Korona mutasyona uğradı! Daha bulaşıcı ve ölümcül...
Yeni tip koronavirüsün merkez üssü ABD'de virüsle ilgili çalışmalar devam ederken korkutan bir haber geldi. Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) 14 ayrı mutasyonunun keşfedildiği açıklandı. Bunlardan ‘Spike D614G’ ismi verilen mutasyonun, en hızlı ve en ölümcül koronavirüs olduğu belirtildi.
ABD’de Los Alamos National Laboratuvarı’ndan uzmanlar, yeni tip koronavirüsün evrimleşmiş “ölümcül” bir türünün yayılmaya başladığını açıkladı. Uzmanlar, yayınladıkları raporda, ABD’de virüsün 14 ayrı mutasyonunun keşfedildiğini, bunlardan “Spike D614G” isimli olanın çok daha tehlikeli olduğunu ve bu halinin daha hızlı bulaşmasının yanı sıra, insanların hastalığa ikinci kez yakalanma ihtimalini de artırıyor olabileceğini söyledi.
Bilim insanlarının yaptığı araştırma, 6 bini aşkın koronavirüsü genetik verisinin bilgisayarda analizine dayanıyor. Analiz, tekrar tekrar denendi ve her seferinde yeni korona virüsünün daha baskın hale gelmeye başladığı sonucu çıktı.
Bilim insanları, Spike D614G’nin, Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan orijinal suştan çok daha bulaşıcı ve öldürücü olduğu belirterek, insan akciğer hücreleri üzerindeki reseptörlere daha kolay bağlanabildiğini, hatta insan vücudunun virüse geliştirdiği antikorları atlatabileceğini vurguladı. Henüz hakem değerlendirmesinden geçmeden “BioRxiv” adlı internet sitesinde yayınlanan 33 sayfalık rapora göre, koronavirüsün bu yeni türü ilk olarak geçen şubat ayında Avrupa’da ortaya çıktı, hızla ABD’nin doğu sahillerine ulaştı ve mart ayı ortalarından bu yana dünyada en yaygın olan koronavirüs versiyonu haline geldi.
Bilim insanları, virüsün yüzeyindeki dikensi proteinleri etkileyen “Spike D614G” nedeniyle yapılan aşı ve tedavi çalışmalarının etkili olmayabileceği konusunda da bilim dünyasına uyarıda bulundu. Kapsamlı aşı ve tedavi çalışmalarına katılan bilim insanları Los Ageles Times’a, virüsün her yıl yeni bir aşı gerektiren grip virüsünde olduğu gibi mutasyona uğramamasını umduklarını söyledi
Los Alamos araştırmasıkoronavirüsün yeni damarının ilk nerelerde ortaya çıktığı ve nasıl yayıldığı konusunda bölge bölge detaylandırma da yapıldı. Araştırmaya göre, İtalya’da virüsün bu mutasyonunun şubatın son haftasında neredeyse virüsün ilk versiyonuyla eş zamanlı olarak ilk ortaya çıktı. Şubatın son günlerinde virüsün yeni türü Washington Eyaleti’nde ilk kez görüldü. Ama mart ayının 15’ine gelindiğinde burada en çok görülen tür haline geldi. New York’ta virüsün ilk türü mart ortalarında ortaya çıktı ancak yeni mutasyon bir kaç gün içinde eyalete yayıldı. Los Alamos araştırmasına göre virüs, peş peşe değişiklik geçirmeye devam edebilir ve bu iyi izlenmez ise aşıların etkisi sınırlı olabilir.
Almanya’da eyaletlerdeki ekonomi bakanları ülke genelinde restoran ve birahanelerin 9 Mayıs’tan başlayarak 22 Mayıs’a kadar ülke genelinde aşamalı olarak açılmasına karar verdi. Kararın Almanya Başbakanı Angela Merkel tarafından da onaylandığı belirtildi. Restoran ve birahanelerin açılması sıkı kurallara bağlandı. İşletmeler açılmadan önce hijyen ve sosyal mesafe koşulları yerine getirilmek zorunda.
Almanya’da salgına karşı ülke genelinde 22 Mart’ta alınan önlemlerin eyaletler arasında koordinasyon sağlanmadan gevşetilmeye başlanması birçok siyasetçi tarafından eleştirilmişti. Berlin Eyaleti’nin Başbakanı Michael Müller, henüz salgının üstesinden gelinmediğini, bu nedenle bazı eyaletlerin şimdiden önlemleri gevşeteceklerini açıklamalarını endişeyle karşıladığını belirtmişti.
Kovid-19 hastalığının henüz kesin bir tedavisi ve aşısı bulunmuyor. Virüsün hızlı yayılmasını engellemek için uzun bir süre sosyal mesafeye dikkat etmemiz gerekecek. Hollanda’nın Amsterdam kentinde bir restoran 1.5 metrelik kabinlerde müşterilerini ağırlamaya başladı. Fransız tarzı özel odalardan ilham alınarak dizayn edilen restoran, pandemiyle yaşanacak yeni dönem için de ilham olabilir.
Küresel salgına yol açan Kovid-19 salgının dünya genelinde 2019 sonlarında yayılmaya başladığı tespit edildi. İngiltere’deki University College London’a bağlı Genetik Enstitüsü’nün araştırması, SARS-CoV-2 adlı virüsün farklı ülkelerdeki alt türlerini (mutasyonlarını) inceledi. Araştırmada, dünya çapından bilim insanlarının birbirleriyle veri paylaşımı için kullandığı veritabanındaki virüs sekansları üzerinde genetik analiz yapıldı. 7600’den fazla hastadan alınmış virüs örneklerini mutasyonları üzerinden inceleyen araştırmacılar, virüsün farklı alt türlerinin 2019 sonlarından bu yana farklı ülkelerde görülmekte olduğu sonucuna vardı. Bu sonuç, virüsün ve yol açtığı Kovid-19 hastalığının ilk kez tespit edilmesinden daha önce insanlar arasında dolaşımda olduğunu gösterdi.
Araştırma ekibinden genetik uzmanı Francois Balloux, inceledikleri örneklerin 2019 sonunda “ortak bir ata”dan gelen farklı alt türler olduğunu söyledi. CNN’e konuşan Balloux, virüsün yarasalardan insanlara sıçramasının geçen yılın sonlarında gerçekleştiği konusunda çok, çok emin olduklarını söyledi. Araştırma, virüsün Avrupa, ABD ve diğer ülkelerde insanları ilk resmi vakaların tespit edildiği ocak ve şubat aylarından haftalar, belki aylar önce enfekte ettiğine dair şüpheler konusunda genetik kanıtlar da tespit edildi. Araştırmacılar, virüsün mutasyona uğramasının illa ki korkutucu bir durum olmadığını da vurguladı. Balloux, “Şu an SARS-CoV-2’nin daha az veya daha fazla ölümcül ve bulaşıcı hale gelip gelmediğini söyleyemeyiz” dedi.
Kovid-19 salgının merkez üssü Çin’in Vuhan kentinde, ocak ayından bu yana kapalı olan okullar kademeli olarak açılmaya başlandı. Haftalar süren karantina önlemlerinin 8 Nisan’da hafifletildiği kentte, 58 bin öğrenci eğitime kaldığı yerden devam edecek. 121 eğitim kurumunda eğitime kaldıkları yerden devam eden öğrencilerin maske takmaları zorunlu kılındı. Bazı okullar sınıflarını küçülttü. Öğrencilerin ateşleri hem sınıfta hem de okul girişinde ölçüldü. Ekvador’da sadece 744 üyeli yerli bir Amazon kabilesi olan Siekopai’de, iki yaşlı üyesinin koronavirüsten öldüğünden şüphelenildikten sonra 15 kişinin Kovid-19 testi pozitif çıktı. Vakalar, ülkedeki 11 millete ait 500 bin yerli halkı alarma geçirdi çünkü diğer bir toplulukta da bir düzine vaka tespit edildi. Siekopai’nin lideri Justino Piaguaje, “19. yüzyılda zaten bu tür hastalıkların kurbanlarıydık. Bugün, tarihin kendisini tekrar ettiğini görmek istemiyoruz” dedi.
Almanya’da Türk bilim insanı Prof. Dr. Uğur Şahin’in kurucu ortağı olduğu biyoteknoloji firması BioNTech, Amerikan Pfizer ilaç şirketi ile geliştirdiği “BNT162” adlı potansiyel aşının klinik denemelerine Almanya’da başlamıştı. Pfizer’dan dün yapılan açıklamada, aşı adayının ABD’de Marland ve New York üniversitesi tıp fakültelerindeki deneklerde test edilmeye başladığı duyuruldu. Açıklamada, ABD’de ilk aşamada 18-55 yaşları ile 65-85 yaşları olmak üzere iki kategoride 360 sağlıklı insana uygulanacağı ifade edildi.