ONLAR ÇALIYOR BİZ ÖDÜYORUZ...
Tarih; 22 Aralık 2010. Yer; Bakırköy Adliyesi. Birinci bloğun İkinci katı. 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin duruşma salonu. Kapıdaki duruşma listesine bir bakan, bir daha bakıyor. Görülecek 21 dava var. Tam 10 tanesinin karşısında “Elektrik Enerjisi Hakkında Hırsızlık“ yazıyor. Yani, kaçak elektrik davası... Ortaya çıkan tabloya ‘yüz kızartıcı’ demek yetmez, kelimenin tam anlamıyla ‘yüz karası...’
Alınan bütün tedbirlere, yapılan bütün ikazlara rağmen, Türkiye’de kaçak elektrik kullanımı bir türlü önlenemiyor. Oysa hırsızlığın ne dinimizde yeri var, ne de gelenek ve göreneklerimizde... Başkasının malını ve parasını çalmak, sadece İslam dininde değil, bütün semavi dinlerde haramdır ve şiddetle yasaklanmıştır. Kaçak elektrikle, hırsızlığın ne alakası var demeyin. Çünkü devlet işin kolayını bulmuş. Kaçak elektrik kullanımından doğan zarar, bütün abonelerin faturasına bölüştürülüyor. Kamunun zararı bu şekilde kapatılıyor. Dolayısıyla kaçak elektrik kullananların yol açtığı zararı, Ayşe Teyzeler, Ahmet Amcalar ödüyor. Yani biz, yani 73 milyon Türkiye ödüyor...
CEZASI 5 YILA KADAR HAPİS
Kaçak elektrik kullanmak, Türk Ceza Kanunu’nun 142. maddesinde “nitelikli hırsızlık” suçu kapsamında değerlendiriliyor.
Yasada elektrik enerjisini kaçak olarak kullananların 2 ila 5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılacakları belirtiliyor. Cezalar genelde erteleniyor veya para cezasına dönüştürülüyor. Ancak suçun tekrarı hâlinde para cezasına çevrilmiyor. Kişi o zaman mutlaka hapsi boyluyor. Elektrik hırsızlığından cezaevinde yatan binlerce kişi bulunuyor.
DÜNYADAKİ KAÇAK %7, BİZDE %18
Elektrik Piyasası Kanununda 2004’te yapılan düzenlemeyle kaçak elektrik kullananlar hakkında ‘devlet malını çalma’ gerekçesiyle dava açılmaya başlandı. Hapis cezaları göz korkutunca, Türkiye’de elektrik kaçağı oranı yüzde 25’ten yüzde 18’lere düştü. Kaçak elektrik kullanan abone sayısı, bir anda 1 milyon 150 binden, 830 bine geriledi. Buna rağmen Türkiye genelindeki kaçak elektrik kullanım oranı yüzde 7 olan dünya standartlarının iki katından da fazla...
ON BİNLERCE DAVA AÇILDI
Kaçak elektrik davaları bir anda çığ gibi artınca bu defa da mahkemeler kilitlendi. Asliye Ceza Mahkemeleri elektrik hırsızlığı davalarıyla dolup taştı. Geçen yıl yurt genelinde 60 bin 507 kişi hakkında kaçak elektrik kullandığı gerekçesiyle dava açıldı.
Abone sayısına oranla en çok dava Adana, Gaziantep, Hatay, Mersin, Osmaniye ve Kilis’i kapsayan Toroslar Bölgesinde açıldı. İkinci sırada ise Diyarbakır, Mardin, Siirt, Urfa, Batman ve Şırnak’ı kapsayan Dicle bölgesi yer aldı. Aydın, Denizli ve Muğla’yı kapsayan Menderes bölgesi ise sıfır dava ile son sırada bulunuyor.
BEDAŞ’IN 11 AVUKATI VAR FAKAT
İstanbul’da ise kaçak elektrik vakaları daha çok Avrupa Yakasında yoğunlaşıyor. Boğaziçi Elektrik Dağıtım şirketi, BEDAŞ’ın bugüne kadar savcılıklara yaptığı suç duyurusu sayısı 61 bin 357. Mahkemelerde halen devam eden dava sayısı ise 12 bin 157. Hal böyle olunca açılan davalara BEDAŞ’ın 11 kişilik avukat kadrosu yetişemez oldu.
DAVA EN AZ 2 YIL SÜRÜYOR
Elektrik hırsızlığı davaları 2 ila 3 yıl arasında sonuçlanıyor. İstanbul’un Avrupa yakasında BEDAŞ’ın bugüne kadar açtığı davaların yüzde 72’si çeşitli miktarlarda ceza ile sonuçlandı. Yüzde 28’inde ise mahkeme beraat kararı verdi. BEDAŞ ekiplerinin yoğun denetimleri sonucu, Türkiye genelinde yüzde 18’lere kadar çıkan kaçak oranı İstanbul’un Avrupa yakasında, toplam abone sayısının yüzde 1.25’ine kadar düştü.
60 BİN KİŞİ MAHKEMELİK OLDU
Kaçak elektrik davaları mahkemeleri de kilitledi. Geçen yıl yurt genelinde 60 bin 507 kişi hakkında kaçak elektrik kullandığı gerekçesiyle dava açıldı.