da yaşamakta olan ve ihraç edilmesine karar verilen eşekler takriben 1800'lü yıllardan itibaren Dipkarpaz bölgesinde şu anda Milli Park olarak kabul edilen alan içerisinde vahşi doğada yaşamaya başlamışlar, vahşi ve doğal yaşamın bir parçası olmuşlar ve bu şekilde dünyada başka eşi bulunmayan doğal (vahşi) eşek popülasyonunu meydana getirmişlerdir.
Dipkarpaz'da doğada yaşayan sözkonusu eşek popülasyonu gerek yurt içinde gerek yurt dışında büyük ilgi odağı olmuş, onları görmek ve izlemek isteyen yurttaşlar ve turistler, Dipkarpaz bölgesinin, dolayısıyle KKTC'nin turizm gelirlerine önemli katkılar yapmışlardır.
Dipkarpaz bölgesinde çeşitli zamanlarda ilan edilen Milli Park alanı içinde doğal yaşamlarını sürdürmekte olan eşekler bu Milli Park'ın ayrılmaz bir parçası, zenginliği ve Milli Park'ın gereği olmuşlardır.
Bakanlar Kurulu'nun dava konusu kararının ve eşekleri ihraç gerekçelerinin hiçbiri doğru değildir ve sadece dedikoduya dayalı söylentilerdir. Bakanlar Kurulu kararında belirtildiği gibi ihraç edilmek istenen eşekler Milli Park alanı dışında değil tam tersine Milli Park'ın içinde ve tam ortasında yaşamaktadırlar.
Yabani eşeklerin çoğaldıkları, Milli Park dışında tarımsal üretim yapılan ve köylülerin mülkiyetinde bulunan alanlarda büyük zararlar yaptıkları ve köylünün ürün almasını engelledikleri de doğru değildir. Söz konusu eşekler, bazı kötü niyetli kişiler tarafından öldürülmekte ve her geçen gün azalmaktadırlar.
Milli Park Alanı içindeki arazilerin % 70'in üzerindeki kısmı özel şahıslara ait olmayıp ekilmemektedir. Ekilen özel tapulu arazi miktarı çok azdır ve onların zararları ise iddia edildiği kadar fazla değildir. Devletten izinsiz ekilen araziler ise idarecilerin göz yumması ile işgal edilen devlet arazileridir ve herhangi bir Bakanlar Kurulu kararına konu olamazlar.
Davalılar dava konusu kararı istihsal ederken ciddi herhangi bir araştırma yapmamışlardır. Bölgedeki ekili alanların miktarı ve var olduğu iddia edilen zararın miktarı araştırılmamış ve tespit edilmemiştir. Çoğaldığı iddia edilen eşeklerin nüfus sayımı yapılmamış ve sağlıklı bir rakam tespit edilmemiştir.
Davalı No 3'e bağlı veteriner dairesi müdürlüğünün basına verdiği bilgiye göre mezkur eşeklerin sayısı 500-600 civarındadır. Bu durumda 4-5 yıl önce sayıları 2000 olan eşeklerin sayılarında 3/4 azalma olmuş ve nesilleri tehlikeye girmiş demektir.
"Yurdumuzun bir doğa varlığı olan 'yabani eşeklerin' korumasını sağlamadığı, tam tersine bu canlı türü ve/veya ırkını yok etmeye ve/veya tehlikeye atmaya neden olacağı cihetle başvuru konusu karar Anayasa'nın 39. maddesine aykırıdır.
Başvuru konusu karar 'davacılar dahil yurttaşların sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına' müdahale ettiği ve/veya çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak davalıların anayasal ödevi olduğu halde buna ters düştüğü cihetle ve/veya Milli Parkları oluşturumak için gerekli önlemleri almak yerine buna engel olmaya neden olacağı cihetle, Anayasanın 40. maddesine aykırıdır.
Başvuru konusu karar 21/97 sayılı çevre yasasına bu yasanın amaçlarına da aykırıdır ve Çevre Yasasının görev ve sorumluluk alanlarına ve/veya yasa ile tahsis edilmiş yetkilerine de müdahale ettiği için hatalıdır.
Dava konusu karar yetkisiz ve/veya yetki aşımı neticesi ve/veya yetki gasbı ile istihsal edilmiş bir karardır. Bu nedenle yasal olarak 'yok' hükmündedir.
Davacılar çevreye, 'doğal yaşama' duyarlı, doğanın dengesinin korunması gerektiğine inanan KKTC vatandaşlarıdırlar. Tüm davacılar doğada -doğal bir şekilde yaşayan canlıların yaşamlarına müdahale edilmemesi gerektiğine, genelde doğayı, doğal yaşamı özelde ise Dipkarpaz'daki doğal (vahşi) eşekleri korumakla ve yaşamlarını olduğu gibi (doğallıkla) sürdürmelerine izin vermekle çevrenin de korunacağına inanan kişilerdir.
Davacılara göre milli park alanı içinde yaşamakta olan yabani eşekler doğal(vahşi) yaşamın ayrılmaz bir parçası ve bir zenginliğidir. Milli parkların esasen amaçları da bunu sağlamaktır. Devletin ise onları korumaktan başka görevi yoktur."
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:06