Bilim
  • 29.3.2011 13:27

MARMARA DEPREMİ İÇİN DÜNYADA İLK KEZ DENENEN UYGULAMA

Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Müdürü Prof. Dr. Mustafa Erdik, Marmara Denizi içinden geçen Kuzey Anadolu Fayı'nın etkinliğini çok yakından ve hassas olarak takip edebilecek "Marmara'nın Kalbini Dinliyoruz" projesine ilişkin, "Marmara Denizi'nde kurulan bu istasyonlar kendi kategorisinde dünyada bir ilktir" dedi.

Türk Telekom desteğiyle hayata geçirilen "Marmara'nın Kalbini Dinliyoruz" projesinin tanıtımı amacıyla Rasathane'de düzenlenen basın toplantısında konuşan Prof. Erdik, Rasathane'nin 143 yıldan beri Türkiye'de yer bilimleriyle uğraş verdiğini söyledi. Erdik, projenin enstitünün gerek deprem, gerekse tsunami konusunda altyapısını geliştirdiğini belirterek, proje kapsamında Marmara Denizi'ne 5 adet deniz dibi deprem izleme sistemi kurulduğunu anlattı.

Deniz dibindeki istasyonlardan elde edilen bilgilerin fiberoptik kablolarla karadaki istasyonlarına, oradan da Rasathane'ye geldiğini kaydeden Erdik, deniz dibindeki bazı istasyonların fay hattına sıfır konumlandırıldığını da kaydetti. Erdik, hassas ve güvenli bilgiler sağlayan bu istasyonların gerek tsunami gerekse erken uyarı sistemlerinde önem arz ettiğini de belirterek, bu sistemin, erken uyarı sinyalini kullanma aşamasında olan İGDAŞ ve Avrasya tüp tünel sistemi için de çok önemli olduğunu aktardı. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Erdik, "İstanbul için öngörülen deprem erken uyarı sistemi bilgisayardan bilgisayara bir sistemdir" dedi.

Mustafa Erdik, ortalama bildirim süresinin de depremden 4-14 saniye önce olduğunu söyledi. Erdik, bir başka soru üzerine de deniz dibine yerleştirilen istasyonların karada kullanılanlardan farklı olmadığını, titanyum bir kutu içinde yerleştirildiğini de belirtti. Marmara'da bir tsunaminin fay kaynaklı olması durumunda 3-4 dakika öncesinde bildirilmesinin mümkün olabileceğini belirten Erdik, denizde bir heyelandan kaynaklanması durumunda ise 45 dakika öncesine kadar bunun bildirilebileceğini söyledi.

Dünyada açık denizlerde bu tür istasyonların olduğunu, ancak bunların sürekli bir sinyal alımının var olmadığını anlatan Erdik, "Marmara Denizi'nde kurulan bu istasyonlar kendi kategorisinde dünyada bir ilktir" dedi. Erken uyarı sistemleri konusunda bir soru üzerine de Erdik, tüm Japonya'da 3 bine yakın istasyonun bulunduğunu belirterek, "Türkiye'de de istasyon sayısını 5-6 bine ulaştırınca Japonya gibi erken uyarı sistemi kurmak mümkün" diye konuştu. Erdik, ancak erken uyarı sistemlerinin saniyelerle sınırlı olduğunu söyledi.

PROF. DR. BARBAROSOĞLU

BÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu da bu projenin dünyada çok büyük bir tsunami afetinin ardından gündeme geldiğini belirterek, 2004 yılında Sumatra adasında meydana gelen tsunami afetinden önce de tsunaminin bilindiğini ancak birebir yaşanmadığını anlattı. Barbarosoğlu, 2004 yılındaki bu afetten sonra deniz dibine yönelik çalışmaların Türkiye'de de başladığını belirterek, sürekli bir gözlem evi kurma fikrinin de o tarihte ortaya çıktığını söyledi.

"Bugün itibariyle gerçekten Marmara Denizi bir iç deniz olarak avucumuzun içindedir" diyen Barbarasoğlu, proje çerçevesinde kurulan bu sistemle Marmara Denizi'nde sismik hareketler ve sıcaklığın yakından takip edileceğini ifade etti. Barbarosoğlu, "Aslında daha biz yolun başındayız daha yapacak çok iş var" dedi. Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat, toplantıda, deprem izleme sistemlerinin canlı kayıtları hakkında bilgi verdi.

TÜRK TELEKOM ÜST YÖNETİCİSİ BOZKURT

Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Bozkurt da eğitim, spor gibi bir çok alanda sosyal sorumluluk projeleri yürüttüklerini belirterek, Türk Telekom'un deprem gibi hayati bir konuda sosyal sorumluluk projelerini sürdürmekten ve Türkiye'nin olası bir depreme en iyi şekilde hazırlanmasına destek sağlamaktan mutluluk duyduklarını kaydetti. Projede 57 kilometre fiber optik kablo kullanıldığını, deniz dibine 5, karaya da 10 deprem izleme istasyonu kurulduğunu anlatan Bozkurt, projenin iç denizde olması bakımından da dünyada bir ilk olma özelliği taşıdığını söyledi.

Depremlerde can ve mal kaybını en aza indirmenin önemine de işaret eden Bozkurt, 1999 Marmara Depremi'nin bir daha yaşanmaması temennisinde bulunarak, "Deprem bu coğrafyanın bir gerçeğiyse bize düşen doğru zamanda önlemleri alabilmek" dedi. Bozkurt, bir soru üzerine projenin maliyetinin 2 milyon dolar olduğunu açıkladı. Bir başka soru üzerine de bir deprem anında iletişimin kesilmemesi için çalışmaların var olduğunu ifade eden Bozkurt, gerekli önlemleri aldıklarını ancak bir felaket durumunda neler olabileceğinin bilinemeyeceğini söyledi.

PROJEDEN NOTLAR

Toplam, 57 kilometrelik fiber optik kablo kullanılan 5 deniz dibi ve Marmara Denizi çevresine yerleştirilen 10 karasal geniş bantlı deprem izleme istasyonunu kapsayan proje, bir iç denizde kurulması ve gerçek zamanlı veri akışı sağlaması açısından dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor. Geliştirilmesi ve uygulanması 5 yıl süren proje çerçevesinde deniz dibine istasyonlar, Yalova'da Çınarcık-Koru ile Esenköy-Armutlu, İstanbul'da Güzelce-Avcılar, Tekirdağ'da Marmara Ereğlisi ve Kumbağ açıklarına konumlandırıldı. Marmara Denizi dibinde oluşturulan deprem izleme istasyonları, Marmara Bölgesi içinden geçen Kuzey Anadolu Fayı'nın etkinliğini çok yakından ve hassas olarak takip edebilecek, mikro deprem aktivitesini eş zamanlı olarak gözlemleyebilecek, zayıf ve kuvvetli depremlerin yanı sıra sıcaklık, basınç ve deniz dibi akıntısını da ölçebilecek.


Etiketler : Marmara Denizi, Kuzey

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 19:03

İLGİLİ HABERLER