Suudi destekli KİK dağılıyor
En zengin ve en etkili Arap ülkelerini birleştiren Körfez (Arap Ülkeleri) İşbirliği Konseyi (KİK), son zamanlarda iç anlaşmazlıklarla boğuşuyor. KİK, katılımcı ülkelerin çıkarlarındaki farkların, Körfez etrafındaki dayanışmasından daha güçlü çıkması nedeniyle iç merkezkaç kuvvetlerinin etkisiyle dağılmanın eşiğine geldi.
Körfez ülkeleri arasındaki anlaşmazlığın en canlı örneği, en son meydana gelen Katar krizi oldu. Körfezin önde gelen ülkeleri Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Katar’ı İran ile işbirliği yapmak, Müslüman Kardeşlere destek çıkmak ve terörizme maddi destek sağlamakla suçladı ve Katar’a, dış politikasındaki bağımsızlığını kaybettirecek bir dizi talep sundu. Doha ise talepleri reddetti ve şimdi, Körfezin 'en yetkili kişisi' olarak görülen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Katar’ı, itaatsizliğinden ötürü cezalandırma sırası geldi.
SUUDİ ARABİSTAN’I KİMLER DESTEKLEYEBİLİR?
Ancak bu noktada Suudi Arabistan’ın da sorunlarla boğuştuğu ortaya çıktı. Öncelikle Katar’ın KİK’ten çıkarılması konusunun Suudilerin yanı sıra yalnızca BAE ve Bahreyn tarafından destekleneceği düşünülüyor. Uzun süredir birlik içinde tarafsızlık politikası sürdürmeye çalışan Kuveyt ve Oman’ın böyle bir karar karşı çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Suudi Arabistan’ın BAE ile de ciddi sorunlar yaşadığı biliniyor. Özellikle de BAE, Yemen’in satranç tahtasında Riyad’a karşı oyun oynuyor, Suudi Arabistan ülkedeki birliğe destek çıkarken BAE, güney Yemen’i yeniden devlet haline getirmeye çalışıyor.
BAHREYN HALKI, SUUDİ KÖKTENCİLİĞE DESTEK VERMEYEBİLİR
BAE’nin aynı zamanda İran ile de ilişkileri bulunuyor, İran’ın kayıt dışı ithalatının büyük bir kısmı BAE üzerinden gerçekleşiyor. Böylelikle Katar konusunda Suudi Arabistan’a destek çıkacak tek ülke olarak Bahreyn görünüyor. Ancak Suudi halka göre daha ileri görüşlü olan Bahreyn halkı, Suudi Arabistan’ın köktenciliğine destek vermeyebilir.
Sonuç itibarıyla Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Katar hamlesi daha çok bir resti andırıyor. Eğer hamle başarılı olursa Riyad, gücünü göstermiş ve müttefiklerini bir süre daha yanında tutmuş olacak. Ancak hamle başarısızlıkla sonuçlanırsa (ki öyle görünüyor), KİK dağılmaya başlayabilir.
BU DURUM KİMLER İÇİN FAYDALI?
Bu durumda en karlı çıkacak olan taraf şüphesiz İran olacak. Tahran rahat bir nefes alıp karşı atağa geçerek, Katar, Oman ve Kuveyt gibi Körfez ülkelerini kendi çatısı altına çekmeye çalışacak. Bu gruba Bahreyn dahi katılabilir.
KARLI ÇIKACAK OLAN BİR BAŞKA ÜLKE DE TÜRKİYE
Sputnik’e konuşan Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi'nden Şarkiyat Araştırmaları Merkezi Direktörü Vladimir Avatkov, “Ankara’nın Suudş Arabistan ile ilişkileri oldukça karmaşık ve bu durum, Ankara’ya Ortadoğu’daki konumunu güçlendirmesine engel oluyor. Dolayısıyla KİK, şimdiki şekliyle Türkiye’ye pek cazip gelmiyor ve Ankara, bağları zayıflatmak için ister istemez Katar ile işbirliğine gidiyor” ifadelerini kullandı.
RUSYA, BÖLGEDE GÜÇ VE ÇIKAR DENGESİ İSTİYOR
Öte yandan Rusya’nın, KİK’in dağılmasından pek karı olmayacak gibi görünüyor. Bu ülkenin her ne kadar Ortadoğu monarşileri ile karmaşık, İran gibi rakipleriyle de iyi ilişkileri olsa da, sonuç olarak Moskova, bölgede tüm tarafların pozisyonlarını güçlendirmek için Rusya’ya başvurabilecekleri bir güç ve çıkar dengesinin olmasını istiyor. Bu bakımdan Körfez ülkelerinin ve bunun da ötesinde Suudi Arabistan’ın bölgedeki oyundan çıkarılması ya dengeleri yok edecek, yada söz konusu dengeleri stabil bir üçgen şeklinden çıkarıp, sağlıksız bir Türkiye-İran ihtilafı şekline sokacak ki böyle bir durumda manevra yapma şansı çok daha düşük olacak. Bu nedenle Moskova, Prens Muhammed bin Selman’ın ‘aklını başına toplayıp’ Körfezi sallandırmaya bir son vermesini istiyor.
Güncellenme Tarihi : 6.7.2017 00:25