KAYNAK : Haber Vitrini
ADNAN BEKTAŞ
ADANA - Kanserin oluşumunda, beslenme alışkanlıklarının etkisinin yüzde 30 ile 70 arasında değiştiğini belirten uzmanlar, besin seçiminin bu doğrultuda yapılması gerektiğini bildirdi.
Diyetle alınan posa miktarının yetersiz olmasının kolon kanseri başta olmak üzere pek çok kanser türünün oluşumunda önemli bir rolü bulunduğunu kaydeden uzmanlar, bu sebeple diyet posasının kaynağı olan sebze ve meyvelerin, kuru baklagillerin, kepekli tahıl ürünlerinin bol miktarda tüketilmesini önerdi.
Günlük beslenmede diyetle alınan katkı maddelerinin miktarları ve türlerinin, kanserin oluşumunda önemli bir yeri bulunduğunu belirten uzmanlar, "Etlerin korunmasında kullanılan nitrit ve nitrat tuzları, doğal veya sentetik antioksidantlar, renk vericiler, zayıflama ve diabet diyetlerinde kullanılan yapay tatlandırıcılar, dikkatli kullanılması gereken katkı maddeleridir" dedi.
Özellikle bulgur, mısır, yer fıstığı ve diğer yağlı tohumlarda üreyen küfler ve onların toksinlerinin de kansere neden olduğunu vurgulayan uzmanlar, bu besinlerin üretiminde neme ve sıcaklığa dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
KIZARTMA TÜRÜ YİYECEKLERDEN UZAK DURUN
Uzmanlar, kızartma, kavurma, tütsüleme gibi bazı pişirme yöntemlerinin kansere neden olduğunu özellikle protein içeriği yüksek besinlerin kızartılması veya tütsülenmesinin kanserin öncüsü olan kimyasal bileşiklerin oluşumunda etkin rol aldığını ifade ederek, bu sebeple yiyecekleri hazırlarken en sağlıklı pişirme yöntemleri olan haşlama, fırında pişirme veya ızgaranın tercih edilmesini önerdi.
Alkol ve sigaranın kanserin en önemli sebeplerinden ikisini oluşturduğunu, şişmanlığın ise kanserin ortaya çıkmasını kolaylaştıran etkenlerden biri olduğuna işaret eden uzmanlar, "Şişmanlık ile özellikle meme ve endormetrial kanseri riski artmaktadır, var olan kolon, prostat, rektum, böbrek ve seviks kanser türleri daha hızlı gelişmektedir. Bu sebeple vücut ağırlığının korunması şarttır" açıklamasında bulundu.
Uzmanlar, ayrıca diyetle fazla miktarda alınan hayvansal kaynaklı protein ve yağın da meme, uterus, kolon kanseri gibi bazı kanser türlerinin ortaya çıkmasında önemli bir etken olduğunu kaydetti.
Antioksidant vitaminler olarak bilinen A, C ve E vitaminlerinin yetersiz miktarlarda alınmasının da kanser nedeni olduğunu söyleyen uzmanlar şunları belirtti:
"Bu vitaminler kansere neden olan bileşiklerin oluşumunu engelleyebilmektedir. Bunun yanında riboflavin, kolin, pantotenik asit, tiamin vitaminleri ile çinko, selenyum, nikel, iyot, molibden.demir ve magnezyum minerallerini yeterli miktarlarda alınması kanserin önlenmesi için gereklidir. İnek sütünün kanseri engelleyici etkisi de son bilimsel çalışmalarla ortaya konmaktadır."
UYULMASI GEREKEN KURALLAR
Uzmanlar, kanser riskini azaltmak için beslenmede dikkat edilmesi gereken noktaları da şöyle özetledi:
- İdeal vücut ağırlığınızı koruyunuz
- Diyetinizle aldığınız hayvansal kaynaklı yağı ve proteini azaltın. Et yemeklerini hazırlarken yağsız sığır,dana ve kuzu etini tercih edin ve görünür yağı temizleyin; tavuk ve hindiyi derisiz tüketin; az yağlı et ürünlerini kullanın; balık ve kabuklu deniz ürünlerini daha sık tüketiniz.
- Yiyeceklerinizi hazırlarken kızartma, kavurma veya tütsüleme yerine ızgara, fırında pişirme veya haşlama gibi yöntemleri kullanınız.
- Günde 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketin. Antioksidant vitamin ve minerallerin kaynağı olan ıspanak, karnabahar, lahana, brocolli, brüksel lahanası, havuç, domates, kırmızı-yeşil biber ve turunçgilleri bol miktarda tüketin.
- Kuru baklagilleri ve yağlı tohumları daha sık tüketin.
- Yemekleriniz hazırlarken sarımsak, soğan, arpacık soğanı, nane, maydanoz gibi besinleri eklemeyi ihmal etmeyin.
- Süt ve süt ürünlerini satın alırken daha düşük yağlı ürünleri tercih edin; yoğurt tercihinizi probiyotik yoğurt olan LC1'den yana kullanırsanız kolon kanseri riskini azaltmış olursunuz.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:06