YUSUF ZİYA ERARSLAN
ANKARA - TTB tarafından hazırlanan, ''Sağlıkta Dönüşüm Programı, Halka, Hekimlere ve Sağlık Personeli'ne Ne Getiriyor?'' isimli raporda, Sağlık Bakanlığı'nın büyük bir iddiayla uygulamaya koyduğu programdaki asıl amacın, sağlığın özelleştirilmesi olduğu iddia ediliyor. Sağlıkta Dönüşüm Programı'nda yer alan tüm önerilerin geçmiş hükümetlerce de yıllarca gündeme getirildiğini belirten raporda, 'fırından yeni çıkarılmış' gibi gösterilen Aile Hekimliği Projesi'nin ise 10 yılı aşkın bir süredir konuşulduğu hatırlatıldı.
AK Parti'nin seçim bildirgesinde, ''Aile hekimlerine muayenehane açabilmeleri için devlet tarafından ucuz kredi verilecektir'' sözünün verildiğini ifade eden raporda, ''Bu durum AK Parti'nin seçim bildirgesini yazarken Dünya Bankası'na danıştığını düşündürmektedir. Çünkü uzun bir süredir Dünya Bankası ve onun artık bir yan kuruluşu haline gelen Dünya Sağlık Örgütü tüm ülkelere aile hekimliği modelini önermekte ve bunun için kredi sağlamaktadır'' denildi.
AK Parti Hükümeti ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın hastaları bir 'müşteri' gibi gördüğünü ve dolayısıyla sağlıkta 'parayı veren düdüğü çalar' döneminin başlatılmak istendiği ileri sürülen raporda daha sonra şöyle denildi: ''Bu nedenle Sağlık Bakanlığı yaygınlaştırılmış bir serbest piyasa düzenine aile hekimlerinin özel poliklinik ve muayenehanelerini süratle ekleme gayreti içindedir. Kısacası Dünya Bankası'ndan gelecek yeni bir kredi ile ülkemiz özel muayenehane ve poliklinik mezarlığına çevrilme aşamasındadır. Üstelik rekabete dayalı bu sistemde aile hekimlerimiz muayenehanelerini devlet desteği ile yani vatandaşın parası ile donatacak ve eğer amaçlarına ulaşabilirlerse bir kaç yıl içinde her adım başında muayenehaneleri, USG cihazları ve tomografileri ile özel hekimler, özel poliklinikler yani aile hekimliği sistemi ülkemizde yaygınlaştırılmış olacak''.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:41
