KAYNAK : Haber Vitrini
Yazar Ahmet Altan, Milliyet’in manşetten yayımladığı Almanya’daki konuşmasının baştan sona yalan olduğunu iddia ediyor. Ancak Milliyet Gazetesi hiçbir haberi, doğruluğunu teyit etmeden yayımlamaz. Ayrıca Altan’ın iddia ettiği gibi Milliyet’in, kendisiyle hiçbir sorunu yoktur.
Nitekim bu haber de hazırlanırken, o toplantıda Ahmet Altan’ın konuşmasını dinleyen kişilerin görüşlerine başvuruldu. Görüşlerini aldığımız kişilerin hepsi Ahmet Altan’ın paneldeki sözlerini doğrulayıp bu konuşmadan duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.
İşte Ahmet Altan’ın sözlerini "o salonda" dinleyenlerden bazılarının söyledikleri:
• Paneli düzenleyen Frankfurt Türk - Alman Kulübü Başkanı Dr. Emin Cezayirli: Yönetim Kurulu olarak Altan’ı protesto etme kararı aldık.
• Frankfurt Güncel Gazetesi sahibi Sevil Öztürk: "Milliyet’in yazdıklarının hepsi doğru. Neden şimdi inkâr ediyor? Konuşmasında Türkleri çok küçülttüğünü hissettim..." Ahmet Altan, ‘4.3 milyon kilometrekare toprağımız vardı, yitirdik’ dedi. Pastırmalı yumurta konusu üzerinde durdu, Türk erkeklerinin başka özelliği yokmuş gibi. Bu konuyu üst üste gündeme getirdi, Türk kültürüyle özdeşleştirdi. Sözleri dalga geçer gibiydi. ‘Almanlar’ın Mozart’ı Goethe’si var, bizim pastırmalı yumurtamız var’ dedi. Avrupa uyum yasaları 15 yıl önce çıksaydı, 30 bin kişinin ölmemiş olacağını söyledi. Milliyet’te yayımlanan sözler Ahmet Altan tarafından söylenmiştir. Zaten söylediklerini en az 100 kişi duydu. Türk erkeklerine ‘ahmak’ dedi."
• Frankfurt Türk - Alman Kulübü eski yöneticisi Abdullah Eldilekli: "Kültür ve erkekler konusundaki konuşmaları algılamaya bağlı. Bazen deriz ya, ‘Biz erkekler ne kadar aptalız’ gibisinden. O anlamda söyledi ‘Türk erkekleri ahmak’ diye.
• Paneli yöneten Deutsche Welle Türkçe yayın servisinden Baha Güngör: "Çok üzüldüm ve kızdım. Altan’ı boykot etmek için, toplantı sonrası verilen yemeğe katılmadım."
• Avrupa Türkiye Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Sultan Can Atıcı: "Altan, Türk erkeklerinin ahmak olduğunu söyledi. Sadece erkeklere değil, kadınlara da hakaret etti. Lozan konusunda bizim övünülecek değil, komik bir anlaşma yaptığımızı söyledi. Cumhuriyet’i yerdi, Osmanlı’yı övdü. Osmanlı zamanında sanki Türkler, Kürtler ve Aleviler daha iyi yaşıyorlarmış gibi bir hava yarattı. Bu bence söylediklerinin en kötüsüydü. ‘Devletin girdiği her yerde kan var’ gibi sözler etti. Söyledikleri bana çok ağır geldi ama misafir olduğu için sustum. Aslında daha da ileri gidecekti, askere bile çatacaktı ama onlardan korktuğu için ileri gidemedi. ‘Ordu hakkında konuşmak istemiyorum onlar beni mahkemeye veriyor’ dedi."
‘10’da birini ben söylesem Türkler düşman olurdu’
Avrupa Parlamentosu Milletvekili Ozan Ceyhun: "Milliyet gazetesindeki haberi gördüm. Çok detaya girmek istemem ama o paneli izleyip o haberi yazanı suçlamak doğru olmaz. O toplantıda o haberi yazacak malzeme vardı. Ahmet Altan’ın yaptığı konuşma öyle yorumlanmaya müsait. Ahmet Altan öyle değerlendirmiyorsa onu bilemem. Ancak o gazeteciyi suçlamak yanlış olur. Konuşmayı yapan buna olanak sundu. Ahmet Altan sonradan bunları kastetmedim diyebilir ancak haberi yazan kişinin bence hiç günahı yok.
Konuşmayı dinleyince benim de ilk tepkim şöyle oldu. O derneğin Başkanı Emin Cezayirli var, onunla da konuşabilirsiniz. Emin Bey’e şöyle dedim: "Bu konuşmaların 10’da birini ben yapsam Almanya’daki bütün Türkler bana düşman olurdu. Edebiyatçılara ne kadar geniş olanak sunuyorsunuz..." O anlamda bu konuşma müsaitti böyle bir habere.
‘Çok kalitesiz konuşmaydı’
İçimden "Bu konuşmayı dinlemek zorunda değilim" diye de düşündüm. Aslında şöyle dedi, böyle dedinin ötesinde çok kalitesiz bir konuşmaydı. Almanya’da yaşayan Türkleri bilmeyen, tanımayan, onları oldukça "aptal" yerine koyan, onlara işte iki saat bir şeyler sunup bir an önce buradan gideyim diyen bir konuşma tarzıydı. Tabii o arada radikal açıklamalar oldu.
Yani oradaki gazeteci arkadaş için malzeme vardı dersem yalan olmaz."
(Milliyet)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:15