Gündem
  • 3.10.2012 15:26

'Onların arasına kolay kolay fitne giremez!..'

Bakan Bağış, katıldığı kongrede gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Dilhun GENÇDAL -Uğur CAN/İSTANBUL, (DHA)  AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "(Başbakan'ın kongre konuşması-AB vurgusu) Sayın Başbakanımız, Avrupa'daki bazı dar vizyonlu siyasilere tepki olarak, Türkiye'yi engelleyebileceklerini zannedenlere tepki olarak, belki Avrupa Birliği kelimelerini çok fazla kullanmamış olabilir" dedi.

Bakan Bağış, "Tayyip Erdoğan ile Abdullah Gül arasına nifak sokmaya çalışan çevreler, hep olmuştur. Her seferinde sükutu hayale uğramalarına rağmen, bir türlü gerekli mesajı alamamışlardır" diye konuştu.

Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Barış İçin Bilim Uluslararası Konferansı"na katılan Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bilimin barış için olması gerektiğinin altını çizerek, "Bilimin meyveleri olan buluşlar, genelde insanlığın faydası için tasavvur edildi. Ancak uzak ve yakın tarihe bakıldığında, bilimin zalimlerin ellerinde insanlığın felaketine de yol açtığı görüldü. Bunu Hiroşima'da, Çernobil'de insanlık gördü. Kendi halkına karşı kimyasal silah kullanan zalim liderlerin davranışlarını da gördü. Ne acıdır Suriye'de kendi halkını bombalayan, kendi şehirlerini taratan liderler var" dedi.

BAŞBAKANIN KONUŞMASINI BİR KEZ DAHA GÖZDEN GEÇİRİN

Konferansın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti 4. Olağan Kongresi'nde AB sürecine vurgu yapmadığı ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün TBMM'nin açılışında yaptığı konuşmada vurgu yaptığı yönündeki değerlendirmeler sorulunca Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.

Bağış, Başbakan'ın konuşmasının içinde yer alan ve ayrıca dağıtılan 63 maddelik AK Parti manifestosu iyice incelendiğinde, kongrede verilen mesajların ağırlıkla AB reformlarına ayrıldığının görüleceğini kaydederek, şöyle konuştu:

"Bahsedilen konular, AB sürecinde atılan adımların ne kadar önemli olduğunu ve bundan sonraki süreçte de ne kadar önemli adımların atılacağını göstermektedir. Sayın Başbakanımız, Avrupa'daki bazı dar vizyonlu siyasilere tepki olarak, Türkiye'yi engelleyebileceklerini zannedenlere tepki olarak, belki Avrupa Birliği kelimelerini çok fazla kullanmamış olabilir. Ama konuşmasında Türkiye'nin 2023 vizyonuna yönelik söylemleri, 2071'e yönelik hedefleri Sayın Başbakanımızın Türkiye'nin Avrupa Birliği standartları üzerine de çıkmış, son derece müreffeh, demokratik, şeffaf, saygın bir ülke olması için atılacak adımları sıralamıştır. O 63 maddeye bakarsanız, neredeyse tamamı, Avrupa Birliği müktesebatı çerçevesinde atılacak adımlarla alakalıdır. Türkiye'nin daha da demokratikleşmesi, Türkiye'de farklı dil ve lehçelerde kamusal hizmetlerin verilebilmesi, tercüme hizmetlerinin sunulabilmesi, sivil toplumun güçlenmesi, Türk ekonomisinin daha çağdaş noktaya gelmesi. Bütün bunlara bakarsanız, aslında AB sürecine Sayın Başbakanımızın ne kadar önem verdiğini görmüş olursunuz."

ONLARIN ARASINA KOLAY KOLAY FİTNE GİREMEZ

Cumhurbaşkanı ile Başbakanın söylemleri arasında çok ciddi fark olmadığını vurgulayan Bağış, şunları söyledi:

"Hemfikir olmadıkları bazı konular olabilir. Bunlar çok da doğaldır. Ben 11 yıldır siyasetin içindeyim. Tayyip Erdoğan ile Abdullah Gül arasına nifak sokmaya çalışan çevreler, hep olmuştur. Her seferinde sükutu hayale uğramalarına rağmen, bir türlü gerekli mesajı alamamışlardır. Sayın Başbakanımız ile Cumhurbaşkanımız arasındaki dostluğun, kardeşliğin dokusu çok ama çok sağlamdır. Onların arasına kolay kolay fitne, nifak çabaları giremez. Hiçbir zaman da girmemiştir. 40 yılı aşkın bir dostluktan ve kardeşlikten bahsediyoruz. Tabii ki farklı konularda, farklı bakış açıları olabilir. Bu da onların düşünce dünyasının zenginliğini gösterir. Ama sonuçta ikisinin de arzusu, Türkiye'nin her geçen gün daha da demokratik, çağdaş, saygın bir ülke olmasıdır. Bu açıdan aralarında herhangi bir söylem farkı yoktur, söyleyiş tarzları, belki kullandıkları kelimeler arasında farklılıklar olabilir. Başbakanımızın ve Cumhurbaşkanımızın, pazar ve pazartesi günü yapmış oldukları konuşmalardan aldığımız çok açık ve net bir talimat vardır. O da 'Durmak yok, reforma devam' talimatıdır. AB Bakanlığı olarak, kendimizi Türkiye'nin reform mutfağı olarak algılıyoruz ve Türkiye'nin daha da gelişmesi için gerekli reformların hazırlanması konusunda talimatlarımızı aldık, çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

DOĞMAMIŞ ÇOCUĞA DON BİÇMEYELİM

Bağış, Avrupa Birliği İlerleme Raporu"na yönelik eleştiriler hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:

"Doğmamış çocuğa don biçmeyelim. Daha rapor çıkmadı. Ortada bize iletilmiş resmi bir taslak da yok. Türkiye birçok konuda geçmişle kıyaslandığı zaman, çok önemli başarılar elde etmiştir. Ben son bir yıl içinde, Avrupa Birliği yolunda çıkan yasaların listesini önüme koyduğum zaman, ikincil düzenlemelerin listesini önüme koyduğum zaman, Türkiye'de uygulamayla ilgili atılan adımlara baktığım zaman, gerçekten çok önemli işler yaptığımızı, hatta Avrupa Birliği üyesi ülkelerden çok daha fazla ilerlediğimizi görüyorum. Kendisi ilerleyemeyen bir Avrupa'nın bize sunacağı bir ilerleme raporunu önce görelim, ondan sonra yorum yapalım. Mutlaka içinde eksiklikler ve doğru noktalar olacaktır. Biz raporu bir görelim ondan sonra kendi değerlendirmemizi yapalım. Bizim için önemli olan kendi kendimize verdiğimiz ilerleme raporudur. Yıl sonunda paylaşacağımız bir ilerleme raporunu hazırlıyoruz. Türkiye hangi hedeflerini, beklentilerini gerçekleştirebildi? Hangilerinde eksiklikleri oldu? Onları da ortaya koyarız."

CUMHURBAŞKANIMIZA SAYGI DUYARIZ

AK Parti 4. Olağan Kongresi'ne bazı basın yayın organlarının alınmaması üzerine yapılan eleştiriler ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün TBMM'nin açılışındaki konuşmasında basın özgürlüğünü vurgulaması hatırlatılınca Bağış, "Sayın Cumhurbaşkanımız kendi görüşlerini dile getirmiştir. Cumhurbaşkanımıza saygı duyarız. Ama AK Parti'nin kendi kongresine kimlerin davet edilip, kimlerin davet edilmeyeceğine AK Parti yönetimi karar verir. Sayın Cumhurbaşkanımız partiler üstüdür, Sayın Cumhurbaşkanımız hepimizin ortak paydasıdır. Bu konuda da biz Cumhurbaşkanımıza saygı duyarız" dedi.
 

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 14:42

İLGİLİ HABERLER