Bakan'dan organ nakli yorumu: "Yanlışsa karşılığı olur"
ANKARA - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, yüz, kol ve bacak nakilleriyle ilgili olarak, ''Bir yanlış yapılmış olsa herhangi bir yerde, bu mutlaka karşılığını bulur'' dedi.
Akdağ, Sağlık Bakanlığına gelişinde, bugün yapılacak Kompozit Doku Nakli Bilim Kurulu ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Organ nakliyle ilgili olarak, bu işin kurallarını koyma anlamında bilimsel ve etik komisyon oluşturduklarını hatırlatan Akdağ, bu komisyonun Türkiye'de konuyla ilgilenen bilim insanlarından oluştuğuna dikkati çekti.
Komisyonda sadece nakil yapan cerrahlardan değil, etik alanındaki uzmanların da yer aldığını vurgulayan Akdağ, bu uzmanlardan oluşan kurulun, daha önce bir yönerge hazırladığını anımsattı.
Bu yönerge çerçevesinde üniversitelerin, bu işleri yapabileceğini, üniversitelere belli sorumluluklar verildiğini anlatan Akdağ, şunları kaydetti:
''Her üniversite, üniversite diyorum ya da eğitim hastaneleri, özel sektöre bunu yaptırmayı düşünmüyoruz tam yerleşmeden önce, her üniversite bir konsey oluşturuyor. Bir bilimsel etik konseyi oluşturuyor. O konseyin dışında da 8-10 kişiden oluşan uzmanlar var ve bir karar alıyorlar. Akdeniz ve Hacettepe'deki nakiller için süreç de böyle işledi. Daha sonra bu komisyonların aldığı kararlar sonucunda üniversitelerin yaptığı nakiller rapor haline getiriliyor, Bakanlığımıza bugünkü toplanacak kurulda değerlendirilmesi için sunuluyor.''
Kurulun yılda iki defa toplanmasını düşündüklerini, ancak yapılan nakillerin kamuoyunda önemli bir hassasiyet oluştuğu için kurul toplantısını erkene aldıklarını dile getiren Akdağ, ''Kurul, her iki üniversitenin ön raporlarını değerlendirecek. Bir tek toplantıyla kamuoyuna detaylı bir şey söylemek mümkün olmayabilir'' diye konuştu.
Bu meselenin birkaç boyutunun bulunduğunu, en önemli boyutun bu organların nakledildiği kişiler ve aileler olduğunu ifade eden Akdağ, şöyle dedi:
''Bir defa onları korumamız lazım. Niçin yapıyoruz, bu işleri- Bu insanların hayat kalitesi yükselsin diye. Herkesin üzerindeki bir vazife. Bu işlemleri gerçekleştirenlerin de hem de değerli medyamızın bir görevi. Bu işlerde vatandaşın üzerine çok itina etmek gerekir. Nakil için organ ya da dokuları bağışlayan aileler ya da kişilerin hatırasına, onların bugünkü taleplerine itina etmek gerekir.''
-Nakil yapan uzmanlar arasında rekabet iddiaları-
Akdağ, bir gazetecinin, ''Nakilleri yapan uzmanlar arasındaki rekabet iddialarını'' hatırlatması üzerine de şunları söyledi:
''Benim şahsi düşüncem;, bu komisyonlar etik açıdan da bu meseleleri değerlendirecek. Tek tek kişilerin düşüncelerini alarak bunları polemik konusu haline getirirsek, Türkiye'de yeni yeni gelişmeye başlamış olan organ nakli konusunda vericiler tarafındaki arzuyu azaltabiliriz. Bu iş hususunda bilim insanlarımızın, üniversitelerimizin ciddi moral motivasyon kazandığını biliyoruz. Polemikler, moral ve motivasyonu geriye atabilir. İtina etmemiz lazım.
Şundan herkes emin olmalıdır; bir yanlış yapılmış olsa herhangi bir yerde, bu mutlaka karşılığını bulur. Ama bir yanlış yapılmış diye de işin başında ön yargılı davranmak asla doğru olmaz. Hele bu meseleyi günlük polemiğin konusu haline getirmek, bir tarafı masanın bir yanına alıp karşı çıkanları da bir yanına alarak günlük tartışmaların içine almak yararlı olmayacaktır. Bilim konuşurken, kurul ve komisyonlar halinde konuşalım.''
Akdağ, operasyonun riskler saptanmadan yapıldığı iddialarıyla ilgili de şunları söyledi:
''Unutmayalım ki Akdeniz'deki nakilde de bir bacak geri alınmak zorunda kalındı. Dolayısıyla ben bu mesele hususunda diyorum ki: Bize bilim insanlarının, sadece cerrahları kastetmiyorum konuyla ilgili bütün bilim insanlarının, işin etik tarafı da ve hukuk tarafı da dahil olmak üzere söylediklerine kulak vermek üzere bekleyelim ve bakalım bunlar ne söyleyecekler- Bu toplantıları bunun için yapıyoruz.''
Kurul toplantısının söz konusu nakillerden önce yapılıp yapılamayacağıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Akdağ, şöyle dedi:
''Nakillerden önce Bakanlığın kurulu karar vermiyor. Öyle bir usulü yok bu işin. Hiçbir organ naklinde öyle yapmıyoruz. Bu kurullar etik ya da bilimsel Bakanlık kurulları, olayın genel kurallarını ortaya koyuyor. Onlar bu kuralları koydular, zamanında. Bir yönerge hazırlandı. Üniversitelerimizin bu yönerge çerçevesinde bu hizmetleri vermiş olmasını bekliyoruz. İşin kuralı gereği kendi komisyonlarıyla konseyleriyle bu kararı verir. Yaptıkları işler de daha sonra Bakanlığa, bu kurula geliyor.''
Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 19:52