Yunanistan'da seri sarsıntı panği.. Santorini yanardağı harekete mi geçiyor
Santorini yanardağının yakınındaki deprem sürüsü Yunanistan'da acil toplantıya yol açtı..
28 Ocak 2025'ten bu yana Santorini zirvesi yakınlarında 3.0 büyüklüğe kadar ulaşan 130'dan fazla deprem tespit edilmesi, Daimi Bilimsel İzleme Komitesi'nin olası volkanik riskleri değerlendirmek üzere acil bir hükümet toplantısı düzenlemesine yol açtı.
Yunan yetkililer, volkanik sistemin kuzey kesimindeki merkezi Kameni fayı boyunca Santorini zirvesinde sismik aktivitede artış tespit edilmesinin ardından 29 Ocak'ta Daimi Bilimsel İzleme Komitesi'ni acil toplantıya çağırdı.
28 Ocak'tan bu yana Santorini'nin kuzeydoğusunda en büyüğü M3.0'a ulaşan 130'dan fazla deprem kaydedildi. Bilim insanları, aktivitenin magma hareketiyle mi yoksa bölgesel tektoniklerle mi ilişkili olduğunu belirlemek için verileri analiz ediyor.
Nüfus tahminleri, yanardağın 5 km (3,1 mil) çevresinde 5.176 kişinin, 10 km (6,2 mil) çevresinde 12.266 kişinin ve 100 km (62,1 mil) çevresinde 67.468 kişinin yaşadığını gösteriyor; bu da sürekli izleme ve hazırlık önlemlerinin önemini gösteriyor.
Yunan Volkanik Arkının Daimi Bilimsel İzleme Komitesi'ne göre, depremler Santorini'nin yaklaşık 25 km (15,5 mil) kuzeydoğusunda yoğunlaşmış olup, derinlikleri 25 km ile 5 km (15,5 mil ile 3,1 mil) arasında değişmektedir. Depremler kuzey Santorini'de, özellikle Oia'da en güçlüydü.
Sürünün konumu, Santorini'nin sadece 6,5 km (4 mil) kuzeydoğusunda bulunan Kolumbos denizaltı yanardağının olası katılımını düşündürmektedir. Kolumbos, daha büyük Santorini volkanik kompleksinin bir parçasıdır ve piroklastik akışlar, tsunamiler ve gaz emisyonları nedeniyle önemli hasara ve ölümlere neden olan 1650'deki büyük patlamasıyla bilinir.
Volkan, hidrotermal aktivite ve periyodik sismik sürülerle aktifliğini sürdürüyor ve bu da onu bölgede izleme için önemli bir odak noktası haline getiriyor. Sismikliğin Kolumbos ve Kameni fay sistemleri boyunca tektonik stresten mi yoksa daha derin magmatik süreçlerden mi kaynaklandığını belirlemek için araştırmalar devam ediyor.
Uzmanlar, mevcut durumun yakın gözlem gerektirdiğini öne sürüyor. Yüzeyde hiçbir değişiklik tespit edilmemiş olsa da, gerçek zamanlı jeofizik izleme, magmanın derinlikte birikip birikmediğini belirlemeye yardımcı olacaktır.
İklim Krizi ve Sivil Koruma Bakanı Vasilis Kikilias başkanlığındaki acil durum toplantısına kilit hükümet yetkilileri, bilim insanları ve acil durum müdahalecileri katıldı. Katılımcılar arasında Doğal Afet Rehabilitasyonu Bakan Yardımcısı Christos Triantopoulos, Sivil Koruma Genel Sekreteri Vasilios Papageorgiou, Thira Belediye Başkanı Nikolaos Zorzos ve Jeodinamik Enstitüsü ve Santorini Yanardağı Çalışma ve İzleme Enstitüsü'nden (ISMOSAV) jeologlar vardı.
Acil durum planlarının güncellenmesi ve Santorini'nin sivil koruma mekanizmasının hazırlanması konuları görüşüldü.
Yetkililer, "Adanın özel jeolojik, jeomorfolojik ve sosyoekonomik özelliklerini dikkate alarak, Santorini'deki sivil koruma mekanizmasını daha iyi hazırlamak amaçlanıyor" dedi.
Hükümet, 14 ay süren ancak patlamayla sonuçlanmayan 2011-2012 yanardağ kriziyle benzerlikler taşıdığını hatırlatarak izleme protokollerini devreye soktu.
2011-2012 olayı sırasında, Santorini zirvesinin altındaki sığ bir magma girişi yaygın sismikliğe, Nea ve Palea Kameni kaplıcalarında artan gaz çıkışına ve kalderanın 12 cm (4,7 inç) yatay genişlemesine neden oldu. Bu olay bir patlamaya yol açmadı ancak yetkilileri izleme ağlarını ve acil müdahale planlarını güçlendirmeye yöneltti.
Sismologlar ve volkanologlar GPS istasyonlarından, termal görüntülemeden, gaz emisyonlarından ve sismik kayıtlardan gelen verileri sürekli olarak değerlendiriyorlar. İklim Krizi ve Sivil Koruma Bakanlığı, şu anda acil bir risk bulunmadığını ancak sakinlere ve turistlere resmi kaynaklar aracılığıyla bilgilendirilmelerini tavsiye ediyor.
Helenik Volkanik Ark'ın bir parçası olan Santorini, birden fazla kalderanın kestiği üst üste binen kalkan volkanlarından oluşan karmaşık bir volkanik yapıdır. Kaldera kenarı 367 m (1 204 fit) yüksekliğe kadar yükselir ve koyun ortasındaki aktif bir volkanik adayı çevreler.
Adanın volkanik aktivite açısından uzun bir geçmişi vardır ve son 400.000 yılda büyük patlamalar meydana gelmiştir. En genç kaldera yaklaşık 3.600 yıl önce insanlık tarihinin en önemli volkanik olaylarından biri olan Minos patlaması sırasında oluşmuştur. Minos sonrası aktivite Nea Kameni ve Palea Kameni'dekiler de dahil olmak üzere lav kubbelerinin oluşumuyla sonuçlanmıştır.
Santorini'nin son doğrulanmış patlaması 1950'de gerçekleşti ve küçük bir lav kubbesi ve patlayıcı aktivite üretti. Önceki patlamalar 1939'dan 1941'e, 1928'den 1925'e 1926'ya ve 1866'dan 1870'e kadar gerçekleşti ve volkanik patlama indeksleri (VEI) 2 ila 4'tü. VEI 7 olarak tahmin edilen en güçlü kaydedilen patlama MÖ 1610 civarında gerçekleşti.
Bölgenin volkanik aktivitesi, Afrika Plakasının Avrasya Plakasının altına girmesiyle tetikleniyor ve ada 25 km'den (15,5 mil) daha kalın bir kıta kabuğunun üzerinde yer alıyor. Santorini'nin 6,5 km (4 mil) kuzeydoğusunda bulunan aktif bir denizaltı yanardağı olan Kolumbos, olası su altı patlamaları için önemli bir çalışma alanı olmaya devam ediyor.
