Gündem
  • 31.1.2010 20:54

MECLiS'TE YASAK AŞK SKANDALI!..

Bekar bir kadın 11 Ocak akşamı 18:27’de özel bir hastanede bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Genç kadın, uzun süredir evli ve iki çocuk babası bir bürokratla aşk yaşıyordu. 'Demokrasinin mabedinin' önemli isimlerinden biriyle...

TBMM BUNU KONUŞUYOR


Şimdilerde Ankara’nın havası sert mi sert. Başkentte havanın bu kadar sert olmasının nedenleri çeşitli. Suikast planları, krokiler, kozmik odalar, Poyrazköy’den gelen soğuk hava dalgası, ‘balyoz’ sesleri Ankara’nın toz duman olmasına yetti.
Benim İstanbul’u bırakıp, yazı günüm olmayan Pazar günü Ankara’yı yazmamın sebebi bunlar değil. Benimkisi Ankara’nın düşük yoğunluklu gündemine dair.
Ankara’daki dedikodu kazanından çıkan duman 450 kilometre uzaktaki İstanbul’dan göründüğüne göre varın hesap edin yanan ateşin gücünü.
Şu günlerde Ankara’da ve özellikle de TBMM’de en çok konuşulan bu konunun kahramanlarının adları bende saklı. İsimlerini yazmamanın sebebi, kişilik haklarına duyduğum saygı.
O nedenle kahramanlarımızın kimler olduğunu ve ne iş yaptıklarını açık açık yazmayacağım, ama ipuçları vereceğim.

‘Pazar bulmacası’ gibi
Alice’yi takip edenler bilir, bu tür yazılar yazmam. Bunu bir ‘Pazar bulmacası’ sayın.
Gelelim olaya...
11 Ocak 2010 Pazartesi günü saat 18.27’de Ankara’da özel bir hastanede doğum yapan bekar bir kadın nur topu gibi bir oğlan dünyaya getirir.
Kadın ve dünyaya getirdiği oğlu 13 Ocak 2010 Çarşamba günü de hastaneden taburcu edilir.
Özel hastaneden başkente yayılan bu bilgi başta TBMM olmak üzere Ankara kulislerini hareketlendirir. Çünkü doğum yapan kadın bekardır ve TBMM çalışanıdır. Diyeceksiniz ki, “Bir kadının evlenmeden çocuk sahibi olmasından başkalarına ne?”
Haklısınız. Konunun mesele yapılmasına gelince: Bunun için 20 günlük anne ile TBMM’deki ‘hamisi’nin iş serüvenini anlatmalıyım.
Halen TBMM’de üst düzey bir bürokrat olarak görev yapan birinin yıllar önceki görev yeri bakanlıklardan biriydi. Orada ‘müsteşar yardımcısı’ olarak görev yapıyordu. Söz konusu güzel kadın da o bakanlıkta ‘işçi’ olarak çalışıyordu.
Müsteşar yardımcısı, genç kadındaki cevheri keşfetti ve onu asistanı yaptı.

‘İşçi’ydi sekreter oldu
Müsteşar Yardımcısı’na sonra Allah, “Yürü ya kulum” dedi. Bülent Arınç’ın başkan olduğu dönemde TBMM’ye geçti, Köksal Toptan döneminde de halen bulunduğu göreve terfi etti.
Bürokratımız TBMM’ye geçer geçmez, asistanını da yanına aldı. Zamanla onu sekreteri yaptı.
Kadının, bakanlıkta ‘işçi’yken önce asistan, ardından da TBMM’de sekreter yapılması muhalefet milletvekillerini rahatsız etti.
Hatta CHP Milletvekillerinden biri TBMM’ye “Ne iş?” diye yazılı bir soru önergesi verdi.
TBMM’nin evli ve iki çocuk sahibi üst düzey bürokratı ile doğum yapan bekar sekreterinin yıllara dayanan yakın mesai ilişkisi haliyle ‘durumdan vazife çıkaranlar’ı harekete geçirdi.
Kuşkuları giderir mi, yoksa yeni soru işaretlerinin doğmasına mı neden mi olur bilemem. Ulaştığım bir ‘son dakika’ bilgisi var ki, önemli. 20 gün önce dünyaya gelen bebeğin nüfus kağıdı da çıktı.
‘Baba’ hanesinde kuşkulanan adamın değil, başka birinin adı yazılı. Üstelik ‘anne’ ile ‘baba’nın soyadı da aynı.

ALİ EYÜBOĞLU-MİLLİYET

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 10:43

İLGİLİ HABERLER