Medya
  • 27.11.2004 13:24

SAVAŞ SÜZAL'DAN ZAFER MUTLU'YA AĞIR SUÇLAMA...

Sabah gazetesi ve atv televizyonun ABD Washington muhabiriyken Vatan gazetesine geçen Savaş Süzal, buradan da ayrıldığını Habergazete'deki yazısında duyurdu. Süzal, ''Vatan Gazetesiyle ilişkimin kalmadığını da duyururum. Yeni seçtikleri nurlu yollarda yollarının açık olmasını dilerim. Muhalefet olsun diye hükümetin yanlışları yerine bakanların yanındaki üç beş garip bürokrata saldırıp tarafsız rolü oynamaya, hırsızlar üzerine gideceklerine, simitçi üzerine giden Belediye Zabıtası hesabı küçük hırsızlıkların peşine düşenleri, kendi çaldığı ve çarptıklarını unutup başka hırsızları, “bak o benden daha hırsız” diye teşhir etmeye biz gazetecilik demedik demeyeceğiz'' şeklinde yazdı. SÜZAL'IN YAZISI Bıktım artık ve yoruldum Kendi hakkını aramayan kişiler ve halk için hak aramaktan, hırsızları deşifre etmekten, yanlışları yanlış yapana hatırlatmaktan bıktım artık ve yoruldum. Her önüne gelene şakşakçılık, yağcılık edenleri deşifre etmekten, çıkarları için ülkesini satanlarla karşı çıkmaktan, bu kavgada bilinçli veya biliçsiz satılanların sessizliğinden bıktım artık ve yoruldum. Halkın önünde gizlisi saklısı olmadan bile bile lades diyenleri, mahkeme kararı ile hırsız olarak tanımlananları, yabancı istihbarat örgütleri adına çalışanları başarılı kabul eden bir mesleğe ve sisteme karşı mücadele etmekten bıktım artık ve yoruldum. Biliyorum tuhafınıza gitti. Amerika’da bulunan bir kişinin bu Şükran Gününde böylesine bir yazıya başlaması için ilginç bir giriş değil mi? Bugüne kadar kimse beni ve katkım olan Habergazete’yi, çıkar için ve gazetecilik dışında iş bağlamakla veya pazarlık yapmakla suçlayamaz. Çünkü ben hep gazeteciliği başka bir şekilde tanıdım ve algıladım ve bu çerçeve içinde bir gazeteci oldum ve ölene kadar da zengin bir komisyoncu veya ajan olarak değil yoksul bir gazeteci olarak kalacağım eminim. Halka zarar verebilecek hiç bir ideolojinin içinde, halkın çıkarlarının karşısında yer almadık, alamadık ve bundan böyle de almayacağız. Biz bazı basın organlarının logoları altında hep halk için çalıştığımızı yazıp da o halka, tabak, çanak, masa örtüsü dağıtarak, hatta Allah’a inanmasa bile dini dergi ve mecmua satabilecek, Ramazan’da din tüccarlığı yapabilecek kadar bile alçalan çarpma dolandırma işlerine girmedik ve girmeyeceğiz. Muhalefet olsun diye hükümetin yanlışları yerine bakanların yanındaki üç beş garip bürokrata saldırıp tarafsız rolü oynamaya, hırsızlar üzerine gideceklerine, simitçi üzerine giden Belediye Zabıtası hesabı küçük hırsızlıkların peşine düşenleri, kendi çaldığı ve çarptıklarını unutup başka hırsızları, “bak o benden daha hırsız” diye teşhir etmeye biz gazetecilik demedik demeyeceğiz. Bu Şükran Gününde bana en büyük keyif, benimle birlikte olan, beni okuyan, bana değer veren sizler gibi namuslu, kaliteli ve gururlu bir okur kitlem olması. Sizler okuyup kendi görüşlerinizi de yolladığınız sürece bu köşeden bu mücadele devam edecek. Ben de bu Şükran Gününde ailemle birlikte, Allah’a, bana verdiği onur ve namus zenginliği için şükranlarımı sunacağım. Bu arada VATAN Gazetesiyle ilişkimin kalmadığını da duyururum. Yeni seçtikleri nurlu yollarda yollarının açık olmasını dilerim. Kalın sağlıcakla. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:21

İLGİLİ HABERLER