Ahmet Saydam Yalçın ile Sinan Burhan’ın sunumuyla gerçekleşen 17 radyonun ortak canlı yayın konuğu olan Başkan Gökçek, soruları da cevaplandırdı. Başkent Gaz’ın “haksız kazanç peşinde koştuğunu”, asfalt paralarının Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından icat edilmediğini ve çözümü konusunda çalışmalar yapıldığını söyleyen Başkan Gökçek, Ankaragücü’nün CHP’liler tarafından istismar edilmeye çalışıldığını da savundu. Başkent Gaz ile ilgili şikayetlerde Büyükşehir Belediyesi’nin adının geçtiğine dikkat çeken Gökçek, bu konuda hala bazı vatandaşların bilgisinin olmadığını söyledi. Vatandaşlardan bu konuda çok sayıda şikayet gelmesinin nedenlerini bu kurumun inanılmaz yanlış tatbikatlar yapması olarak değerlendiren Melih Gökçek, “Bu konuda gazetelere ilan verdik ve bizi mahkemeye verdiler. Bizi mahkemeyle sindirmeye çalışıyorlar. Hukuk açısından kendilerini çok güçlü görüyorlar, bunun için de inanılmaz sorumsuz davranıyorlar” dedi.

“BİZİM ARAZİMİZİ ÜZERLERİNE GEÇİRMİŞLER”

Başkent Gaz’ın özelleştirilme öncesi Büyükşehir Belediyesi’ne ait bir gaz şirketi olarak kurulduğunu ancak daha sonra Özelleştirme İdaresi tarafından özelleştirildiğini anlatan Başkan Gökçek, sürece ilişkin şunları söyledi:

“Başkent Gaz, eski EGO’nun olduğu yerde Maltepe Çok Katlı Otopark’ta çalışırdı. Biz EGO’yu ana binaya taşıyınca nokta durağındaki bizim EGO’nun bulunduğu yer boşalmış oldu. O tarihte de Başkent Gaz özelleşmemişti. Dediler ki ‘siz burayı bize kiraya verin, bir süre kullanalım’. Biz de ‘Tamam. Biz burayı satana kadar size verelim’ dedik. 3.5 senelik de aramızda mukavelesi var. Bizim niyetimiz de orayı SGK’ya devretmek. SGK’nın da Ulus’ta yerleri var, Ulus Çarşısı, Anafartalar Çarşısı, Gençlik Spor Bakanlığı’nın olduğu yer ile Gümrük Bakanlığı’nın olduğu yer. Onlar da bunun karşılığında bu binaları bize verecekler ve takas edeceğiz. Bütün işlemleri hazırladık, bitirdik, tabi bu arada özelleştirme oldu. Üzerinden 3-5 ay geçti bizim arkadaşlar tapuya gittiler ve baktılar ki arazi bizim üzerimizden gitmiş. Nasıl ayarladılarsa işi? Direkt olarak tapuya gitmişler ve bu şirket (Torunlar A.Ş.) tapuda bizim 200 trilyon lira değerindeki arazimizi üstüne geçirmiş.”

“KİRA MUKAVELESİ OLAN YER NASIL SENİN OLUR?”

“Çılgına döndüm, enteresan olan aradan 2 ay geçmiş ve bizim haberimiz yok. Tapu Dairesi bize haber vermiyor. Ayrıca yine çok enteresan, bu kanuni bir işlemdir, üzerinde kamu haczi var arazinin. Devredilemez" diyen Başkan Gökçek, şöyle devam etti:

“Yasa der ki ‘kamu haczi olan yer kamu haczi kalkmadan tapuda bir başkasına hiçbir şart altında devredilemez’. Kamu haczi olmasına rağmen devredilmiş. Ben ortalığı ayağa kaldırdım, tapu dairesine müracaat ettik, ‘burada yapılan işlem yanlış bunu iptal edin’ dedik. Tapu bizi haklı buldu ve iptal etti, tapu tekrar bizim üzerimize geçti. Ertesi günü adamlar hemen ihtiyatı tedbir kararı getirdiler; hukukta bu kadar güçlüler. Arkasından biz ihtiyati tedbir kararının kalkması için müracaat ettik ve mahkeme dedi ki ‘ben bu konuda karar vermeyeceğim, açılan ikinci dava var, ben oraya havale ediyorum onlar kaldırsın ihtiyati tedbir kararını.’ O mahkemeye gittik ‘kaldırın’ diye, ‘biz kaldırmıyoruz, kararı veren mahkemenin karar vermesi lazım’ dediler ve geri gönderdiler. Gittik dedik ki ‘kaldırın artık, beş tane de delil var ortada’. ‘Tamam siz haklısınız, ama bu konu ihtilaf haline gelmiştir. Bizim bunu Yargıtay’a göndermemiz lazım’ diyerek Yargıtay’a gönderdiler. Yargıtay’da hala dolaşıyor, hala ihtiyati tedbir kararı çıkmadı. Ve adamlar 50 tane yere, üniversiteye müracaat edip bir yerden ‘acaba bu mülke sahip çıkabilir miyiz?’ diye gayret ediyorlar. Bakın 5 tane ayrı ayrı delilimizi mahkeme dosyasına koyduk. 4 seneden beri burayı EGO’dan kiraladığına dair kira mukavelesi var. Kira mukavelesi olan yer nasıl senin olur?. Sonra Bilgi Odası vardır satış yapılırken. Bilgi Odası’nda şirketin bütün mülklerinin listesi var, orada bu bina yok. Buna rağmen oradalar. Çok enteresan”

SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMA ÇAĞRISI

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, doğalgaz sayaçlarının pili biten ancak Başkent Gaz tarafından pili değiştirilmeyip, mekanik sayaca zorlanan Ankaralılara da çağrıda bulundu. Pili biten doğalgaz sayaçlarının pillerini 3-4 gün değiştirmeyip, vatandaşları soğukta titrettikten sonra elektronik sayaçtan mekanik sayaca geçmeye zorlayan Başkent Gaz’ın üstüne evin büyüklüğüne göre depozito isteyerek haksız kazanç peşinde koştuğunu anlatan Başkan Gökçek, Ankaralılara Başkent Gaz hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunma çağrısı yaparak, “Ben vatandaşlarıma şu çağrıda bulunuyorum, savcılığa suç duyurusunda bulunacaklar ve diyecekler ki bizim sayacımızı değiştiriyorlar, görevlerini kötüye kullanıyorlar. Ayrıca EPDK’ya da şikayet etsinler. Savcılığa üşenmesinler bir dilekçe yazıp versinler, desinler ki 6 gün önce gazım kesildi, ‘gelin pili değiştirin’ dedim, pili değiştirmeyeceklerini belirterek zorla mekanik sayaçlı yaptılar ve görevlerini kötüye kullandılar desinler.”

“VATANDAŞI BANA KARŞI KIŞKIRTIYORLAR”

Başkent Gaz’ın bir başka yöntemine de değinen Başkan Gökçek, Başkentlilerin herhangi bir sorunlarıyla ilgili bu kuruluşa gittiklerinde, “Gidin Melih Gökçek’e sorun onu” cevabı verdiklerini kaydederek, “Vatandaşı bana karşı kışkırtıyorlar. Vatandaşlarımdan bir ricam daha var. Böyle bir olayla karşılaştıkları zaman lütfen oradaki ilgili kişinin adını alıp, yapılanları tutanak altına alsınlar ve orada bulunan birkaç kişiye de imza attırsınlar. Ben bunların hakkından mahkemeye de gelirim. Olay evde gerçekleşiyorsa, yanındaki komşularla tutanak altına alsınlar. Şimdiye kadar bir şey olmadı ama EPDK’ya 50 tane şikayet giderse daha duyarlı olurlar. Ayrıca Ankaralılara bu konuda gazetelere ilan verip ‘size böyle bir baskı yapılırsa anında savcılığa başvurun’ diye çağrıda bulunacağım. Vatandaşlarla el ele verip bunları yola getireceğiz, bunun başka yolu yok” dedi.

“ABONEYE HAT PARASI ÖDETİYORLAR”

“Normal şartlar içerisinde gazı bağlamak zorundalar ama vatandaşa ‘Git, Büyükşehir Belediyesi’ne hat parası yatır, ondan sonra gazı bağlayayım’ diyorlar. Öyle bir şey yok” diyerek bir başka uyarıda daha bulunan Başkan Melih Gökçek, “Hat parasını kendi yatıracak. O hat, şirketin mülkü onun malı, sen kendi malının parasını kime ödettiriyorsun? Aboneye ödettiriyorsun? Abone senden sadece gaz alıyor, gazının parasını veriyor, o hattı döşemeye mecbur olan sensin. Nereye öder vatandaş? Kendi binasının iç hattını döşer. Başlarına bu olaylar gelenler, bu konuda da Savcılığa şikayette bulunsunlar” diye konuştu.

“ASFALT PARASI BÜYÜKŞEHİR’İN İCADI DEĞİL”

Canlı yayında asfalt paralarının vatandaşlardan alınmaması yönündeki görüşlerini de ortaya koyan Başkan Gökçek, “Asfalt parası aslında bizim ortaya koyduğumuz, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin icat ettiği bir konu değil. Diğer belediyelerin de pek çoğu alıyor. Biz caddelerden alıyoruz, sokaklardan almıyoruz” dedi.
2010 yılına kadar asfalt parasını almamak için “es geçiyorduk” ifadelerini kullanan Başkan Gökçek, “Ancak 2010 yılında MHP Genel Merkezi’nden Ankara’da asfalt paralarının toplanmadığına dair MHP Belediye Meclis üyelerine soru sormaları için baskı yapıldı ve sual soruldu. Biz de bunu mecburen teftişe havale etmek zorunda kaldık ve bu arada İçişleri Bakanlığı’na da suç duyurusunda bulundular. İçişleri Bakanlığı ayrıca bir teftişe başladı ve teftiş neticesinde de sorumluların ortaya çıkartılarak, ilgililer hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması ve toplanmayan paraların da yöneticilere zimmet çıkartılması istendi” diye konuştu.

Bu konuda da resmi bir rapor çıktığını kaydeden Başkan Gökçek, ayrıca konunun TBMM’den çıkan genel bir kanunun kapsamına girdiğini ve belediye bürokratlarının zimmetten kurtulduklarını kaydederek, “Yoksa ne kadar parayı toplamadılarsa o kadar para oraya gidecekti… Eğer vatandaşa tebligat yapmazlarsa bunun bir sorumluluğu olacak ve bürokratlara, memurlara bir zimmet çıkacak. Benim bunu göndermemin nedeni kanun. Kanunda asfalt parası mutlaka ve mutlaka alınır deniliyor” dedi.

“ASFALT PARASI İÇİN ÇALIŞMA YAPIYORUZ”
Asfalt parasının kökten kalkması için bir kanun teklifi önerisinde bulunduklarını kaydeden Başkan Melih Gökçek, “Gerçi daha yeni çıkartılan bir kanun var, eskiden bu para ‘alınır’ diye geçiyordu, şimdi ‘alınabilir’ diye geçiyor. Yani artık buna göre Belediye Meclisi’nden asfalt parası alınmaması konusunda karar çıkabilecek. Ama geçmişe bunu teşmil edemiyorsun. Ama buna rağmen hukukçulara yeniden çalışma yaptırıp, acaba bu işi tutturabilir miyiz? diye bakıyoruz” şeklinde konuştu.

BAŞKAN GÖKÇEK’TEN 15 TL TEKLİFİ

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da bu paranın kalkmasından yana olduğunu ifade eden Gökçek, farklı bir yöntem teklif ederek, “Asfaltı kullanan para ödemeli. Araç kullanan her ay 15 TL asfalt kullanım bedeli öderse, bu hiç kimseye dokunmaz. Biz zaten Belediye Meclisi’nde karar alıp, bundan sonrası için almama konusunda bir şey yapacağız. Bakın tekrar ediyorum, bu MHP’li arkadaşlarımızın bu işin içerisinde suç duyuru halinde tabiri caizse olayı sıkıştırmasından dolayı ortaya çıkan bir olay. Genel Merkezden geliyor bu talimat bunu bana bizzat o dönemde MHP’de olan bir arkadaşımız anlattı… Ben inşallah bunu çözmeyi düşünüyorum” dedi.
Organize sanayi bölgelerindeki benzer bir konuya da değinen Başkan Gökçek, “Ben onlarla konuştuğumda asfalt yardımı yapacağımızı özellikle söyledim ve bir protokol yapıldı aramızda, protokole ‘asfalt parası ödenir’ diye kendileri koymuşlar. Öyle olunca almadığımız zaman protokole aykırı hareket etmiş olacağız inanılmaz bir şey” diye konuştu.

“CHP’LİLER ANKARAGÜCÜNÜ İSTİSMAR EDİYOR”

Ankaragücü ile ilgili soruları da yanıtlayan Başkan Gökçek, şu açıklamaları yaptı:
“Ankaragücü Ankara’da siyasi istismar konusu yapılıyor. burada solcuların oluşturduğu kale arkasındaki belli gruplar var ve Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönlendiriliyorlar. Ankaragücü’nün bu hale gelmesinin iki önemli nedeninden biri bu taraftar grubu. Son zamanlarda da Ankaragüçlüleri istismar edip, sokağa dökmek için ısrarlı bir şekilde gayret var. CHP milletvekili Aylin Nazlıaka. Bu hanımefendi, formalar giyiyor, şovlar yapıyor, bilet almaya gelince bir tane kendisine bilet alarak Anaragücü’ne katkıda bulunuyor. Kongre üzerine kongre yaşıyor Ankaragücü. Kimse götüremiyor, kimsenin de götürmesi mümkün değil, gelecekte de mümkün değil. Ben bunun olmayacağını çok önce ilk başta kulübü devrederken söyledim. Şimdi bunu görüyorlar. Ankaragücü için en son arkadaşlara da rica ettik. Benim oğlumun başkanlık yaptığı dönemdeki yönetimin aldığı futbolculardan kalan vergi borcu var, o vergi borcunu ödetmek için dedim ki Ankaragücü’nde hiçbir vebaliniz kalmasın, yönetimdeki tanıdığım arkadaşları çağırdım ve bu borcu ‘ödeyin’ dedim. Yeni taksitlendirme imkanından yararlanarak, çok ciddi bir şeyin altına girdiler. 2 yılda 20 milyon lira para ödeyecekler. Bu yapılandırmayı yaptıklarını biliyorum bu çok ciddi bir katkı. Şimdi Ankaragücü’nün Melih Gökçek ile birlikte hareket eden o dönemki yönetimin bıraktığı yükü üstlerinden aldırdım. Aylin hanımefendi şov yapıp ‘efendim biz yönetime talibiz diyor. Bütün meselesi, bütün niyeti siyasi şov yapmak. Ve aklınca orada bir kaos meydana getirmek; ‘Ankaragücü’nde şöyle yaptılar, şunu şöyle yaptılar’ diye laf etmek. Kimsenin cebinden bir kuruş para çıkmaz. Ben buradan çağrıda bulunuyorum; arkadaşlar bu adamlar samimi ise 1’er milyon liralık çek yazsın, 5 tane işadamı, getirsinler çekleri Ankaragücü’ne teslim etsinler ve ondan sonra da yönetime girsinler. Helali hoş olsun, bankaya para yatsın, bu çekler de seçildikleri gün tahsil edilecek tarzda olsun. 5 milyon lira versinler kulübü diledikleri gibi yönetsinler, değil ise sadece ve sadece istismar için gelecekler, Cumhuriyet Halk Partisi’nin oyuncağı yapmak için Ankaragücü’nü. Ankaragüçlüler’in de, Ankaragücü’nün CHP’nin oyuncağı olmasına müsaade etmemesi gerekir diye düşünüyorum.”

“ANKARA’NIN YARARINA OLANLARI ENGELLİYORLAR”

Başkent’teki çalışmalara ilişkin açıklamalarda da bulunan Başkan Melih Gökçek, “Melih Gökçek’i sevmeyebilirsin, AK Parti iktidarını sevmeyebilirsin ama düşmanlık yaparken Ankara’nın yararına olacak şeyi engellemekle senin eline ne geçiyor?” diyerek, Ankapark’ta yaşanan süreci anlattı. Ankapark’a neden bu kadar para yatırıldığına dair eleştirilere Ankara’yı yönetmek için seçim yapıldığını ve halkın belediye başkanı ile yanında meclis üyelerini seçerek göreve getirdiğini hatırlatarak cevap veren Başkan Gökçek, “Ankaralı itimat etmiş oy vermiş. Bunun siyasi sorumluluğunda yanlış bir iş yapılıyorsa bunun hesabını biz sandıkta vereceğiz. Vatandaşın bunu yüzde yüz beğeneceğini biliyorlar ve engelleme çabası içine giriyorlar. Maalesef her konuda dava açılıyor. Tamamen ideolojik” dedi.

65 milyon metrekare olan bölgenin kendilerinden önceki dönemde 37 milyon metrekareye düşürüldüğünü de ifade eden Başkan Gökçek, “Biz getirdik kanun koyduk, özellikle buraya AVM tipi ticaret yerleri, sanayi yerleri ve konut yapılmaması için. Mahkeme kararında Ankapark’a girişin parayla olacağı, buranın bir ticarethane sayılacağı belirtiliyor. Orada kastedilen AVM türü iş merkezi gibi bir yer, ama bunu oradan çekiyor ve diyor ki; ‘Buranın tarım alanı olarak kalması lazım’. Ankara’nın göbeğinde kalan yerde tarım yapılabilir mi? Burası yeşillendirilecek deseler, eyvallah. Hayvanat bahçesine parayla girilmiyor muydu sanki? Ben geldim kaldırdım para işini. Ankapark alan olarak da oyuncak sayısı ile de dünyada bir numara. Dünyanın en büyük oyuncak müzesi bizde olacak. YHT Ankapark’ta duracak ve monorayla bağlanacak. Bizim ki kadar büyük dinozor parkı, ormanı başka bir yerde yok. 200 dinozor olacak. Genel alan içerisinde dört bir tarafı dolaşacak tren olacak” diye konuştu.

“MİMARLAR ODASI OR-AN'DA YAPILANLARA NEDEN DAVA AÇMADI?

Mimarlar Odası’nın mevcut yönetimi hakkında Kent Konseyi’nin suç duyurusunda bulunduğunu da hatırlatan Başkan Gökçek, “Odalar kendi meslek işleri haricinde kanunda belirtilen konular dışında siyaset yapamaz, demeç veremez, olayların içine giremez. Ankara’da bazı şeylere Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ruhsat verdiği zannediliyor, Oran’da Panora’nın civarında yüksek katlı binalar var, bunların hiç birisinin planını Büyükşehir Belediyesi yapmadı. Şimdi soruyorum, niye gidip Mimarlar Odası bir tanesine bile dava açmadı. İğne ucu kadar bir yer yapsak dava açıyorlar. Ben niye açmadıklarını çok iyi biliyorum. Emsal yükseltiliyor zaman zaman belli yerlerde, Bazılarına dava açıyorlar bazılarına açmıyorlar. Niye? Bunların cevabını vermesi lazım Mimarlar Odası’nın” dedi.
Mimarlar Odası’nın internet sitesinde meslekleriyle ilgisi olmayan sayısız bildiri bulunduğunu belirten Başkan Gökçek, “Sadece kendi meslekleri ile ilgilenmeleri gerekiyor. Ama bu mücadeleye başladım, bunu sonuna kadar götürmeye niyetliyim. Bu odalardaki ideolojik zincirin kesinlikle kırılması lazım. Öncelikle nasıl parlamento seçildiğinde partiler parlamentolarında oy oranlarında temsil ediliyorsa, odaların yönetimi de her grup aldığı oy oranında temsil edilmeli, hatta bağımsız olarak girenler de temsil hakkına sahip olmalı” diye konuştu.

Meslek haricinde başka olaylarla ilgili yöneticilerin görevinden alınması, mesleğin dışında ayrıca bir cezai yaptırımı olması gerektiğinin de altını çizen Başkan Gökçek, “Ulus Tarihi Kent Merkezi’ni Mimarlar Odası istese de istemese de düzenleyeceğiz” dedi.

SEVİNDİRİCİ KAR YAĞIŞI

Başkent Ankara’yı etkisi altına alan kar yağışının ümit ettiği derecede olmadığını kaydeden Başkan Gökçek, “15 gün içerisinde üç gün daha kar gözüküyor, onun haricinde yağmurlu veya parçalı bulutlu, 1 gün de güneşli görünüyor. 15 gün boyunca hep maalesef hava sıcaklığı eksi olarak devam ediyor ve bu da pek iç açıcı bir durum değil. Açık ve gizli buzlanmaların çok net olacağı bir dönem geliyor, bundan dolayı çok dikkatli olmak gerekiyor. Bizim sorumluluğumuzda Ankara’da 8 bin kilometre cadde ve bulvar var. Bütün bunların hepsini topladığımız zaman mücadelemizin hayli zor olduğu ortaya çıkıyor” diye konuştu.
Bu kadar yolun tuzlanmasının mümkün olmadığına değinen ve her ilçedeki en yoğun kullanılan ana bulvarları ayakta tutmaya çalıştıklarını anlatan Başkan Gökçek, “Ana bulvarların içerisinde bir tane sıkıntılı caddemiz yok. Arada, kıyıda köşede kalmış cadde genişliğinde yerler olabilir ama genel anlamda Ankara bu konuda bu sınavdan çok başarılı geçti. Ama vatandaşımızın da bize yardımcı olması gerekiyor. Aşınmış lastikle trafiğe çıkmamalı ve hızını düşürerek fren mesafesine dikkat edilmeli. Bir de mümkün olduğu kadar toplu taşıma tercih edilmeli. Okullar da kapalı olduğu için mümkün olduğunca trafiğe çıkmasınlar veya az çıksınlar, çıktıkları zaman da çok dikkatli olsunlar. Hele akşam çıkarlarsa bir kat daha dikkatli olsunlar. Kışlık lastik kullanmayanlarla ilgili Valilikle görüşmelerimiz var” dedi.

“EYMİR GÖLÜ ANKARALILARIN OLACAK”

CHP’li belediyelerin en fazla ağaç kesen belediyeler olduğunu da kaydeden Başkan Gökçek, “Yalova için gürültü çıktı mı? Sadece Muharrem İnce bir ağaç dikti o kadar. Biz asırlık ağaçları kessek bizi keserler. Eymir Gölü’nde arabanızı kapıda durduruyorlar ve ‘Yürüyerek gidin’ diyorlar. ODTÜ’lüler burayı kendi mülkleri gibi görüyorlar. Ama göller kamu malıdır. Dolayısıyla buranın da halka açılması lazım. Yeni ODTÜ planında DOP payı kamuya kalacağı için Konya Yolu’na inerken sol taraf yani, Eymir tarafı çevre Koruma Kurulu’na kaldı. ODTÜ’nün mülkü değil, bitti o iş, kesinlikle halka açılacak. Biz ODTÜ’yü her şartlarda halka açmaya kararlıyız, Ankara halkının ortak malı olacak” dedi.

Başkent’teki termal zenginliği de değinen Başkan Gökçek, “Termal yatırımlarla ilgili daire Başkanlığı kurduk, 14 ilçemizde termal su var, Termal turizmi, ANKAPARK ve İnanç Müzesi ile turizmin kabuğunu kıracağız inşallah” açıklamalarında bulunurken, Türkiye’nin ihale şartları kötü olduğunu ve mevzuatın değişmesi gerektiğini de kaydetti.