TEZİÇ : "TÜRBANIN FATURASINI YÖK'E ÇIKARMAYIN"
ANKARA - YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, ''örtünme biçimini yargılama makamlarının karara bağladığını, bunun faturasını YÖK'e çıkarmanın doğru olmadığını'' belirterek, ''Mahkeme kararları değişmedikçe bunlarla ilgili bir düzenleme yaparak bu kararları etkisiz hale getirecek yeni bir hukuki düzen yaratmaya çalışmak pek çok sorunu da beraberinde getirir'' dedi.
Teziç, düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türban ile ilgili bir soru üzerine Teziç, şunları söyledi:
''Örtünme biçimi yargılama makamlarının karara bağladığı bir konudur. YÖK olarak bu konuda mevcut hukuki yapıda mahkeme kararlarının uygulanmasını sağlamak zorundayız. Anayasa'nın 138. maddesi mahkeme kararlarının bağlayıcılığından söz ederken 'yasama, yürütme organlarını da bağlar' diyor. Bu bakımdan mahkeme içtihatları değişmedikçe, mahkeme kararları değişmedikçe bunlarla ilgili bir düzenleme yaparak bu kararları etkisiz hale getirecek yeni bir hukuki düzen yaratmaya çalışmak pek çok sorunu da beraberinde getirir. 20 yıldır tartışılan bir konuda parlamentodaki vasıflı çoğunluklar dahi niçin bir düzenlemeye gidemediler, sormak lazım? Konu Avrupa mahkemelerine taşındı. Oradan da gelen bir karar mekanizması var, uluslararası planda. Bunlar da sözleşmeler gibi bağlayıcı nitelikte. Bunları aşmak sanıldığı gibi kolay değil. Bunu Avrupa Mahkemesine taşıyanlar, ulusal mahkemeye taşıyanlar sonuçlarını gördüler. O sonuçları, hangi makamda olursa olsun kendilerini bu kararlarla bağlı hissetme yükümlülüğü vardır. Hukuk düzeni de budur.''
''Bundan sonraki dönemde YÖK'ün nasıl olacağına'' ilişkin soru üzerine Teziç, şöyle konuştu:
''Bundan sonra gelecek başkan arkadaşıma yön verici bir açıklama yapamam. Onun muhakkak kendi tercihleri olacak, kendine göre izleyeceği bir yol olacaktır. Ben görevimi yaparken Anayasa'nın, 2547 sayılı Kanun'un ve diğer ilgili mevzuatın çizdiği yetki sınırları içinde kalmaya özen gösterdim. Bir hukukçu olarak bunun benden beklenmesi olağan. Sınırı aşmamaya çalıştım, aşmadım da.''
10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in de bir hukukçu olduğuna işaret eden Teziç, ''Onunla sorunları çözerken ortak dili kullanmamızın getirdiği bir kolaylık da vardı ama bu demek değildir ki bundan sonra ortak dil bozulur. Böyle bir endişe de taşımıyorum. Çünkü kanunun, anayasanın getirdiği sorumlulukları bütün kamu görevlileri, görevlerini iyi yapabilmeleri için ister istemez uymak zorunda kalacaklardır'' dedi.