Spor
  • 9.2.2009 15:22

ERDAL HEM FENER'İ HEM G.SARAY'I BOMBALADI

Star Tv’de Futbolig programında Uğur Önver’in sorularını yanıtlayan Erdal Keser Galatasaray ve Fenerbahçe’yi bombaladı.

Keser, teknik direktör Skibbe için, bu kadar işine karışılmasına rağmen görevine devam etmesine ‘karakter’ meselesi derken, Feldkamp’ın kendisine yapılanı şimdi Skibbe’ye yaparak felsefesine ihanet ettiğini ve Başkan Adnan Polat’a da kırgın olduğunu da söyledi. Erdal Keser ayrıca Fenerbahçe ve Aragones’i de eleştirerek “Bu oyun sisteminde değil Güiza, Fernando Torres gelse gol atamaz. Aragones’i getirip bu kadar eleştiri oklarına maruz kalamaya değer miydi ?” açıklamasıyla şimşekleri üzerine çekti.

İşte olay röportajın tamamı:

Uğur Önver : Hocam sizi uzun zamandır görmüyoruz neler yapıyorsunuz özledik sizi.

Erdal Keser: Teşekkür ederim bende sizleri özledim.Türkiye’yi ve Galatasaray taraftarlarını özlüyorum.Türk futbolunu da özlüyorum.Almanya’dayım orda futbolla ilgileniyorum.Onları ilerde daha detaylı olarak anlatma imkanım olacak.

U.Ö: Hocalık filan yapıyor musunuz?
E.K: Bu ara yapmıyorum.

U.Ö: Galatasaray’ı takip ediyor musunuz?
E.K: Galatasaray’ı ve Türkiye ligini her hafta takip ediyorum.Ligde ki renkli gidişatından herkes gibi bende çok memnunum güzel bir çekişme var.Hem yukarda alt taraf biraz daha kopmuş durumda.Şampiyonluk yarışı çok enteresan gidiyor.

U.Ö: Michael Skibbe ve ekibini nasıl buluyorsunuz nasıl gidiyor?
E.K: Ekibi derken zaten Skibbe kaldı tek yardımcıları görevinden uzaklaştırıldı. Fakat takım iyi durumda Avrupa kupalarında devam ediyor ve kadrosu çok iyi zaten bu kadroyla da böyle bir pozisyonda olmakta gerekiyor.Takım oyunu sergilediği futbol güzel.

U.Ö: Hocam ilk önce skibbe gönderildi sonra Feldkamp getirildi ve Sikibbe hala yerinde oturuyor nasıl değerlendiriyorsunuz?
E.K: Kendisi öyle görüyorsa sorun yok. Bir gerçek var ki bir teknik direktöründe değerleri vardır.İşine ne kadar karışılmasına ister bu kendisine bağlıdır. Kişiliğine özelliğine bağlıdır. Kişilik meselesi. Bu yönetimde zaten böyle birini burada istediğinden dolayı iki taraf iyi anlaşıyor bunları da göz önünde bulundurursak her şey iyi gidiyor.

U.Ö: Hocam size böyle bir şey yapılsaydı sizin tepkiniz ne olurdu?
E.K: Sadece ben değil herkes içinde geçerli kime yapılmış olsaydı bu kadar rahat davranamazlardı. İşine karıştırılmasını isteyen antrenörler de olduğunu pek sanmıyorum iyice bir araştırmak gerekir böyle birini bulabilmek için.

U.Ö: Peki neden Feldkamp böyle üzerinde duruluyor ısrar ediliyor geri çağırılıyor?
E.K: Feldkampı biliyorsunuz 1990’lı yıllarda benimde antrenörlüğümü yapmıştı.İyi bir zaman geçirdik.Feldkamp bir danışman olarak görülmüştür.Feldkamp tabi işine karışıldığından dolayı ayrıldı takımdan.Şimdi ise kendi geldi bir başkasının işine karışması gibi durum var.Bu nasıl bir şıktır tabi bunu daha iyi değerlendirmek lazım.Sonuçta bugünün futbolunda her şey olabiliyor.Bu futbolcularla çok iyi yerlere geleceğini zannediyorum.

U.Ö: Hocam bütün Galatasaraylılar merak ediyor başkan Adnan Polat ile dargın mısınız?
E.K: Benim başkan Adnan Polat ve yardımcısı Adnan Sezgin ile çok iyi günlerim olmuştur. Futbolculuk dönemimde olsun geldikleri ilk dönemde olsun çok güzel dönemlerimiz olmuştur. Kişisel olarak birbirimizi sayarız. Galatasaraylı olarak da kendilerini sayıyorum. Ama eski dostluğumuz biraz zedelenmiştir diyebilirim.

U.Ö: Biraz kırgınsınız sanırım?
E.K: Yani kırgınlık derken benim söylediğim konulardandır. Herkesin bir görevi olmalıdır eğer teknik direktörün işine saygı duymak lazım ve onu da sonuna kadar desteklemek gerekir. Biz orda şampiyon olmuş bir takımın teknik heyeti olarak gelindikten sonra hemen bir iki ay içinde bir takım olaylar hemen bizim üstümüze yıkılıyorsa demek ki orda bazı şeyler iyi gitmemiştir. Söyleyebilirim Ümit kardeşimize Edwin Boekamp da yapılmıştır. Bunlar etik değildir ve şunları söyleyebilirim ki böyle olaylar bugüne kadar Galatasaray’da yapılmamıştır. Bu olayların Galatasaray’da olması beni üzmüştür. Bizden sonra gelen arkadaşlarımız içinde doğru olmamıştır onlar içinde üzgünüm. Kırgın ve üzgün olduğumu söyleyebilirim.

U.Ö: Bir gün tekrar Galatasaray’a dönmek ister misiniz?
E.K: O bir kesin yani gidişat bellidir herkesin bir hedefi vardır bir gün Galatasay’la ilgili bir görevde olmaktan memnuniyet duyarım.

U:Ö: Teknik direktör?
E.K: Bazı değişik pozisyonlarda olabilir biliyorsunuz benim yapım daha değişik yönlere de gidebilir.Bu sorumluluklardan yönetim sorumluluklarına kadar uzanabilecek bir durum.Ve bu yüzden ben Galatasaray’da ileriye dönük her görevde olabileceğimi düşünebiliyorum.

U.Ö: Sizden sonra alınan isimleri nasıl değerlendiriyorsunuz hocam transferleri?
E.K: Transferler çok müthiş transferler bizim zamanımızda bir transfer için yalvarırdık bize en fazla bir oyuncu imkanı sağlanmıştı maddi durumlar o zaman yoktu. Ama hemen ardından maddi durumlar nasıl bir anda düzelebildi transferler yapılabildi bu da başka bir sorudur.Önemli olan Galatasaray’ın iyi bir durumda olması kişisel olaylar gerçekten ikinci planda.Galatasaray iyi transferler yaptı bunlar gerçek iyi futbolculara sahip bununla beraber ileriye dönük başarıların geleceğine eminim.

U.Ö: Hocam takımda kaptanlık problemi var biliyorsunuz Arda ben kaptan olmam dedi ben bekliyordum bana verilmedi dedi Sabri aynı şekilde mevcut kaptanlarda kırmızı kart görüyor böyle bir problem var siz iyi tanıyorsunuz futbolcuları sizce nedir problem veya bir problem midir?
E.K:Kaptanlık önemli bir şeydir Galatasaray’da kaptan olmakta çok önemlidir. Kaptan olacak kişinin olgun olması olanları iyi takip etmesi heyete karşı yönetime karşı takımı iyi temsil etmelidir.Bu aslında takımın içinde oluşur yani aslında tam adını koymak gerekir x kişidir diye hep yarım yamalak çözümler getiriliyorsa sorun ordadır.Yetki verildiği zaman kaptanlığı yapacak çok kaliteli futbolcular var Ayhan’da zaten onların başında geliyor.

U.Ö: Başka kim?
E.K: Başka şekilde yani benim takım içinde gördüğüm yapısından ve karakterinde en uygunu Ayhan gözüküyor.

U.Ö: Hocam rakipleri de sorayım ve bitirelim. Rakipleri nasıl buluyorsunuz Fenerbahçe’yi mesela?
E.K: Bu aralar gerçekten onlarında bocalama döneminde olduğunu görüyoruz.Onların sistemi oturmamış gibi gözüküyor.Zor günler geçiriyorlar ama onlarında kadrosunun iyi olduğu bir gerçek.

U.Ö: Aragones’i nasıl değerlendiriyorsunuz?
E.K: Yani bir sene önce Feldkamp dönemindeki problemlerden böyle şeyler getirince insan bilmesi lazım eğer iyi gitmese hemen getirecekler çok yaşlıydı şeydi bunları iyi düşünmek lazım önceden ama bir taraftan bakıyorsunuz Avrupa şampiyonluğu yapmış bir ülkenin başarılı bir antrenörü futbol bilgisi de tabi ki var ama bu konuda daha esnek davranmaları gerekebilirdi.

U.Ö: Yanlış tercih miydi sizce?
E.K: Onu demek zor olur ama bu kadar oklara hedef olmak akıl işi değildi.

U.Ö: Gerek var mıydı diyorsunuz?
E.K: Çok fazla ama bunu Fenerbahçeliler değerlendirmeli kendileri zaten daha iyi değerlendiriyorlar bu aralar.

U.Ö: Hocam bir de Güiza’yı soracağım çok eleştiriliyor doğru dürüst gol atamıyor?
E.K: Öyle pozisyonda tek bırakılmış bir santrafor olarak kimse hiçbir futbolcudan beklemesin mümkün değil o oyun sisteminde Güiza’nın başarılı olması mümkün değil şöyle diyelim oraya kimi koyarsak koyalım tek başına başarılı mümkün değil Fernando Torres’i koysak bile bu mümkün değil.Bir sistem değişikliği ile Güiza’dan çok fazla şey elde edilebilir.

U.Ö: Hocam birde Beşiktaş’ı soracağım Mustafa Denizli ile bir çıkış yakalamaya çalışıyorlar?
E:K: Orda da bir geçim zamanı var Mustafa hoca gelince bir değişim yapma zamanı onlarında takımı iyi forvetleri iyi orda iyi bir bütünleşme var.Ben en son hocayı da dinledim toplu hücum ve defans yapmak istiyor.Başardığı takdirde elindeki kadro mükemmel bir kadro o da şampiyonluğa oynayacak bir kadroya sahip.

U.Ö: Yusuf’u nasıl değerlendireceksiniz?
E.K: Yusuf zaten kaliteli bir futbolcu Türk futboluna gereken faydalı bir futbolcu o geldikten sonra takımda bir hareketlenme oldu orta sahada sorumluluk alıyor.İyi bir transfer olarak değerlendiriyorum.

U.Ö: Hocam son olarak Trabzon’u ve Sivas’ı soracağım onlarda çok iddialı bu sene Sivas’tan başlayarak Trabzon’u da değerlendirir misiniz?
E.K: Ben tüm futbol severler gibi Türkiye’de keşke İstanbul takımlarının dışında bir takım şampiyon olsa da artık daha değişik renkler gelse tabi ben Galatasaray’ın olmasını istiyorum ama Türk futbolu açısından Sivas Trabzon gibi takımlarımız şampiyon olabilseler ve onlarda iyi futbol oynuyorlar. 2 senedir en üst düzeyde top oynayan Sivas’a ve teknik direktörü Bülent Hocayı tebrik etmek lazım ve inşallah böyle devam eder.

U.Ö: Siz şuan bu takımın başında olsaydınız transfer istemiydiniz bu takıma?
E.K: Her antrenör her zaman transfer isteyebilir ama tabi buradaki Galatasaray’da istenecek sadece kanatlarda olabilir oda sadece güçlendirici olarak ama normal bu mevcut kadro her başarıya layıktır ve her başarıya imza atabilir.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 01:21

İLGİLİ HABERLER